Kredi kartı mağrurları ve mağdurları

EKONOMİNİN en büyük icadı, paradır. Para olmasaydı, dünya halkları bu kadar zenginleşemezdi. Pek tabii şu sıralarda yaşamakta olduğumuz finansal (daha doğrusu parasal) kökenli devasa iktisadi krizler de oluşamazdı.

Para önce madendi, sonra káğıt, en sonunda da sadece bir "kayıt" oldu. Para kayıt haline gelince, alışveriş yapmak için para taşımaya gerek kalmadı. İhtiyaç duyulan alışveriş aracı, bir kayıt aletiydi. Bu alet de bulundu ve adına kredi kartı dendi. Modern kredi kartlarının babası "Diners Club" kartıdır. Şık hanımları akşam yemeğine çıkartan kibar beylerin, "hesabıma yaz" diyerek itibarlı bir müşteri olarak mağrur bir şekilde lokantadan çıkmalarını sağlamıştır. Zaten "kredi" itibar demektir.

* * *

Mağrur yaratan kredi kartları, şimdi niçin mağdur yaratır olmuştur? Şeytan bunun neresindedir?

1-Kredi kartı, her kullanışında bir kredi işlemi doğurur. Yani harcamayı yapana, tacir ve banka "borç" vermektedir.

2-Bu borcun vadesi bir aydan kısadır. Faizini de tacir (satıcı) ödemiş gözükür. Aslında faiz, ürün satış fiyatın içine önceden gömdürülmüştür. Bu işlemde kredi kartı kullanıldığından, banka, müşterinin borcunu üstüne alır.

3-Esas sorun bundan sonra başlamaktadır. Eğer banka, sadece bu kısa sürede müşteriye kefil olmuş olsaydı, dönem sonunda borcunun tamamını kapatmayan müşterinin kartını iptal edecek; kapanmayan bakiyeye "gecikme faizi" uygulanacaktı.

4-Ancak bankalar böyle yapmamakta, borcunun tamamını on gün içinde kapatamayan kart müşterisine bir tür "tüketici kredisi" açarak, borcunu taksitlendirmektedir.

5-Burada ortaya çıkan "ahláki sorun" şudur. Taksitlendirme, işin esasında, bankanın kart sahibi olan müşterisine bir tüketici kredisi açmasıdır. Ama bu krediye yüzde 25 dolayında "tüketici kredisi faizi" değil, ondan çok daha yüksek yüzde 80’e varan "erteleme faizi" uygulamaktadır.

6-Geliri yaklaşık TÜFE kadar artan kart sahibinin borcu, TÜFE’nin 67 katı hızla büyümektedir. Üstelik borçlu, bir de "kredi kartını amacı dışında kullandın" diye azarlanmaktadır.

7-Kart sahibi, katlanarak büyüyen borcunu ödemekte gecikince "gecikme faizi" yemekte ve misliyle mağdur olmaktadır.

8-Hálbuki kredi kartı borcunu, tüketici kredisi haline dönüştüren ve bu krediye tüketici kredisi faizinden çok yüksek fahiş faiz uygulayan bankanın kendisidir.

9- Kredi kartına taksit gibi "sözde" tüketiciye sağlanan kolaylıklar, kredi kartlarının tamamen amacı dışındadır.

10- Kredi kartı borçları ya hiç taksite bağlanmamalı, bağlanıyorsa, faizi tüketici kredisi faizini geçmemelidir.

11- Bankanın kredi imkánı varsa, öncelikle tüccarı kredilendirmelidir. Tüccar da müşterisine, tahsilát riskini üstlenerek, kendisi "taksitli satış" yapmalıdır.

Son Söz: Çekin vadelisi, kredi kartının taksitlisi olmaz.
Yazarın Tüm Yazıları