Gölcük’te VW’ye ‘ticari’ üretilir mi?

12 yıldır Türkiye’de yatırım yapması için hükümetin bastırdığı Alman Volkswagen’in geçtiğimiz hafta Ford’la yapacağını açıkladığı ticari araç işbirliği sonrası dolaylı yoldan Gölcük’te üretimi gündeme geldi. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “Önümüzdeki aylarda detaylar belli olur” dedi.

Haberin Devamı

Gölcük’te VW’ye ‘ticari’ üretilir mi

TÜRKİYE’nin en çok satan markaları arasında olmasına rağmen yıllardır bir türlü yatırıma ikna edilmeyen Alman Volkswagen’in (VW) doğrudan olmasa da dolaylı olarak üretim yapabileceği sinyali 1 yıl içinde ikinci kez geldi. VW üretime ilişkin ilk sinyali geçtiğimiz yıl ağustos ayında vermişti. Hatırlayanlar vardır, VW’nin Fiat Chrysler Grubu (FCA) ile ticari araç üretimi konusunda işbirliği yapacağına ilişkin açıklamalar yapılmıştı. Bende bunun üzerine böyle bir işbirliğinde Volkswagen’in hafif ticari araç modeli Caddy’i, FCA’nın hafif ticari araç üssü olan Tofaş’ın üretebileceğini yazmıştım. Çünkü Tofaş bugün Doblo ve bir küçüğü olan Fiorino üretimiyle çok markaya üretim yapan bir şirket konumunda. Düşünün Doblo’yu RAM markasıyla ABD’ye bile ihraç ediyorlar. Bu yüzden olası bir işbirliğinde Caddy’yi üretme şansları fazlaydı.

Haberin Devamı

Ancak aradan geçen 10 ay sonunda bu konuda bir gelişme yaşanmadı, işbirliği olasılığı ortadan kalktı.

Geçen hafta ise VW’nin ticari araç konusunda bu kez yönünü Amerikan Ford’a çevirdiği haberleri geldi. Hatta otomotiv endüstrisinin iki devi rekabetçi ürünler geliştirmek ve üretim maliyetlerini azaltmak için birlikte çalışmak üzere ön mutabakat metnini imzaladıklarını duyurdu. Yani bu kez işbirliği resmiyet kazandı.

Sonuçta bu anlaşma da Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor, çünkü nasıl Tofaş, Fiat’ın önemli ticari araç üssüyse, Ford Otosan’da Amerikan Ford’un Avrupa’daki ticari araç üretim merkezi konumunda. Yani bu durumda küçük Caddy’yi Koç Grubu’nun bünyesindeki Tofaş’ın değil de Ford Otosan’ın üretme ihtimali belirdi.

Ayrıca atılan imzalarla birlikte Ford’u ticari araç satışlarında Avrupa’da zirveye taşıyan Ford Otosan sadece Caddy modeliyle kalmaz VW’nin Transporter ve Crafter modellerini bile üretebilir. Çünkü Gölcük ve Yeniköy’de Ford Otosan aynı sınıfta yer alan Transit ailesini ve küçük ticari sınıfta Tourneo Courier modelini üretiyor.

Haberin Devamı

Bu işbirliği haberinin ardından hemen konuyu Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün’e sordum. Yenigün, VW modellerinin Türkiye’de üretimine ilişkin, “Görüşmeler daha çok yakın zamanda başladı. Önümüzdeki aylarda detaylar belli olur” demekle yetindi. Sonuç ne olur, Türkiye’ye rol verilir mi bilinmez, ama Ford’u Avrupa’da zirveye taşıyan Ford Otosan’a üretim verilirse, kazanan Volkswagen olacaktır.

12 YILDIR HEP GÜNDEMDE
Hazır konu Volkswagen’in Türkiye yatırımından açılmışken geçmişi de hatırlatmakta fayda var. Volkswagen’in Türkiye’de yatırım yapabileceğine ilişkin ilk gelişme 2006 yılında yaşanmıştı. Dönemin Volkswagen Binek Araçlar Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Michael Kern, İstanbul Autoshow ziyaretinde Türkiye’de VW markalı araç üretiminin görüşme aşamasında olduğunu belirterek, “Rusya ve Hindistan’da üretime başladık. Ülkenizde üretim konusu masamızda ancak henüz karar vermedik” açıklamasını yapmıştı. Bu açıklamanın ardından dönemin Doğuş Otomotiv CEO’su Aclan Acar da, söz konusu modelin ticari araç olduğunu belirterek, görüşmelerin sürdüğünü onaylamıştı. İşte 12 yıl önce gazete manşetlerine taşınan o olası model ise VW’nin hafif ticari modeli ‘Caddy’ idi. Daha sonra her ortamda buna ilişkin sorular çıkmış ama hiç bir zaman Volkswagen Türkiye’de yatırıma ikna olmamış ve gelmemişti.

