HATIRLARSINIZ Mart ayı başında, Fransız kardeşler Peugeot ve Citroen’in Türkiye’deki performanslarıyla ilgili tamamen satış rakamlarına dayalı bir yazı yazmıştım.
Çok tartışılan başlığımı da hatırlarsınız; "Peugeot Türkleşirken Citroen Fransız mı kalıyor?’ Bu yazım hem Bayraktar Grubu içinde hem de sektörde çok ses getirdi ama aksi bir açıklamada yapılmadı. Çünkü yazım ODD’nin verdiği rakamlar üzerinden yapılmış çok net bir analizdi.
Bu yazımdan 4-5 gün sonra hükümet ÖTV oranlarını 3 ay süresince indirdiğini açıkladı. Otomotivde satışlar patladı ve 3 ayda 230 binden fazla araç satıldı. Peki bu dönemde Citroen ve Peugeot’nun performansları nasıldı. Şimdi Ocak ve Şubat aylarına tekrar bakalım. Citroen yılın ilk iki ayında binek ve hafif ticari araç olmak üzere toplam 939 araç satarken aynı dönemde Peugeot 2 bin 358 araç satmıştı. Citroen’in pazar payı yüzde 2.2, Peugeot’nun ise 5.7’ydi. ÖTV indirimiyle birlikte Mart ayından itibaren ise firmalar için adeta bayram havası yaşanmaya başladı. Bu dönemi iyi değerlendiren Peugeot tam 13 bin 195 araç satarken, Citroen ise yanlızca 5 bin 335 araçta kaldı. Böylece yılın ilk altı ayında Citroen 6 bin 274 araç satarken Peugeot 15 bin 553 araçla farkı oldukça açtı. Pazar payları ise Ocak-Şubat olduğu gibi yüzde 2.2 ile yüzde 5.7 olarak gerçekleşti.
Sonuç olarak benim 4 ay önce iki Fransız kardeş arasında yaptığım karşılaştırmalı analizin sonuçları ÖTV indirimi süresince Peugeot lehine katlanarak artınca Bayraktar Grubu’ndan 7 Temmuz’da beklenen açıklama geldi. Açıklamada, daha Citroen Genel Müdürlüğünde 1 yılını doldurmayan Müfit Ataseven’in yerine Subaru’nun Genel Müdürü Bahaettin Tataoğlu’nun atandığı açıklandı. Tataoğlu’nun yerine ise Citroen’in Genel Müdür Yardımcısı Murat Gürünlü geldi. Ataseven’in ise Grubun yönetim kurulu üyesi olduğu belirtildi. Şu anda Adana ve İstanbul’da 2’nci el şirketi kurup kendi işini yapan Bayraktar Grubu’nun eski Otomotiv Grubu Başkanı Sami Nacaroğlu’nun da yönetim kurulu üyesi olduğunu hatırlatmakta fayda var.
Geçtiğimiz günlerde Bayraktar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar’a ’Bu değişim Citroen’in performansından mı kaynaklandı’ diye sorduğumda cevabı, "Bu değişim grup içinde her zaman olan rutin bir gelişme. Müfit Bey hala bizimle birlikte. Biz ayrıca Citroen’in performansından memnunuz. Grup içinde yeniden yapılanıyoruz" oldu. Umarım yenilikçi modelleriyle Citroen, hakettiği yere kısa sürede gelir.
Toyota’nın Türkiye’de distribütörü değişir mi
UZUN süreden beri Japon Toyota’nın Türkiye’deki distribütörlüğü ile ilgili ortada çok fazla söylenti dolaşıyor. Özellikle izinde olduğum son iki haftada bu söylentiler ayyuka çıktı. Efendim söylentiler şöyle: "Sabancı Grubu, Toyota’nın Türkiye temsilciliğini Toyota, Lexus ve Daihatsu’nun dünyadaki en büyük satıcılarından biri olan Ortadoğulu ALJ Grup’a satacakmış." Bilmeyenler için ALJ Grup, aynı zamanda Daihatsu’nun da Türkiye temsilcisi. Türkiye’yi Avrupa bölgesinin merkezi yapan şirket geçtiğimiz günlerde 12 milyon dolarlık yatırımla Çekmeköy’de dünyanın en büyük Daihatsu tesisini inşaa etti. Ortadoğulu grup, Toyota’nın lüks markası Lexus’un Türkiye distribütörlüğü için de geçtiğimiz yıl 100 milyon dolarlık yatırım teklifinde bulunmuş ama Toyota Türkiye’deki ortağı Sabancı Holding’i tercih etmişti.
