Paylaş
Dosya ve konu başlığına dayalı siyasette özürlü Türk politikacısı tüm hünerini kritik oylamalarda gösteriyor...
Hele bir de oylama gizliyse taktik harikalar yaratıyor...
Halbuki bilmiyor ki, gerçek siyaset kendisinin oylama planlarken ıskaladıklarından ibarettir.
Uygulanan yeni ekonomik programdır...
Türkiye-Avrupa ilişkileridir...
Güneydoğu'da akan kanın durmasıdır...
* * *
Yabancı ajanslar birkaç gün önce bizce çok önemli bir haber geçti:
Almanya'da Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği yayımladığı raporla Avrupa Birliği'ndeki genişleme sürecinde yavaşlama önerdi...
Alman sanayici ve tüccarları 2003 yılında Birliğe katılma umudu taşıyan Polonya ve Çek Cumhuriyeti'ni isim vererek açıkça eleştirdi...
Avrupa kriterleri açısından Polonya'nın 2005, Çeklerin 2006'dan önce hazır olamayacaklarını ileri sürdü...
İlginçtir, Almanya'nın orta boy işadamlarının bu çıkışı kendi ülkelerinden çok Avrupa basınında yankı buldu...
Yorum ve analizler dört başlıkta toplandı:
1) Almanya'nın Avrupa ortalamasına kıyasla daha iyi ücret alan işçi sınıfı Polonya gibi ülkelerden akacak ucuz işgücünden korkuyor.
2) Eğer muhalefetteki Hıristiyan Demokrat Parti geçen seçimde sosyal demokratlara kaptırdığı orta sınıfı yeniden kazanmak için bu korkuyu istismara yeltenirse ülkede Avrupa'nın genişlemesine karşı kamuoyu oluşması kaçınılmaz hale gelir.
3) Avusturya'da Özgürlük Partisi ve lideri Jörg Haider'in seçim başarısı Alman dünyasında yabancı düşmanlığının ne yazık ki hálá geçer akçe olduğuna yeterince kanıttır.
4) Avrupa Birliği'nin genişlemeden sorumlu komiseri Alman Günther Verheugen'in ‘‘Almanya ve Avusturya zaten genişleyen pazarlar için daha fazla işgücü talep edecek, telaşa gerek yok’’ yorumu iktisaden doğrudur, ancak seçim kazandırmaz.
(International Herald Tribune, 26 Nisan 2000)
* * *
Kritik soru bellidir...
Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nden bile korkan Almanya, birkaç yıl sonra Avrupa sınırlarının Türkiye'yi de kapsayacak şekilde genişlemesi projesine karşı nasıl tavır alır dersiniz?
Hem de hangi Türkiye?
Eğer ekonomik program tutarsa, enflasyonu tek haneli rakama düşmüş, iç ve dış mali dengeleri oturmuş, üreten ve satan bir Türkiye...
Sadece siyasi değil parasal birliğe de talip bir Türkiye...
Siyasetin bu ekseni bizim vekillere zor geliyor herhalde...
Paylaş