Elçin Yahşi

4 dizi, 1 çariçe, 1 terapist ve 1 soruşturma

12 Eylül 2020
Yeni sezonun yeni dizileri yıldızlarla birlikte gelmeye devam ediyor. Sadece onlar mı? Ekranın konukları arasında muhteris bir devlet kadını, psikolojimize odaklanan bir yazar ve Japonya’da tek başlarına ölen yalnız yaşlılar var.

HAFTANIN TERAPİSTİGülseren Budayıcıoğlu

Dizi âleminin şu sıralar en namlı ismi ama kendisi ne oyuncu, ne yapımcı, ne senarist ne de yönetmen. Budayıcıoğlu, kendi deyişiyle bir ruh doktoru ve danışanlarının yaşadıklarını hikâyeleştiren bir yazar. Kitaplarından uyarlanan üç dizi birden aynı anda yayında olacak bu sezon. Aslında her şey Budayıcıoğlu’nun bir kitabından uyarlanan ‘İstanbullu Gelin’le başladı. İlk kez bir dizi, şiddet uygulayan ve profesyonel yardım almaya razı olan karakterinin iç yolculuğunu ekrana getirdi; bir anlamda tüm izleyicilere terapi uyguladı. Geçen sezon, yine Budayıcıoğlu’nun bir kitabından uyarlanan ‘Doğduğun Ev Kaderindir’de doğduğu evin, insanın hayatını nasıl şekillendirdiğini izlemeye başladık. Bu sezon yine Budayıcıoğlu’ndan uyarlanan iki dizi birden geldi: Geçen hafta yayına giren ve bir psikolojik danışma merkezine başvuranlara odaklanan ‘Kırmızı Oda’ (tv8) ile haftanın yenilerinden ‘Masumlar Apartmanı’ (TRT1).

HAFTANIN ÇARİÇESİ◊ HBO yapımı ‘Catherine the Great’te Rus tarihinin en güçlü kadınlarından biri olan Katerina var. Kocasını tahttan indirip halefini öldüren Çariçe için kendi oğlu bile bir tehdit. Büyük usta Helen Mirren başrolde. (D-Smart Go)
◊ Aynı kraliçeyi ‘zıpkın gibi’ Elle Fanning’den izlemek de çok zevkli. 18. yüzyılda Rusya’ya hükmeden 2. Katerina’nın öyküsünün hicivsel bir dille anlatıldığı ‘The Great’ tam bir ‘kadının gücü’ dizisi. (beIN Connect, her pazartesi, çarşamba, cuma yeni bölüm)

HAFTANIN BELGESELİJaponya’da her yıl 30 bin insan evinde yalnız ölüyor ve bedenleri günler, haftalar hatta aylar sonrasında bulunuyor. ‘Gizemli Asya: Yalnız Ölümler’, vaka mahallini temizleyen insanların gözüyle konuya ışık tutmaya çalışıyor. (TRT Belgesel, cumartesi, 23.00)

HAFTANIN YENİLERİ

Yazının Devamını Oku

Kumanda kumanda söyle bana...

5 Eylül 2020
‘Hekimoğlu’nun sezona anlamlı başlangıcı, kaybettiğimiz oyuncu Haldun Boysan’ın televizyondaki son dizisi ve seyircilerin de oyuncuya dönüşecekleri ‘The Third Day’... Haftanın hızlandırılmış ekran turu...

BU DİZİLERE DİKKAT!

‘The Luminaries’ (‘Ay ve Işıklar’)... 1865’te iki genç maceracı Anna Wetherell ve Emery Staines, Yeni Zelanda’ya yaptıkları yolculuklarının son gününde tuhaf bir şekilde tanışırlar sonra araya ayrılıklar, astroloji, hatta bir cinayet bile girer. Altı bölümlük dizi çok satan aynı isimli kitabın uyarlaması. Falcı kadın rolünde Eva Green müthiş, ama dizinin başrolündeki Eve Hewson’ın sükunetine, ekrana nasıl yakıştığına hayret edeceksiniz. Bu arada kendisi Bono’nun kızı. (D-Smart GO)

Anthony Horowitz’in Birleşik Krallık başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde satış rekorları kıran aynı isimli romanından uyarlanan sekiz bölümlük ‘Alex Rider’da amcasının ani ve şüpheli ölümünün ardından kendini hiç mi hiç istemeden casusluk yaparken bulan gencecik Alex’in maceraları var. Peki Alex’in okul müdürünü kim oynuyor? Haluk Bilginer. (D-Smart Go)