Şimdi bunların hepsini üst üste koyduğunuz zaman, ’ateş olmayan yerden duman çıkmaz’ diye düşünüyorsunuz. Sonuçta bir tarafta Toyota’nın dünyadaki en büyük ortaklarından biri, diğer tarafta Türkiye’de üretim alanında ortaklığını bitirmiş, bir tek satışta ortak kalmış Sabancı Grubu. Ortada kriz de varken acaba Sabancı Grubu, Toyota temsiliğini Ortadoğulu grup iyi para verirse satar mı diye düşünmeden edemiyorsunuz. Bunun üzerine ben dahil bir çok otomotiv editörü arkadaşım konuyla ilgili istihbarat toplamaya başladı. Arapça olarak ALJ’nin genel merkezine bile bir iki kez elektronik posta atan bile oldu.
Sonuçta ALJ Grup’un Türkiye temsilci olan Daihatsu’nun Türkiye ve Avrupa Genel Müdürü Ali Haydar Bozkurt, böyle bir planın bilgisi dahilinde olmadığını söyleyerek şu açıklamayı yaptı: "Ben de son dönemde bana gelen telefonlardan böyle bir söylentinin olduğunu öğrendim. Ama böyle bir şey yok. Olsa haberim olurdu." Sabancı Grubu da Bozkurt’a benzer açıklama yaptı: "Böyle bir şey söz konusu değil. Bu konuda basında haberler çıkarsa hemen yalanlarız." Yani ortada iki tarafında yalanladığı bir söylenti var. Ama yine tekrarlıyorum, "Ateş olmayan yerden duman çıkmaz." Bekleyip göreceğiz.
Eksikliğimiz sektörde çok net hissedildi
TÜRKİYE’nin ilk ve tek haftalık gazetesi Otoyaşam, 6 yıllık yayın hayatında ilk kez yaz tatiline girdi. Bu aslında satışların düştüğü, ilanların azaldığı bir dönemde bizim için biraz zorunlu bir tatil oldu. Eylül ayında tüm hızıyla kaldığımız yerden yolumuza devam edeceğiz. Tabiki 3 aya yakın arada, bu hafta olduğu gibi gerekli zamanlarda özel dosyalarla yine karşınızda olacağız. Bu süreçte Hürriyet ana gazetede ’Otoyaşam’ ismiyle yazılar yazmaya devam ediyorum ama kuşkusuz kısıtlı yer olduğu için ’Otoyaşam gazetesi’ gibi tüm gelişmelere geniş yer ayıramıyorum.
Bu bir aylık süreç içinde bir kez daha anlaşıldı ki ’Otoyaşam’ tüm sektör için çok önemli bir güç. Satışlarda, üretimde, lobi faaliyetlerinde, motorsporlarında, motosiklette ve hatta yan sanayi için vazgeçilmez bir kaynak. Yayınlanmadığımız her hafta, siz okuyucularımız bir çok gelişmeden haberdar olamazken, sektör de önemli bir gücünü kaybetti. Çünkü yazdığımız haberleri, yorumları başka hiç bir yerde bulamazsınız. En basit örneği vermem gerekirse, hükümet nezdinde lobi çalışmaları son 1 aydır neredeyse tamamen durmuş durumda. ÖTV’nin kademeli artışıyla ilgili gelişmeler basında çok fazla yer bulamıyor. Sektörü nasıl derinden etkilediği analizlerle ortaya konulamıyor. Halbuki Otoyaşam olsaydı her hafta bu konuyu tüm yönleriyle ortaya çıkaracağını hepiniz biliyorsunuz. ÖTV indiriminin çıkmasında nasıl etkin bir rol oynadığımızı hatırlıyorsunuz. Otoyaşam’ın olmayışı, bugün sizlerden daha fazla otomotiv sektörü için büyük bir eksikliktir. Bu hafta bu özel sayıyla yeniden karşınızdayız ama emin olun Eylül ayında eskisinden daha güçlü bir şekilde kaldığımız yerden yolumuza devam edeceğiz.