Haberin Devamı

Alman Volkswagen, hem hükümetin tüm çabalarına ve bastırmasına hem de ortağı Doğuş Grubu’nun yatırımda yer almak istemesine rağmen hiçbir zaman Türkiye’yi yatırım planına dahil etmedi. Geçen sürede zaten hem hükümetin hem de basının ilgisi azaldı ve konu gündemden çıktı, ta ki geçtiğimiz yıl ağustos ayında  Amerikan Wall Street Journal gazetesinde çıkan habere kadar.

 

Gölcük’te VW’ye ‘ticari’ üretilir mi

ARTIK UÇMANIN ZAMANI GELDİ!
100 yılı aşkın süredir,  yani otomobillerin  hayatımıza girdiği ilk andan itibaren ‘uçan otomobiller’ gündemdekini yerini sürekli koruyor. Bazı hayalperestler çıkıyor fikirlerini söylüyorlar, bazıları denemeler yapıyor ama sonuç hep hüsran. Halbuki uzun yıllardır gökyüzünde uçaklar, helikopterler, roketler, uydular hatta insanlı kalıcı uzay istasyonları görüyoruz. Peki o zaman neden uçan otomobillere ilişkin bir kaç münferit çalışmanın dışında hiç bir somut gelişme olmuyor. Düşünün Gleen Curtiss’in 1917 yılında piyasaya sürdüğü Autoplane’ye rağmen 100 yıldır otomobiller resmen yerde kalmış durumda.

Haberin Devamı

Peki neden havada bu kadar gelişme yaşanırken bu rüya hâlâ sinir bozucu bir şekilde ulaşılmaz halde, niye yapılmıyor. Sebepleri ayrı bir yazı konusu olabilir ama yaşanan gelişmeler sonrası ilk kez uçan otolar gerçekten hayal olmaktan çıkabilecek aşamaya gelmiş durumda.

Google bu konuda kafa yorarken, Uber, 2020 yılına kadar Los Angeles, Dallas ve Dubai’de uçan taksilerle uçmayı planladığını açıkladı ve özel bir hava trafik kontrol sistemi oluşturmak için NASA ile ortaklık kurdu. Volvo’nun sahibi Çinli Geely ilk pratik uçan otomobili geliştirdiğini iddia eden Terrafugia’yı satın aldı. Dünyanın en büyük havacılık şirketlerinden Airbus, ‘Drone’ mantığıyla kendi uçan taksilerini geliştirmeye başladı ve örneklerini sergiledi. Vahana adı verilen bu araçla gerçek testler yapan firma, son olarak Alman otomobil devlerinden Audi ile de işbirliği yaparak konsept hazırladı.

Haberin Devamı

2018 Cenevre Otomobil Fuarı’nda Audi ve Airbus ortak projesinin ilk konsepti olarak sergilenen ItalDesign tasarımlı Pop.Up Next, sergi alanlarından açık havaya çıkıyor. Alman Ulaştırma Bakanlığı’ndan gerekli izinleri alan Audi, Airbus mühendislerini evine, Ingolstadt’a davet edecek. Almanya Ulaştırma Bakanı Andreas Scheuer, mobilitenin yeni bir boyutuna geçtiklerini belirterek, “Bu alanda uzun süredir araştırma ve geliştirme faaliyeti yürüten girişimler için büyük fırsatlar gelişiyor” ifadesiyle Almanya’nın yüksek teknolojili ulaşım çözümlerinde havacılık alanında da öncülük edeceğini vurguluyor. Bu örnekleri üst üste yazınca uçan otomobiller konusundaki gelişmeler bize yakın zamanda 100 yıllık rüyanın nihayet son bulacağını ortaya koymuyor mu? Aksi düşünülemez, geç bile kalındı.

