Paylaş
BU köşede nükleer santral ve diğer enerji ihaleleri hakkında çıkan yazılara pek itiraz gelmedi... Hatta tam aksine aşağıda bazı bölümlerini aktaracağımız mektuptaki gibi daha uzman eleştiri ve önerilere bile rastladık...
Sözünü ettiğimiz mektubu yazan eski bürokrat, görevi gereği son 20 yılın enerji projelerini yakından takip eden bir isim...
İzninizle adı bizde saklı kalsın ve görüşlerini beş maddede özetleyelim:
‘‘1) Türkiye'nin Yap-İşlet-Devret projelerinden satın aldığı elektrik fiyatının dünyada örneği yoktur. Elektrik kilowatt saatini 14 sente satın alıp 6 sente satan dünyada ne şirket ne de devlet bulabilirsiniz...
Böyle ticaret sadece Türkiye'de ve devlet ile yapılır...’’
* * *
Peki eski bürokrat bu ağır iddia ve hatta ithamı hangi gerekçeye dayandırıyor dersiniz? Hemen mektubun ilgili bölümünü aktaralım...
‘‘2) Neden? Çünkü ne bazı işadamlarında, ne de bazı politikacılarda makul iş yapma terbiyesi halen oluşmamıştır.’’
Bu genel hükümden detaya inersek:
‘‘3) Bildiğiniz gibi, 8/6/1994 tarihinde yürürlüğe giren 3996 sayılı Yap-İşlet-Devret (YİD) Kanunu'nun bazı maddeleri 1995 yılının nisan ayında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Bu aradaki boşluktan istifade etmek isteyenler, yangından mal kaçırırcasına 14 YİD projesini ihalesiz, fiyat ve elektrik tarifeleri müzakere edilmeden şirketlerin beyanı üzerinden onaylayıp yürürlüğe koymuştur. İşte Dünya Bankası'nın ve Enerji bürokratlarının şikayet ettiği projeler bu projelerdir...’’
* * *
Özetlersek; pahalı elektriğin adresini Dünya Bankası biliyor, bizim bakanlık biliyor ve artık siz de biliyorsunuz... O zaman devlet hiçbir önlem alamaz mı? Eski bürokrata göre mümkün:
‘‘4) Devletin denetleme yetkisi yok mu?
Var, ama denetleme yetkisini kullanacak politik irade yok. 3096 sayılı kanuna göre yürürlüğe konulan 16/8/1985 tarih ve 85/9799 sayılı yönetmeliğin 7'nci maddesi Bakanlığa YİD projelerini her aşamada denetleme yetkisi vermiştir.
Müzakere yolu ile yaptırılan işlerde uluslararası teamül, kanunun kabul ettiği ve firmaların deklare ettiği kárlılık oranları saklı kalmak kaydıyla projenin işletmeye alınma aşamasında teknik ve maliyet yönünden denetimidir.
Sapma varsa firma ile müzakere edilerek 3096 sayılı kanunun 9'uncu maddesine göre tarifeler yeniden tespit edilir. Böylece kimse töhmet altında kalmaz.
Maliyet analizlerinde projeyi finanse eden Eximbank'ların proje ile ilgili audit (mali denetim) raporları ve özkaynak/kredi ilişkileri göz önünde bulundurulur.’’
* * *
Yine ara bilanço çıkarırsak, elektriği ucuzlatma yolu denetimden ve yeniden pazarlıktan geçiyor. Acaba denetim neden yapılmıyor, yine bürokrata kulak verelim:
‘‘5) Bu denetlemeler neden yapılmıyor?
Kanun ve yönetmelikler, yapılan sözleşmeler bu yetkiyi (Eneji) bakanlığa vermiştir. Bakanlık arzu ederse Maliye ve Hazine destekli Teftiş Kurulu'nu görevlendirebileceği gibi uluslararası denetim şirketlerinden de istifade edebilir.
Neden yapılmıyor sorusunun cevabını ilgili kuruluşlardan sorumlu bakan ve başbakana sormak lazım.’’
Soruyoruz.
Paylaş