Jude Law’un başrolünü üstlendiği ‘The Third Day’ merakla beklenen dizilerin bayında geliyor. Televizyonda alışık olduğumuz pek çok kuralı yıkmak üzere hareket eden bir iş. ‘Kasabaya bir yabancı gelir ve olaylar gelişir’ genel klişesinden yola çıkan ‘The Third Day’de ‘Summer’ (yaz) başlıklı üç bölümü izleyeceğiz önce. Sonra, dizinin çekildiği adada bir festival düzenlenecek ve izleyicilerin bir kısmı bilet satın alarak bu festivale katılabilecek. 2.500 bilet satılmış bile ve biletli izleyiciler bizzat dizide yer de alacaklar. Bu kısım bir ‘sözde belgesel’ olarak Sky kanalında 3 Ekim’de yayımlanacak. Sonra, yine üç bölümden oluşan ‘Winter’ (kış) bölümüyle dizi sona erecek. Emily Watson, Paddy Considine, Naomi Harris gibi isimler de var kadroda. (beIN Connect, ilk üç bölüm 15 Eylül’den itibaren, ABD’den 24 saat sonra, her salı)

Başrolünde ünlü yıldız Billie Piper’ın yer aldığı ‘I Hate Suzie’ ise bir ünlünün telefonundaki çıplak fotoğraflarının internete sızmasıyla gelişen olayları ele alıyor. Yazarı, ‘Succession’ın da yazarlarından biri olan dizinin eleştirmenlerden tam not aldığını belirtmekte yarar var. (beIN Connect, 10 Eylül’den itibaren her perşembe)

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA SAYGI DURUŞU

‘Hekimoğlunda, sezonun ilk bölümünün sonunda, COVID-19’la mücadele sırasında hayatını kaybeden çok değerli isimlerin bazıları adlarıyla, çoğu da fotoğraflarıyla anıldı. Hüzünlüydü, güzeldi. Ancak acaba hayatımızın tam ortasındaki salgının dizilerde neredeyse hiç yer almayışı, her şeyin normalleştiği algısına katkıda bulunmuyor mu? Bu nedenle, ‘Hekimoğlu’nun anlamlı sonu önemli ama izleyicide algı oluşturmak açısından tek başına yeterli değil bence. Virüsle cephede savaşanlar, savaşırken canını verenler daha çok anılmalı; bu hepimizin savaşı olmalı. (Kanal D, salı, 20.00)

YENİLERDEN ‘MARIA İLE MUSTAFA’

Yazının Devamını Oku

Z kuşağı için dizi arşivi

29 Ağustos 2020
“Sıdıka diye bir dizi varmış. Hasibe Eren ve Füsun Demirel oynuyor. Toplumun çürük noktalarını daha iyi anlatan bir yapıt olamaz”. Bu tweet’i gören Hasibe Eren, Füsun Demirel’e “Z kuşağı bizi ‘varmış’ diye keşfediyor” mesajıyla dert yanınca, milenyal kuşak için ‘efsane diziler’ rehberi hazırladım.

KOMEDİLER

- Atilla Atalay’ın yazdığı, Latif Demirci’nin çizdiği ‘Sıdıka’dan uyarlanan dizide Hasibe Eren, Füsun Demirel, Hakan Tanfer oynuyordu. (1997)

- Yonca Evcimik ve Cenk Tosun’un rol aldığı uzatmalı liseli ‘Çılgın Bediş’ de Özden Öğrük’ün çizgi karakterinden uyarlama. (1996)

- Sadece 10 bölüm olmasına rağmen hâlâ unutulmayan ilk fantastik dizimizde ‘Uzaylı Zekiye’yi Seden Kızıltunç canlandırıyordu. (1988)

- Anadolu’nun bağrından kopup gelen Nuri Kantar ve ailesinin modern Türkiye’yle tanışma hikâyesi ‘Kaynanalar’ ise ilk yerli dizimiz olarak kabul ediliyor ve tam 30 yıl boyunca yayındaydı. (1974)

AİLE DİZİLERİ

- ‘Bizimkiler’, unutulmaz karakterleri hâlâ sosyal medyada sıkça kullanılan, mütevazı bir apartmana sığdırılmış tam bir 1990’lar Türkiye’si portresi. (1989)

Yazının Devamını Oku

Yeni sezonun yeni isimleri

22 Ağustos 2020
Beklenmedik bir biçimde ayrılmak zorunda kaldığımız, kavuşacağımız için heyecanlandığımız dizilere bu sezon yeni oyuncular katılıyor. Belçim Bilgin, Ateş Hekimoğlu’nun eski eşi olarak bir anda girecek hastaneye! Cüneyt Arkın ise ‘Kuruluş Osman’la sahalara dönüyor.

