Paylaş
HAYIR, durun hemen heyecanlanmayın...
Bu kez, ‘‘Egebank olayının içinde olmayan’’ IX. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel değil, yeğeni Murat Demirel'in mektubundan söz edeceğiz.
Murat Demirel, 15 Mart 1999 tarihinde, yani bankasına el konulmadan dokuz ay önce Hazine Müsteşarlığı'na dönük savunma yazısı yolladı.
Bu yazıda Hazine'nin daha önce (18 Ocak 1999 tarihinde) tek tek isim vererek ayrıntılı izahat istediği kredi müşterileriyle ilişkisini ve icraatını anlattı.
Bugüne kadar daha çok Egebank'tan Demirel şirketlerine akan krediler gündemdeydi. Diğer müşterilerin durumunu da Demirel'in yazısından öğrenelim.
* * *
‘‘İhlas Grubu: 1988 Mayıs tarihi itibarıyla bankanın iki ana hissedarı Bayraktar Grubu ve İhlas Grubu, bankanın yaklaşık 2/3 (üçte iki) oranındaki aktifini çok değişik yollarla ve kendi çıkarlarını öncelikli tutarak kullanıyorlardı. Yönetim Kurulu Başkanı olduktan sonra ilk günden itibaren bu uygulamalara karşı adeta bir mücadele başlattım.
(...) İhlas Grubu kredilerinin faizlerini çok kısa sürede artırdık ve TL kredilerine dönüştürdük.
(...) İhlas Grubu patronu ve oğlunun şahsi kefaletlerini aldık.
(...) Hesap edilen faiz ve farklarıyla rakam 120 milyon doları geçiyordu. Tüm bu çalışmalar sonucunda grubun sonuçta bu miktarı bankamıza aksatmadan sağlıklı biçimde ödemesi için de her ay 5 milyon dolar ödemesi öngörülen bir borç ödeme protokolü yapılmıştır...’’
* * *
‘‘Zeytinoğlu Grubu: Egebank AŞ ve eski sermayedar gruplar Zeytinoğlu Grubu ile fazlasıyla büyük bir kredi ilişkisine girmiş idi.
Zeytinoğlu Grubu'nun Esbank ile olan ilişkisi dolayısıyla sorumlu ve dikkatli çalışma yapıyoruz.’’
Korkmaz Yiğit Grubu: Korkmaz Yiğit firmalarına bizden önceki yönetim 10 milyon doları aşkın açık ve hiçbir teminatı olmayan kredi açmış idi. Mayıs 98 tarihinde ilgili grup kredibilitesi çok yüksek iken dahi, kayıtlarımıza bakabilirsiniz, ben bu kredileri baskı yaparak Temmuz 98'de kapattırdım. Eylül 98 tarihinde açılan krediler tamamen Bank Ekspres kefaleti ile açılmıştır. Dolayısıyla risk değerlendirmesi olarak bankamızın bugünkü muhatabı Bank Ekspres AŞ'dir. Bu düzeyde bankamızın, Bank Ekspres AŞ'den bu meblağı alıp almayacağı gibi bir endişesi ve kuşkusu yoktur.
* * *
Balli Grubu: Bu grup bir bakıma Bayraktar Grubu ile özdeşleşmiştir. Biz ilk günden itibaren kullandıkları kredilerin faizlerini yükselttik.
Büyük miktarda teminat mektubu kullanıyorlar ve komisyon oranları bindelerle tespit edilmişti. Biz bu oranları yüzde 8-9'lara çıkarttık. Kesinlikle yeni kullanım yaptırmıyoruz. Mayıs 98'den itibaren büyük oranda risklerini kapattılar.
Ceylan Grubu: Bankamızın iyi müşterilerinden biridir. Bugüne kadar faiz, ana para ödemesi konusunda hiçbir sıkıntı yaşanmamıştır. Mayıs 98'den itibaren mevcut kredilerde eksik olan kefalet ve teminatları ise hem şahsi, hem de Ceylan Holding AŞ'nin kefaletleri alınmak suretiyle tamamlanmıştır.
* * *
Bu yazıyı okurken iki noktayı akılda tutmakta yarar var:
1) Murat Demirel suçladığı bankanın eski sahipleriyle mahkemelik oldu.
2) Güvenli saydığı Bank Ekspres yeni krediler açıldıktan 5-6 ay sonra battı, yine yazıda geçen Esbank, Egebank'la birlikte Fon'a devredildi.
KARŞI GÖRÜŞ-KATKI
‘‘Türkiye'den durum nasıl görünüyor bilemiyorum ama ‘Avrupa halkının' bugün -hem bizim hem de Avrupalı politikacılar ne derse desin- Türkiye'yi AB'de görmeye hazır ve istekli olduğunu zannetmiyorum. Bu söylediğim sadece düşüncem değil, yaklaşık on senedir yaşamakta olduğum Viyana'daki tecrübelerimin bana gösterdiğidir. Bence Türkiye'nin bugün yapması gereken, hem AB'ye girecekmiş gibi çalışmalara devam etmesi, hem de hiçbir zaman AB'ye girmeyecekmiş gibi dünyanın diğer bölgeleriyle ticari ve ekonomik ilişkilerini geliştirmesidir.’’
(Süleyman Sancaklı, Budget Assistant)
Paylaş