Efsane İstanbul’da

O Yves Saint Lauren’in dehasını ateşleyen ilham perisi, dostu ve koruyucu meleği: Tüm zamanları en ünlü stil ikonlarından Loulou de la Falaise. Tasarımcı ikonun hayatını anlatan kitap, dünyaca ünlü fotoğrafçıların imzasını taşıyan kareler ve Loulou’nun mücevherleriyle İstanbul’da sergileniyor.

2010’lu yılları yaşarken eski dönemlerin ikonları, birbiri ardına günümüzün ilham kaynakları olarak tekrar gündeme geliyor. İlk akla gelen örnekler, efsane editör Diane Vreeland’in ‘The Eye Has To Travel’ belgeseli ve kitabı, 93 yaşindaki Iris Apfel’in Tribeca Film Festivali’nde gösterimi yapılan yeni belgeseli, Yves Saint Laurent’in art arda çıkan iki biyografi filmi. Şu sıralarsa efsane tasarımcı Saint Laurent’in ilham perisi, bohem şıklığıyla bilinen, haute couture dünyasının öne çıkan ismi Loulou de la Falaise’in 1960’lardan 2011’deki ölümüne kadar, en başarılı çağdaş fotoğraf sanatçıları tarafından belgelenen renkli hayatını konu alan ‘Loulou de la Falaise’ kitabı gündemde. Üstelik Loulou’nun hayatını özetleyen dünyaca ünlü fotoğrafların imzasını taşıyan kareler ve kendi tasarımı mücevherleri hiç de uzakta değil, ISTANBUL’74 Galatasaray’da sergileniyor.

İlk smokini o giydi

Malum, Yves Saint Laurent tüm zamanların en çok referans alınan tasarımcısı olurken kendisinin ilham aldığı yerler ve kişiler de moda endüstrisi için en büyük merak ve ilgi kaynağı. Loulou de la Falais de işte efsane tasarımcının otuz yıl boyunca yeteneğine ve tarzına hayran olduğu kadın. Moda editörü, stil ikonu ve tasarımcı kimlikleriyle YSL’nin dehasını hep ayakta tutan, ateşleyen bir kişilik.
Onun için sadece stil ikonu demek haksızlık olur. Loulou, uluslararası moda sektöründe styling ve tasarım çalışmalarıyla hep var olmuş. Yaratıcılığı ve profesyonelliği ile de sektörün saygısını kazanmış.
Adeta stilin kişiliğin bir yansıması olmasının kanıtı gibi Loulou de la Falais… Giyim ve yaşam tarzıyla eklektik ve renkli bir stilin en önde gelen temsilcilerinden olmuş hep. Marakeş yıllarında YSL’nin yakın çevresinin vazgeçilmezi, hem dost hem koruyucu meleği olurken, bir yandan da mücevher tasarımlarıyla tasarımcıyla iş birlikteliğine başlamış.
Loulou’nun bohem, romantik ve ışıltılı estetik anlayışı, tanışmalarından itibaren tasarımcıyı çok etkilemiş. Loulou, 1972’de profesyonel olarak Yves Saint Lauent modaevinin mücevher tasarımcısı olarak çalışmaya başlamadan önce, moda tarihinin en ikonik tasarımlarından biri kabul edilen, 1966’da kadınlar için tasarlanmış ilk smokin takım olan ‘Le Smoking’ ve 1970’lerdeki Rive Gauche tasarımlarının ilham kaynağı olmuş.
Otuz yıla yakın Yves Saint Laurent ile omuz omuza çalışan ve modaevi için mücevher tasarlayan Loulou, 2002’de kendi markasını yaratıp ve 2011’de vefatına kadar ortağı Ariel de Ravene ile birbirinden şık glam-hippie koleksiyonlara imza attı. Şimdiyse koleksiyonlar Ariel ile devam ettiriliyor, Loulou’nun ilham veren ruhu böylece yaşatılıyor.

‘Loulou de la Falais’ kitabı Natasha Fraser-Cavassoni tarafından, önsözü ise YSL’nin hayat ve iş ortağı Pierre Berger tarafindan yazılmış. Hem çok yakın arkadaşı hem de iş ortağı olan moda editörü Ariel de Ravenel de müthiş bir fotografik araştırmayla birlikte hikâyeyi kurguluyor. Loulou’nun hayatı, aralarında Helmut Newton, Richard Avedon, Steven Meisel, Michael Roberts ve Bettina Rheims gibi efsanevi fotografçıların objektifinden 400’ün üzerinde görselle anlatılıyor. Kitapta fotoğrafların yanında en yakın arkadaşlarından ve ailesinden en samimi sözler de yer alıyor.
Kitap ve kitaba eşlik eden Loulou’nun mücevherleri, sadece onu bilenler için değil, yaratıcı süreçlere, dönemlerin ruhuna, stillerine, ilişkilerine ilgi duyan herkes için son derece ilham verici…