BELÇİM BİLGİNAteş Hekimoğlu’nun eski karısı rolüyle, bir süreliğine konuk oyuncu olarak Belçim Bilgin katılıyor ‘Hekimoğlu’na. Selin Kurt, boşandıktan beş yıl sonra yeni kocasının hastalığı nedeniyle hastaneye girecek. (Kanal D)

HAKTAN ZAVLAKHalit ve Ender’in oğulları Erim’i yeni biri, Haktan Zavlak canlandıracak. ‘Yasak Elma’da zaman atlaması mı var? Göreceğiz. (Fox)

İREM SAK - MUSTAFA AVKIRAN'Çukur’un kadrosuna Cengiz Erdenet karakteriyle Mustafa Avkıran ve Arık Böke Erdenet’in kuzeni olarak da İrem Sak katılmış. (Show)

OLGUN ŞİMŞEKGençlerin pek sevdiği İlhan Şen ve Cemre Baysel’i yeni dizilere uğurlayan ‘Ramo’ya Olgun Şimşek’in dahil olacağı iddia ediliyor. (Show)

SEDA BAKAN - HAKAN KURTAŞSeda Bakan, Adil Hoca’nın Ali Vefa’yı birazcık kıskanan kızı, Hakan Kurtaş ise yeni bir doktor olarak katılıyor ‘Mucize Doktor’a. (Fox)

DOĞAN BAYRAKTARAkın Akınözü ve Ebru Şahin’in yıldızlarını aşırı parlatan ‘Hercai’ye ‘Savaşçı’dan Doğan Bayraktar transfer oldu. (atv)

GÖKÇE EYÜBOĞLU - İSMAİL HACIOĞLU‘Kadın’ın Ceyda’sı Gökçe Eyüboğlu ve en son ‘Çocuk’ta izlediğimiz İsmail Hacıoğlu giriyor ‘Zümrüdüanka’ya. (Fox)

FURKAN PALALI

Yazının Devamını Oku

Haftanın sürprizli yapımları

8 Ağustos 2020
Belgesel kanalından Amerika’nın ormanlarını arka planına alan bir western, diğer dizilere benzemeyen yerli bir yapım ve evden çıkmadan kumsal tecrübesi... Bu haftanın yenileri sizi ters köşeye yatıracak.

ORMANDA GEÇEN ‘WESTERN’National Geographic tümüyle kurmaca yapımı ‘Barkskins / Koloni’; Oscar, Altın Küre ve BAFTA ödüllerini kazanan ‘Brokeback Mountain’ hikâyesinin yazarı, Pulitzer ödüllü Annie Proulx’un en çok satan romanından uyarlama...

Toplumdan dışlanmış, hayalperest bir grubun Yeni Dünya olarak adlandırılan acımasız topraklardaki entrikalı ilişkilerini anlatan ‘Koloni’ iki göçmenin hikâyesi etrafında gelişiyor.

Peki National Geographic neden böyle bir romanı uyarlamayı seçti? Çünkü ‘Koloni’ toprak sahibi olmak için feodal bir sistemde oduncu olarak çalışan göçmenler üzerinden dünyanın ağaçsızlandırılmasına dikkat çekiyor. Romana ve dizinin orijinaline adını veren ‘barkskins’, o ormanları yok eden, o ağaçları kesenler...

Oscar ödüllü Marcia Gay Harden ve ‘Harry Potter’ serilerinden tanıyacağınız David Thewlis’in yer aldığı dizi, bir tür ‘western’ aslında... (National Geographic, pazar, 21.00)

BİLDİĞİMİZ DİZİLERE HİÇ BENZEMİYORbeIN Originals’ın, yani Digiturk platformu beIN Connect’in ilk yerli dizisi ‘Aile Şirketi’ her biri ortalama 20 dakikadan oluşan üç bölümüyle platformda yerini aldı.

Zıt karakterlere sahip iki kardeşin aynı ofiste çalışmak zorunda kalmasıyla gelişen eğlenceli olayların konu edildiği dizinin kadrosunda ‘Kardeş Payı’ndan Emrah Kaman, ‘Tek Yürek’ten Eslem Akar ve son dönem dizi ve filmlerimizin olmazsa olmazı Müfit Kayacan var. ‘Yeni nesil dizi’ olarak sunuluyor, gerçekten de dizi olarak bildiğimiz hiçbir şeye benzemiyor ‘Aile Şirketi’. Bana daha çok amatör tiyatro oyunu gibi geldi. Siz de bakın bakalım nasıl bulacaksınız? En çok merak ettiğim daha sonra başka bir kanalda yayınlanmakla birlikte, platformun ilk dizisi olarak yurtdışında lanse edilen ‘Babil’den buraya nasıl gelindiği...  (beIN Connect)

Her perşembe ikişer yeni bölüm eklenecek, ilk sezon 13 bölümde bitecek.

