Emin Çölaşan: Kurban kesimi yaklaşırken

Emin ÇÖLAŞAN

Sevgili okuyucularım, kısa bir süre sonra Kurban Bayramı'nı kutlayacağız.

Bazı yamyamlar her yıl olduğu gibi bu yıl da kurbanlarınızın peşine düşecek. Bu ne idüğü belirsiz kişi ve örgütler daha şimdiden kolları sıvadı. Kurban parasını kendilerine bağışlamanızı, ya da kurban kestirecekseniz etini ve derisini onlara vermenizi istiyorlar.

Türkiye'de olanları hep birlikte ve ibretle izliyoruz. Kurban bağışlarıyla hangi PKK, Hizbullah ve benzeri örgütlerinin silah, mermi aldığını gözlerinizle gördünüz.

O paraların önemli bir bölümü kurban parasından, kurban derilerinden, fitre ve zekátlardan elde edildi.

Servet elde ettiler. Makbuzsuz, fişsiz... Sonra Müslümanları öldüren silahlar aldılar, cephanelikler, silah depoları, işkence evleri kurdular.

Elde ettikleri servetin önemli bir bölümüyle de kendileri, krallar gibi yaşadılar ve yaşamaya devam ediyorlar.

Biz bunlara ‘‘din baronları’’ diyoruz.

Müslüman'ın sırtından geçinen, ama Müslümanlıkla ilgisi olmayan asalaklar, parazitler.

Bir de PKK'ya bu yolla giden paraları düşünün.

KURBANLAR MEHMETÇİĞE

Mehmetçik Vakfı, sakat kalan gazilerimize ve şehitlerimizin geride bıraktığı ailelerine kol kanat geren bir kuruluş. Birkaç yıldan beri sizin adınıza vekáleten kurban kestiriyor.

Elde edilen gelirin her kuruşu şehitlerimizin çocuklarına, eşlerine, ana babalarına ve bir de muhtaç durumda olan, sakat kalmış, hasta gazilerimize gidiyor.

Kurban parasını Mehmetçik Vakfı'nın banka hesaplarına gönderiyorsunuz, sizin adınıza kesim işi yapılıyor. Bu süreçte bütün dini vecibelere uyuluyor ve size bir teşekkür mektubu gönderiliyor.

***

Şimdi size Mehmetçik Vakfı'nın banka hesap numaralarını vereceğim. Bunları lütfen saklayınız.

Kurban bedeli olan 70 milyon lira, ya da 250 markı, 13 Mart 2000 günü akşamına kadar bu banka hesaplarından birine göndermeniz gerekiyor.

Banka dekontlarına adınızı, soyadınızı, açık adresinizi, telefon numaranızı ve ‘‘Kurban bedelidir’’ ibaresini mutlaka yazmalısınız.

Kesimler en sağlıklı ortamda noter, din görevlileri ve veteriner hekim huzurunda, tamamen dini kurallara uygun olarak yapılıyor.

Eğer hesaba 70 milyon lira gönderecekseniz, hesap numaraları şunlar:

Ziraat Bankası Tandoğan Şubesi-Ankara 99 99 99.

İş Bankası Balgat Şubesi-Ankara 60 00 00.

Halk Bankası Meşrutiyet Şubesi-Ankara 53 001.

Vakıfbank Meşrutiyet Şubesi-Ankara 40 000.

Emlakbank Mithatpaşa Şubesi-Ankara 70 007.

Bankalar, bu havalelerden ücret almıyor.

***

Eğer kurban bedeli olarak yurtdışından veya Türkiye'den 250 mark gönderecekseniz, hesap numaraları farklı oluyor:

İş Bankası Balgat Şubesi-Ankara 70 00 00.

Ziraat Bankası Tandoğan Şubesi-Ankara 99 69 96.

***

Sevgili okuyucularım, kurban paralarınızı, kurban et ve derilerinizi ne idüğü belirsiz kişi ve kuruluşlara kaptırmayın... Çünkü hem gönderdiğiniz paralardan, hem de et ve deri satışlarından korkunç bir servet elde ediyorlar.

O paraların bir bölümü daha sonra silaha, işkence evlerine, uyuşturucuya, şeriat devleti kurma çabalarına ve karanlık işlere dönüşüyor.

Silah Müslüman'a dönüyor, bizim insanımıza dönüyor.

Hizbullah vahşeti bunun en son kanıtı değil mi?

O suç aletlerinde kurban paralarının payı yok mu?

***

Yurtdışında yaşayan Türkler açısından ise durum daha da ilginç! Bir bakıyorsunuz, Almanya'da oturan birileri, kendilerini ‘‘Halife’’ ilan etmiş!

Şimdi adam öldürtmekten Almanya'da yargılanıyor.

Bir başkası ‘‘Şeyhülislam’’ oluvermiş!

Paralar toplanmış, apartman benzeri camiler yapılmış, buralarda ticarethaneler açılmış, gelsin marklar, gitsin marklar!

Camilere üye kaydediliyor!

Aynen kumar oynanan kulüplere olduğu gibi!

Camiye üyelik olur mu? Bu nasıl Müslümanlıktır, bu nasıl din bezirgánlığıdır?

Türkiye'de yapamadıkları her şeyi Avrupa'da yapıyorlar ve orada da kurbanlarınıza göz dikiyorlar.

***

Bir şeyi hiç unutmayınız! Bazı karanlık güçler en büyük geliri kurban olayından elde ediyorlar.

Her kurban bayramı öncesi, bunların en büyük vurgun dönemi.

Çok iyi biliyorum ki, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın çoğunun kafasında bir soru var:

‘‘Kurbanımı bulunduğum yabancı ülkede kestirirsem, etini ve derisini ne yapayım?..’’

İşte bütün mesele burada. Kurbanınızı orada kestirmeyin. İster Türkiye'de, ister başka yerde olun, parasını gönderin ve Mehmetçik Vakfı sizin adınıza vekáleten kestirsin.

Elde edilen gelirin tümü şehitlerimizin dul ve yetimleri ile hasta ve sakat kalmış gazilerimize harcansın.

Bundan daha hayırlı, daha kutsal bir görev düşünemiyorum.