Başarıya hasret kaldık

Zaten mevcut kapalı kortları kulüp yöneticileri üyelere, tenis okullarına ve takım antrenmanlarına tahsis ediyorlar. Bu dönemde, tenisçilerin bir kısmı bulabildikleri maddi imkanlar doğrultusunda yurt dışına birkaç turnuva oynamaya giderler. Diğerleri ise ne yazık ki sadece birkaç kulübün sunabildiği uluslarası standartlarda ve bilinçli antrenman programlarına katılırlar. Tenisçilerin başlıca hedefi aynı; bir sonraki senenin sömestr tatilindeki ulusal kış kapalı kort şampiyonasında iyi derece alabilmek.

Standart yükseldi

Geçenlerde Enka Spor Kulübü’nde oynanan bu kupada bilhassa Büyük Erkekler kategorisindeki maçların seviyesi birinci turlardan itibaren hayli yüksekti. Bundan birkaç sene öncesine kadar ilk turlarda oynanan maçlarda favori raketler genelde rahat galip gelirken; artık birinci turlardan itibaren maçlar birer final havası içerisinde oynanmakta. Bunun tabii ki başlıca nedenleri arasında son zamanlarda tesis ve tenis okulları sayısının artması ve daha bilinçli antrenman yapılması gibi faktörleri sıralayabiliriz. Bir de; tenisçilerimiz artık fizik kondisyonun önemini ve vuruş tekniğine ne kadar tamamlayıcı bir unsur olduğunu da fark etmeye başladılar. Kış kupasında, Türkiye Gençler Şampiyonu ve ITF (Uluslararası Tenis Federasyonu) junior sıralamasında ilk 130’a yükselen 19 yaşındaki Tuna Altuna (ENKA) üstün bir performans göstererek finale çıktı. Rakibi ise Türkiye adına Davis Cup’ta başarılı sonuçlar alan 28 yaşındaki tecrübeli ve kabiliyetli Haluk Akkoyun’du (TED). Şampiyonluk maçının standardı yüksek olması izleyici sayısını ve ilgiyi arttırdı. Karşılaşmayı Haluk 2-1 kazandı.

Evet, ulusal platformda her şey iyi güzel de, Türk tenisinin hasret kaldığı esas tablo şu: Haluk’un, Tuna’nın, İlhan Mutlu’nun, Ergun Zorlu’nun, Barış Ergüden’nin, Adem Özmera’nın, Serkan Dilek’in, Orçun Seyrek’in ve diğerlerinin, mart ayında Manavgat’ta başlayacak üç haftalık uluslararası 10’ar bin dolar ödüllü turnuvalarda da boy göstermeleri. Artık Marsel İlhan örneği var. Marsel uluslararası müsabakalarda tur geçiyor finale ismini yazdırıyor, dünya sıralamasında yükseliyor. Dışarıda, Türk tenisinin elçiliğini yapıyor. Bizden söylemesi.

Tenisseverlere müjde

ÜLKEMİZDE tenise olan ilgi her geçen gün artmakta. Bunda medyanın büyük payı var. En güzel örneklerden biri D Spor. Öncelikle Tenis Federasyonu ile yayın haklarını içeren bir sözleşme yaptılar ve Wimbledon, US Open ve ATP Masters serilerinin tamamını canlı olarak ekranlara taşıyacaklar.