BU SAHİLDE, O SAHİLDE, ARIYORUM ŞU SAHİLDE

Yazının Devamını Oku

Evde kalanlara TV’den öneriler

1 Ağustos 2020
Kimi güneyde tatilde, kimi kendini şehirde açık havaya attı. Evde kalanlar içinse bayramın tadı televizyon ekranında. TRT Müzik’te konserler, Kanal D’de ‘Çarkıfelek’... Yetmezse diziler, belgeseller...

BAYRAMA ÖZEL PROGRAMLAR- TRT Müzik her gün konserler yayımlayacak. Gündüz arşivlerden yayınlar, akşam Enbe Orkestrası’ndan, Muazzez Abacı’dan özel konserler... Gerçekten uçsuz bir seçki. Tam da arka planda TV’yi açık bırakıp arada eşlik etmek için...

- NTV de Yeditepe Konserleri’nden seçkiler yayımlıyor. Bayramın kalan üç gecesinde Funda Arar, Hande Yener ve Muazzez Ersoy var.

- ‘Çarkıfelek’ yine Kanal D’nin bayram klasiği olacak.

ÜTOPİK BİLİMKURGU, POLİSİYE VEYA BELGESEL...

- 30 Temmuz’da başladı, hafta içi her gece ‘Criminal Minds’... Suçluların davranış analizine odaklanan birim, her bölümde bir olayı sonuçlandırıyor. (Foxcrime, 21.20)

- Pazartesi başlıyor, iki sezonu peş peşe yayımlanacak, iyi bir İngiliz polisiyesi: ‘Save Me’. Yalnız ortada pek polis yok, bir baltaya sap olamamış bir baba, 10 yıldır görmediği kızını kaçıranların peşine tek başına düşüyor. Ters köşesi ve insan hikâyesi bol. (beIN Connect)

- Emmy adayları açıklandı. 18 adaylık alan ‘Succession’ın tadına varmak için ideal zaman. Son yılların en iyi dizilerinden birinde, bir medya imparatorunun ailesiyle ve medyayla ilişkisinde yaşananlar ‘Game of Thrones’u aratmıyor. Platformda iki sezon da var. (beIN Connect)


Yazının Devamını Oku

Dünyanın zirvesindeki büyük sır

18 Temmuz 2020
1924’te Everest’te kaybolan iki dağcının hikâyesinin peşine düşen ‘Everest’in Büyük Gizemi’ yarın yayımlanacak. Hiç unutamayacağım çarpıcı görüntüleri ilk kez izledim.

Dağcılar George Mallory ve Andrew ‘Sandy’ Irvine, 8 Haziran 1924’te en son Everest’in zirvesine 800 metre kala görüldü, kendilerinden bir daha haber alınamadı. Irvine’in anne ve babası üç ay arka kapılarını kilitlememişler, ya ansızın çıkar da gelirse diye. Dönmemiş Andrew. Yönetmen ve dağcı Thom Pollard sırra kadem basan ikiliden neredeyse bir asır sonra tam da onların izlediği yoldan Everest’in zirvesine doğru yolculuk ederken tek ümidi Irvine’in cesedini bulmak. Bu yolculukta Pollard’a eşlik eden seçkin dağcılar arasında yer alan Renan Öztürk tırmanışın fotoğraflarına da imzasını atıyor. Bu tırmanış, hepi topu bir saatlik bir belgesel olarak pazar gecesi ekranlara gelecek: ‘Everest’in Büyük Gizemi’/ ‘Lost on Everest’.

9 bin metreye yakın yüksekliğiyle dünyanın en yüksek dağı kabul edilen Everest birçok dağcının da mezarı. Yine de insanın aklını öyle bir başından alıyor ki... Zirveye çıkış da dünyanın en trafikli tırmanış yollarından biri. Akın akın geliyorlar ve yorgunluktan, susuzluktan oksijensizlikten, kalp krizinden patır patır ölüyorlar. Zaten belgesel, bir dağcının helikopterin ucunda sallanan cansız bedeninin görüntüsüyle açılıyor. Tabii hepsini helikopterle indirmek ne mümkün, bulunabilenlerin bir kısmı da bulundukları yere gömülmek zorunda.