 

Gölcük’te VW’ye ‘ticari’ üretilir mi

SÜRÜCÜSÜZ OTOYA EN HAZIR ÜLKE HOLLANDA
HOLLANDALI danışmanlık şirketi KPMG, dünyanın sürücüsüz (otonom) araçlara ne kadar hazır olduğunu araştırmış ve sonuçları bize göndermiş. Aslında araştırma ocak sonu yayınlanmış ama gönderilmesi biraz uzun sürmüş gibi. Her neyse hazırlanan endekse göre politika ve mevzuat, altyapı, teknoloji ve inovasyon, tüketici kabulü kriterleri sonucu listenin zirvesinde Hollanda yer alıyor. Yani kendi ülkesini birinci sıraya oturtmuş. İkinci sırada Singapur ardından ABD ve İsveç yer alıyor. İngiltere’nin 5’inci, Almanya’nın 6’ncı sırada yer aldığı listenin ilk 10’un da Japonya’nın olmaması sürpriz ama Birleşik Arap Emirlikleri’nin 8’inci sırada yer alması ise daha büyük sürpriz. Türkiye’nin yer almadığı 20 ülkeyi kapsayan araştırmanın son üçünde Rusya, Meksika ve Hindistan bulunuyor. Türkiye’nin yol şartları Hindistan’dan iyi olduğu için bence listede yer almalıydı ama nedense kapsam dışı tutulmuş.

KPMG araştırmanın gerekçelerini de sıralamış ve kendi ülkesi Hollanda’yı birinci seçmesinin sebebini şöyle açıkmamış: “Hollanda’daki iyi yollar, yüksek sayıda araç şarj istasyonu ve yüksek kaliteli kablosuz ağ bağlantısı altyapı açısından ülkenin birinciliğe oturmasını sağlıyor. Hollanda’da otonom araçlarla ilgili yasal düzenlemeler konusunda devlet maksimum destek veriyor. Ülkede halen hayli yaygın olan elektrikli araç kullanımı, otonom sürüşe geçiş sürecine Hollanda halkını hazırlar nitelikte.”

Listede dikkat çeken diğer başlıklar ise şöyle:

- Birinciliği küçük bir farkla Hollanda’ya kaptıran Singapur ise yasal düzenlemeler ve tüketici kabulü başlıklarında açık ara önde. Singapur, 2017’de sürücüsüz araçların kamuya açık yollarda test edilmesini yasallaştırarak öncü oldu. Singapur’un yüksek kalitedeki yolları ve kablosuz bağlantı ağı avantajları. Ancak elektrikli araç şarj istasyonlarının azlığı bu ülkenin altyapı skorunu düşürüyor.

- Listede üçüncü sırada yer alan ABD ise otonom araç teknolojisi konusunda dünyada eşsiz bir konumda… Dünyadaki otonom araç araştırma-gelişmesi ve üretimi üzerinde çalışan merkezlerin 163’ü ABD’de. ABD’li sürücüler otonom araçlar için oldukça heyecanlı ancak uygulamanın nasıl olacağı konusundaki karışıklık nedeniyle endişe hakim.

- Listede sekizinci sırada yer alan Birleşik Arap Emirlikleri, 20 ülke arasında en iyi yol kalitesine sahip ülke. Bu özelliğiyle birçok Avrupa ülkesini geride bırakan Birleşik Arap Emirlikleri, teknoloji ve inovasyonda atak yaparsa üst sıralara yükselme kapasitesine sahip.

- Teknoloji devi Japonya ise ‘gelenekçi’ yapısı nedeniyle endekste ilk 10’a giremiyor. Yasal düzenlemeler konusunda hayli zor ilerleyen Japonya’da sürücüler de otonom araçlara geçme konusunda pek istekli değil. Teknoloji ve inovasyon konusunda birçok Avrupa ülkesinin gerisinde kalan Japonya altyapı konusunda ise endeksin zirvesindeki ülkelerle yarışıyor.

- Listenin sonunda Hindistan var. Yol kalitesinin ve altyapının yetersizliği, bu alanda teknoloji ve inovasyon yatırımlarının olmaması, sürücülerin isteksizliğine ek olarak otonom araçların trafiğe çıkma yasağı Hindistan’ı sıralamada 20’nciliğe itiyor.

Yazarın Tüm Yazıları