GEÇEN yıl aramızdan ayrılan Prof. Sadun Aren, 50 yıl önce iktisat hocamdı. Sadun Bey’in en büyük özelliği meramını, en yalın bir şekilde anlatabilmesiydi.
Dedikleri o kadar kolay anlaşılırdı ki, dinleyenler bunları zaten biliyordum zehabına kapılırdı. Sadun Hoca, doktora çalışmaları için gittiği İngiltere’de Keynes’i iyi öğrenmişti. Zaten o zamanlar Türkiye’de Keynes’i en iyi anlayan ve anlatan iktisatçı olarak bilinirdi. Derste IMF’nin işlevlerini anlatırken, rekabet gücünü arttırmak maksadıyla ülkelerin devalüasyon yapmasına izin vermemeyi başta sayardı. İşin ilginç yönü yıllar boyunca IMF’nin bu misyonu, pek de gündeme gelmedi. Biz ise, zaten IMF devalüasyon yaptırır bellemişizdir. İki hafta önce Londra’da yapılan G-20 toplantısında alınan kararları tararken karşıma bu ifade çıkınca, eski bir dosta rastlamış gibi oldum.
* * *
G-20 (Grup 20) toplantısından önce ABD’de hazırlanan ve toplantıya katılanların önüne, "bunları kabul et" diye konulan iktisadi düşünceler dizisinin özünü anlamaya çalışıyorum. Şu ana kadar metinlerin içinden üç şeyi soyutlayabildim.
1. Dünya para ve uluslararası finansman sisteminin patronu da, denetleyicisi de IMF’dir. Bu değişmeyecektir.
2. Amerikan Doları’nı dışlayan veya onu zayıflatacak yeni bir küresel para sistemi kurulmayacaktır.
3. Rekabet amaçlı devalüasyon yasaktır.
* * *
Dünya’nın en büyük askeri gücüne sahip olan ve icabında gözünü kırpmadan silaha sarılabilen ABD, bu gücüne dayanarak, G-20 ve NATO toplantılarına katılanlara ve katılmayanlara, ne ABD’yi ne de ABD Dolarını hafife almayın ve onu zayıflatmayın mesajını vermiştir. Bir defa daha anlaşılmıştır ki, dünyada sonuç alan tek şey askeri güçtür. En ekonomik savaş da rakibin ruhunu, "savaşmaya gerek bile kalmadan" teslim almaktır. Dünyanın her yerinde askeri bulunan ve halen Irak’ta ve Afganistan’da savaşan ve Türkiye’den de 1000 muharip askeri Afganistan’a yollamasını isteyen ABD’nin Başkanı Obama’nın, bize "barış vaazı" vermesi çok hoştu doğrusu.
* * *
Rekabet gücü sağlamak için devalüasyon yasaktır önermesinin bir başka anlamı daha olmalıdır. O da mesela Çin gibi cari işlem fazlası veren ülkelerin parasının değerini arttırmaya zorlanmasıdır. Eğer IMF, rekabet amaçlı devalüasyon yasaktır ilkesini hayata geçirecekse, Çin’e parasının değerini arttırma baskısı yapmalıdır. Ya da Çin’e, işçi ücretlerini baskı altında tutma, denebilir. Krize sebep olan ABD’nin devasa dış açığı ve bütçe açığı nasıl finanse edilecektir? Acaba ABD Çin’e "paranı revalüe etmiyorsan sıfır reel faizli ABD bonosu almaya devam et" ben de senin cebinden "canlandırma paketi" açayım mı diyor? Ne demişler: Ya bük, ya da öp namlunun ucunu.
Son Söz: Cari açık da, cari fazla da sürdürülemez.