Paylaş
Merkez Bankası'nın Türk Lirası'ndan sıfır atmak üzere bir süredir hazırlık yaptığını biliyorduk. Hazırlanan kanun tasarısına göre, 1 Ocak 2001 tarihinde Türk Lirası'ndan altı sıfır atılacak ve fiilen ortadan kalkmış olan ‘‘kuruş’’ tekrar canlandırılacaktır. Altı sıfırı atılmış para biriminin adı da ‘‘Yeni Türk Lirası’’ olacaktır. Türkiye Bankalar Birliği ile birlikte yürütülen çalışmalara, banka temsilcileri de katılacak ve geçişin sorunsuz olması sağlanacaktır.
* * *
1- Benim çocukluğumda, dolanımda sadece ‘‘lira’’nın yüzde biri olan ‘‘kuruş’’ değil, kuruşun kırkta biri olan ‘‘para’’ da vardı. Benim kullandığım en küçük para birimi, madenden yapılmış sarı ‘‘10 para’’dır. Enflasyonla birlikte, sırasıyla ‘‘para’’, ‘‘kuruş’’, ‘‘lira’’, ‘‘on lira’’, ‘‘yüz lira’’, ‘‘bin lira’’ fiilen tedavülden kalktı. Bugün kimse, kimseye ‘‘beş’’ veya ‘‘on bin’’ lira da vermiyor. Demek ki, dört sıfırlı on bin lira artık yok olmuş.
2- Eğer sıfır atmaktan amaç, enflasyonla kendiliğinden oluşan fiili durumu, hukuki hale getirmekse, yukarıdaki maddede açıkladığım üzere, paradan dört sıfır atmak yeter. Ancak dört sıfır atmak, ‘‘Yeni Türk Lirası’’ndan (eski) ‘‘Türk Lirası’’na yapılan dönüşüm hesaplarında kafa karıştırır. Aynı şey beş sıfır atmak için de söylenebilir. Herhalde bu düşünceyle, Merkez Bankası yetkilileri ‘‘altı sıfır’’ atmaya karar vermişler. Ortaya çıkacak, küsurat problemlerini de ‘‘kuruş’’u tekrar ihdas ederek çözmeyi planlamışlar. Yüz kuruş, bir lira edecektir. Yüzde ‘‘iki’’ sıfır vardır. Demek ki, bir yandan paradan altı sıfır atılırken, diğer yandan kuruş marifetiyle ‘‘iki’’ sıfır ilave edilecektir. Kısaca, gerçekte paradan ‘‘dört’’ sıfır atılmış olacaktır.
3- Bence bu karar hatalıdır. Doğrusu, gereğinden bir eksik sıfır atıp, bin liraya bir lira demek ve kuruşu tekrar canlandırmamaktır. Her ülkede ‘‘kuruş’’ (yani para biriminin yüzde biri) yoktur. Hatırladığım kadarıyla İtalya, Japonya ve Belçika'da kuruş yoktur. Türkiye'de de olması gerekmez.
4- Paradan sıfır atılması, kaç tane atılırsa atılsın, mutlaka fiyat artışlarına neden olur. Çünkü bütün fiyat yuvarlamaları, yukarıya doğru yapılır. Üstelik, yeni para birimiyle fiyatlar, olduğundan daha düşük olarak algılanacağı için, bu vesileyle araya biraz da ‘‘zam’’ sokuşturmak, işadamının naturasına uygun düşer. Ne kadar az sıfır atılırsa, bu kakalamalar o kadar az olur.
5- Mümkün olduğu kadar az sıfır atmanın bir diğer gerekçesi, kişilerin servetlerini kaybettikleri zehabına kapılıp, satın alma kararlarını bir süre ertelemeleridir. Bu da ekonomik durgunluk yaratır.
6- Son olarak işaret etmek istediğim husus, insanın eski ile yeni arasında ne kadar az fark olursa o kadar kolay uyum göstermesidir. Bir milyona bir lira denmesi, insanların algılama yeteneğini (göz uyumunu) zorlar.
7- Sırf ‘‘Yeni TL’’, dolardan kıymetli dedirtmek için bu yapılmamalıdır.
SON SÖZ: Sıfırı tüketen paradan, sıfır atarlar.
Paylaş