Spor yazısı

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Türkiye'de komik olaylar yaşıyoruz. Kendilerine gazetelerde ‘‘köşe’’ açılmış bazı yazarlar, bununla yetinmeyip büyük kulüplerin fanatik taraftarı olma numarasına soyunuyorlar ve spor sayfalarında da boy gösteriyorlar...

Bu işin avantası bol! Örneğin Galatasaray fanatikliğine soyundu iseniz, bu takımın bütün maçlarına gidiyorsunuz. Diyelim ki Melek Hanım'ın tosunu Ankara'da oturuyor ve kendini cimbom taraftarı ilan etmiş!

Galatasaray maçlarını izleme bahanesiyle iki haftada bir İstanbul'da, en lüks otellerde, ekmek elden su gölden yaşıyor!

Göstermelik amacı, tuttuğu takımın şampiyon olması. Olsun ki, takımı şampiyonlar ligine katılsın ve bizim muhterem de bu fırsattan yararlanıp birkaç Avrupa gezisi yapsın!

Bunların işi gücü futboldur. Çoğu futboldan da anlamaz ama ufuklarında başka spor dalı yoktur. Güreş, halter, boks ve diğer dallarda nice Türk çocuğu dünya ve Avrupa şampiyonu olurken, basketbol ve voleybol takımlarımız uluslararası alanda büyük başarılar elde ederken, bir tek satır yazmak akıllarına gelmez...

Çünkü futbolu kullanıp incir çekirdeğini doldurmayan abuk subuk yazılar yazmak, ‘‘hızlı taraftar’’ rolü oynayıp kitleleri kandırmaya kalkışmak, avantalı iştir.

***

Avrupa serbest güreş şampiyonası önceki gün sonuçlandı. İki güreşçimiz, 69 kiloda Yüksel Şanlı ve ağır sıklette Aydın Polatçı altın madalya kazandılar. Pazar günü ikisinin maçını da televizyondan izledim. Gurur duydum.

Aydın Polatçı 21 yaşında. Rus, Bulgar, Alman ve Slovak güreşçileri yenerek şampiyon oldu ve bu dört maçta rakiplerine bir tek puan bile vermedi.

Ayrıca çok ilginç bir güreşçi. Yerde güreşmeyi sevmiyor. Örneğin rakibi ihtar aldığında, güreşi ayakta başlatıyor... Ve ayakta bir fırtına. Elinden kaçmak mümkün değil.

Bu genç ve efendi güreşçi, geleceğin dünya ve olimpiyat şampiyonu olacak. Ona iyi bakalım, koruyalım, sahip çıkalım.

Şampiyonlarımızı tekrar kutluyorum.

ERZURUMSPOR

Birinci lig, Erzurumspor'la bu yıl tanışacak. Bu takım ikinci ligde harikalar yarattı ve birinci lige çıkmayı başardı. Doğu'nun sesi artık Erzurum'dan yükselecek.

Bu yıl küme düşenler arasında en çok Vanspor'a üzüldüm. Keşke ligde kalmayı başarsalardı.

Keşke Diyarbakırspor, iki yıl önce final maçında Zeytinburnuspor'a 1-0 yenilmeseydi ve o da birinci ligde oynuyor olsaydı.

Ne olurdu bu yıl Doğu ve Güneydoğu'dan bir takım daha birinci lige çıksaydı. Bunlar maalesef olmadı.

Futbol, ne dersek diyelim, o yöre için çok önemli. Yaşam canlanıyor. İki haftada bir bile olsa, kentin insanları para kazanıyor. Otelci, lokantacı, şoför, simitçi, köfteci, turşucu, üç beş kuruş gelir elde ediyor.

İnsanlara heyecan aşılanıyor.

Vanspor, Van ekonomisi ve sosyal yaşamı için önemli bir olguydu. Gelecek yıl onları yine birinci ligde görmeyi arzu ediyorum.

Aynı dileğim Diyarbakırspor için geçerlidir.

Ancaaak, bu işler sporun kuralları içinde, yürek ve bilek gücüyle olmalıdır.

* * *

Bu son cümleyi şu nedenle yazdım. Bazı milletvekilleri birkaç gün önce Meclis'e bir yasa teklifi verdiler... ‘‘Cumhuriyet'in 75. yıldönümü nedeniyle, kümeden düşen bütün takımlara af getirilmesini ve kümelerinde kalmalarını’’ istiyorlar. Futbol Federasyonu Yasası'na aşağıdaki geçici maddenin eklenmesini istiyorlar:

‘‘Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 75. yılı münasebetiyle Türkiye profesyonel futbol liglerinde oynayan takımların, bir üst lige yükselenler hariç, tamamı 1998-99 sezonunda da bulundukları liglerde oynamaya devam ederler. Futbol Federasyonu bu amaçla gerekli düzenlemeleri yapar.’’

Bundan daha komik, daha sakat bir şey olabilir mi? Bunun adına resmen ‘‘Halk dalkavukluğu’’ denir. Ucuz oy avcılığıdır. Tüm uluslararası kurallara aykırıdır.

75. yıl nedeniyle bu yıl küme düşen Kayserispor, Şekerspor ve Vanspor'u kümede bırakacaksınız ve seneye lig 21 takımla oynanacak! İkinci ligden düşen Gaziosmanpaşa, Kemer, Turgutlu, Afyon, Düzce, Beylerbeyi, Keçiören, Çorum ve Siirt'e de aynı işlemi yapıp kümede bırakacaksınız!

Peki bir yıl boyunca sahalarda didinen takımların ve futbolcuların günahı neydi?

Ya diğer spor dallarında küme düşen takımlar? Onlar ne olacak?

Niçin sadece futbol?.. Çünkü oy avcılığı futbola endekslenmiş!

TBMM'nin böylesine ciddiyetsiz, uluslararası kurallara aykırı ve gerçeklerden uzak bir yasa teklifini kabul etmesi beklenemez. Gündeme geldiğinde, mutlaka reddedilecektir. Ancak önemli olan, sporu ve Cumhuriyet'in 75. yıldönümünü kendi siyasal çıkarlarına alet etmek isteyen milletvekillerinin varlığıdır. İşin en acı yönü de budur.

KUVAYI MEDYA

Medyadaki hırsızların, takkeli ve takkesiz liboşların, ihale takipçilerinin, dolandırıcıların, sahtekârların, namussuzların, üçkâğıtçıların, döneklerin ve bilumum dümencilerin korkulu rüyası olan Kuvayı Medya Dergisi, binbir güçlükle boğuşarak bu günlere geldi.

Ama parasal yönden artık tıkandı.

Son sayısında, bu haftadan itibaren dağıtımdan çekildiklerini duyurdu. Kuvayı Medya artık bayilerde satılmayacak. Dergi bundan sonra sadece abone olanlar sayesinde yaşayacak. Aksi halde kapanacak.

Kuvayı Medya'nın abone ücreti bir yıl için (52 sayı> 6.5 milyon, altı ay için (26 sayı) 4 milyon lira.

Biz bu yürekli derginin yaşamasını istiyoruz. Siz de isterseniz, lütfen abone olun ve abone bulun.

(Kuvayı Medya telefon ve faksı: 0312 468 91 22 ve 22).













Yazarın Tüm Yazıları