Ay’a adım atmak kadar zordu

Şimdi biraz geriye dönüp bu tırmanışın ortaya çıkış hikayesine bakalım… Mallory ve Irvine ortadan kaybolduktan çok sonra 1953’de, Tenzing Norgay ve Sir Edmund Hillary, Everest’in zirvesine çıkan ilk isimler olarak tarihe geçiyor. Fakat zirvenin bu kadar yakınına kadar gittikleri fotoğrafla sabit olan Mallory ve Irvine ikilisinin zirveye ulaşıp ulaşmadığı şüpheli. Çünkü ulaşmışlarsa tarih değişecek, insanoğlu Everest’in zirvesine 1924’te çıkmış olacak.

Şimdi Ay’a adım atmak neyse, o zaman için bu tırmanış da o. Everest tarihçisi Tom Holzel de bu konuya yoğunlaşmış durumda. 1986’da kayıp dağcıları bulmak için ilk seferi de o düzenliyor fakat yoğun kar nedeniyle sefer başarısız oluyor. Uzatmayalım, 1999’da Thom Pollard’ın liderliğinde düzenlenen arama seferinin ilk gününde George Mallory’nin mumyalaşmış cesedine ulaşılıyor. Konuyla ilgili olanlar biliyordur elbet, ben hiç unutamayacağım bu çarpıcı görüntüleri ilk kez bu belgeselde izledim.

Everest’in zirvesine ulaşmak çoğu dağcının hayali. Ama maalesef çoğuna da mezar oluyor.

Nefessiz kalıyor, üşüyor, üzülüyor, seviniyoruz

Mallory bulunduğu yere gömülüyor, çevresinde büyük bir titizlikle araştırma yapılıyor ama ne Irvine’in cesedi ne de yanlarındaki VPK (Vest Pocket Kodak) kamera ortada yok. Başka dağcıların tanıklıklarından ve dönemin teknolojisiyle uzun yıllar boyu titizlikle hazırlanan haritalardan sonra Irvine’in cesedinin bulunduğu yerin koordinatları saptanıyor. İşte tarihi değiştirmesi beklenen bu son sefer için dağcılık alanının önemli isimleri bir araya geliyor ve zirveye yolculuk başlıyor.

Yazının Devamını Oku

Pandemi döneminin ‘arzu nesneleri’: Havuzlar ve teraslar

11 Temmuz 2020
Bu dönemde ve bu mevsimde eksikliği en çok hissedilen lükslerden biri havuz. Giremesek de seyrederken ‘serinleyeceğimiz’ müthiş havuzları konu edinen yapımlar ve yazın bir başka gözdesi terasları anlatan program...

Sıradan havuzlara yaratıcı dokunuşlar‘Saved by the Bell’in de aralarında olduğu bir sürü dizide rol almış oyuncu Mario Lopez sunuyor. Havuzlarını yenilemek isteyen ailelerin imdadına koşuyor ve bizim o haline bile razı olduğumuz sıradan havuzları yaratıcı fikirlerle bambaşka bir hale büründürüyorlar: ‘Süper Havuzlar’...

Tatil köyünde hissettirecekHayal güçlerini serbest bırakıp bahçelerini güzelleştirmek isteyen müşterileri için tatil köyü tarzında havuzlar inşa eden Kelly ile oğullarının ödüllü rüya havuzlarını oluşturduğu ‘Havuzun Kralları’...

Arka bahçelerdeki yüzme mekânlarıİnsana kendini ormanın derinliklerinde hissettiren, yaratıcılığın ve bütçenin sınırlarını zorlayan, Amerika’nın en güzel arka bahçelerindeki yüzme mekânlarına konuk olacağınız ‘Havuz Deyip Geçme’...

Gece kulüplerinde bile böylesi yok! Ve teraslar: Mutfaktan şömineye kadar her detayın düşünüldüğü, açık hava yaşamının sanat olduğunu kanıtlamaya hazır bir peyzaj ekibinin elinden çıkan, beş yıldızlı bir restorana hatta bir gece kulübüne rakip ev teraslarının olduğu ‘Mega Teraslar’...

Hafta içi her gün havuz programlarından biri saat 19.55’te DMAX’te. ‘Mega Teraslar’ o günkü havuz programının hemen arkasından saat 20.55’te. Kanalın internet sitesinde tüm bölümler var.

HAFTANIN FİLMLERİ


Yazının Devamını Oku