ESKİ Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik görmeyeli çok kilo vermiş.
Yedi aylık diyet ve günde 6 kilometre yürüyüşle 87 kiloya inmiş.
Niyeti 85 kiloda durmak. Yeni yaşam tarzıyla formunu korumak.
"Başka ne yapıyorsun?" diye soranlara ormancı fıkrası anlatıyor:
- İki ormancıyı işe almışlar... Biri durmadan ağaç kesip durmuş. Diğeri arada ortadan kaybolurmuş. Şefleri tam da "Tembel olanı işten çıkaralım" diye düşünürken bir de bakmış ki arada kaybolan ötekine göre çok daha fazla odun kesmiş.
- Nasıl olmuş?
- Meğer arada bir kaybolan ormancı o sırada baltasını bileylermiş.
- Kıssadan hisse nedir?
- Ben de şu sıralar baltamı bileyliyorum.
* * *
Hüseyin Çelik, günceli analiz ederken teşbih sanatına başvuruyor.
Mesela söz irtica belgesi tartışmasına dayandığında site örneği veriyor.
- Diyelim ki kooperatif kurduk bir site inşa ettik... Sizi de başkan seçtik.
- Sağ olun, gurur duydum.
- Siz de emniyete başvurdunuz, siteye özel güvenlik kurdunuz.
- Sonra ne oldu?
- Güvenlikçiler önce kılık kıyafetimize karıştılar, sonra ev yaşamımıza...
- Olur mu hiç?
- Sonra bir gün sizi "İşini yapamıyor" diye devirdiler.
- Darbe yani?
- Evet, bilir misiniz Redhouse sözlüğünde hangi sözcük yoktur?
- Hangisi?
- İngilizcede askeri darbe anlamına gelen sözcük yoktur, o sebeple övünürler.
- Genelkurmay Başkanı’nın irtica belgesiyle ilgili açıklamasını nasıl buldunuz?
- Çok önemsiyorum, "Darbecileri aramızda barındırmayız" demesini, ama...
- Ama ne?
- Konfüçyüs’ün bir sözü vardır, "İmparator adilse kanunun önemi yok" diye.
- Ya imparator adil değilse?
- O zaman da kanunun önemi yoktur.
* * *
Türkiye, 27 Nisan bildirisinden bir cuma gecesi haberdar oldu.
Bildirideki maddelerden bir kısmı Milli Eğitim’le ilgiliydi.
1 Mayıs Salı günü saat 14.00’te Çelik, Genelkurmay’a gitti.
Kutlu Doğum Haftası etkinliğiyle ilgili ithamları yanıtladı.
Bugün o görüşmeyi aktarırken ayrıntıya girmek istemiyor:
- O gün Büyükanıt’la sivil-asker ilişkileri konusuna da girdik.
- Peki hava nasıldı?
- Anlaşamadığımız konu olmadı, herkes işini yapsın, dedik.
- Ya bugün?
- Yine aynı, belgeden çok sivil-asker ilişkisi konuşulmalı.
* * *
Hüseyin Çelik’te malzeme çok, ama yerimiz dar.
Mesela Çelik’e göre Ruhban Okulu’nun hálá açılmamış olması büyük hata.
Kendisi geleceğe dönük planlarına hiç girmiyor, konuşmuyor.
Ama Çelik’le ilgili kulislerde 2 ihtimalden söz ediliyor.
Ya Meclis Başkanlığı veya Parti Sözcülüğü...
Her iki halde de bileyli baltasıyla dönüş yapacak.