Paylaş
Hürriyet Gazetesi, Sırbistan'ın bombalandığı ilk gecenin sabahında NATO üyeliğimizden hareketle ‘‘Savaştayız’’ diye manşet attı. Teknik olarak doğru bu manşet, son Bakanlar Kurulu kararı ile hayata geçiyor.
Dışişleri Bakanlığı dün Türkiye Cumhuriyeti'nin, hava operasyonları için NATO'ya üs verme kararı aldığını resmen açıkladı. Bu karar sayesinde Sırbistan'ı vuracak uçaklar artık Türkiye'deki üs veya üslerden kalkacak.
* * *
NATO, daha doğrusu ABD yönetimi uzun süredir Sırbistan'ın etrafındaki çemberi daraltmaya çalışıyor. Bu amaçla, hava saldırılarının sadece İtalyan üsleriyle sınırlı kalmaması, başka ülkelerden de kalkan uçakların Sırbistan'ı vurması planlanıyor...
Bu girişimlere biri askeri diğeri siyasi iki gerekçe gösteriliyor:
1) İtalyan üsleri giderek genişleyen askeri harekátın ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldi. Yeni üslerin tesisi askeri yönden zorunlu oldu.
2) Siyasi açıdan Yunanistan, Almanya ve İtalya'dan hava harekátına dönük eleştiri dozunun artması ABD'yi ittifak içinde yeni müttefik aramaya itti.
Bir dizi ülkede yürütülen üs arayışına sadece iki ülke, Macaristan ile Türkiye olumlu yanıt verdi... ABD F-18'leri Macaristan'daki eski Rus hava üssü Taszar'ı kullanacak... Türkiye'de ise muhtemelen Çorlu Havaalanı'na F-16, F-15 filoları ile tanker uçaklar gelecek.
* * *
ABD'nin tek savaş alanı Kosova değil...
Dolayısıyla ittifak arayışı Balkanlar'la sınırlı kalmıyor.
Belgrad'a yağan bombaların şiddeti, ABD savaş uçaklarının önceki gün Irak'taki radar üslerini yine vurduğu haberini ikinci plana itti. Oysa orada da bir savaş sürüyor. Ve Kosova ile uğraşan ABD'nin Irak'a sürpriz bekçi olarak İran'ı atadığı haberleri dolaşıyor...
Geçen hafta İran Dışişleri Bakanı Kamil Harazi'nin, Irak'ı işbirliğine yanaşmamakla suçladığı demecine Bağdat'tan sert ve umulmadık bir açı taşıyan yanıt geldi... Baas Partisi'nin resmi yayın organında Tahran yönetimi ABD ile işbirliğine girmekle suçlandı... Körfez'deki ABD yanlısı bazı Arap ülkelerinin İran çizgisine yanaşması bu iddiaya kanıt gösterildi.
* * *
Özetlersek; komşu iki coğrafyada eşanlı olarak yaşanan iki önemli gelişmenin yaratacağı muhtemel çelişkiyi şimdiden kestirmek zor değil:
1) Kosova NATO'daki çatlağı büyütürken Türkiye ABD çizgisinde ilerliyor. Muhtemel bir kara harekátında asker yollamaya hazırlanıyor.
2) Oysa Türkiye ve Ortadoğu güç dengelerinde İran'ı kullanmaya hevesli ABD'nin en azından Kuzey Irak'taki çıkarları çelişeceğe benziyor.
Bakalım Washington-Ankara-Tahran üçgeninde ilişkiler Kosova sonrasında nasıl yürüyecek...
Çifte vatandaşlık ve Almanya
Merve Kavakçı'nın ABD vatandaşlığını hararetle tartıştığımız şu günlerde Türkiye'nin Almanya'ya dönük resmi politikasını hatırlamakta yarar var... En az son 20 yıldır Almanya'daki Türkleri bu ülkenin vatandaşlığına geçmeye teşvik eden Türkiye Cumhuriyeti'dir... O yüzden sözü Almanya'dan B.Ö'ye bırakıyoruz: ‘‘Devletimizin teşviki ile eşim ve çocuklarım Alman vatandaşlığına geçtiler. Şu anda binlerce vatandaşımız geçti veya geçiyor. Fakat Merve Kavakçı sebebiyle gurbetçilerimiz tedirgin oldular. Çünkü sanki başka bir ülkenin vatandaşlığına geçmek suçmuş gibi bir izlenim doğdu. Eğer suçsa neden teşvik ediyorlar... Değilse Merve Hanım'ı neden suçluyorlar?’’
Paylaş