En yakın arkadaşları köpekbalıkları

350 çeşit köpekbalığı varmış. Sen kimlerdensin?
Ben akvaryumda yaşayabilen küçük bir türdenim. Yemle besleniyoruz, tek başımıza yaşamayı da sevmiyoruz. Benim cinsim fazla büyümüyor. Şu an en büyük halimdeyim işte.

Yarım parmak kadar yoksun ama hamsi gibisin!
Beğenemedin mi? Ben en büyükleri ve en sakin olanıyım.

Adın neden ‘Diş’?
Emir Berke koydu adımı. Dişlerim küçük ya, güçlü olsun istiyor.

Eve ilk geldiğinde ne yaptı?
O seçti beni. İlk gün çok heyecanlıydım. Emir Berke bana bakmaya başladığında onu çok sevdim. Onun da yüzünden okunuyordu heyecanı.

Evde kaç canlı yaşıyorsunuz?
Üç insan, dört köpekbalığı ve 30 karides.

En çok kim bakıyor size?
Berkant Baba çok düşkün bize, hep akvaryumu temizler. Emir Berke yemimizi verir. Annemiz dünya tatlısıdır, melek gibidir.

Akvaryum sevdası nasıl oluştu Emir Berke’de?
Denizleri çok seviyor, ondan bize düşkün. Aslında bütün hayvanları sever, hep belgesel izler. Doğa, hayvanları taşıdığı için doğa delisi bir çocuk o. İki yaşından beri öyle. Köpekbalıkları onu çok heyecanlandırıyor. Asıl en meraklı olduğu tür bizim vahşi abilerimizden ‘Büyük beyaz köpekbalığı’. Bir gün onlarla yüzmeyi çok istiyor. Bana sorsan, yüzmem abilerimle. Sağı solu belli olmaz onların. Ama o çok cesur.

Evde neler yapar Emir Berke?

Çalışmadığı zaman evde çok eğlenir. Bilgisayarın başına geçer, playstation oynar. Babasıyla oynamaktan da çok keyif alır.

Bu yıl okula başladı. Karnesi nasıldı?
İyiydi.

Rol aldığı fantastik çocuk filmi ‘Hititya: Madalyonun Sırrı’ vizyona girdi. Konusu nedir?
Özel güçleri olan üç çocuk annelerini kurtarmaya çalışıyor. Onları bulmak için paralel bir evrene geçiyorlar. Kadro çok güçlü; Serra Yılmaz, Gürkan Uygun, Okan Yalabık, Engin Akyürek, Mete Horozoğlu ve Uğurkan Erez rol aldı. O kadar para ve emek harcandı, bir zahmet gidin çocuğun filmine.

Peki Emir Berke’nin özel güçleri var mı?
Her şeyi yiyip, yutma özelliğine sahip. Bir de çok cesaretlidir.

Seninle dertleşir mi hiç?
Evet ama az. Bazen sinirlenir, sonra hemen sakinleşir. Bazen içeride spor olsun diye koşuyorum. Çok koşunca cama vuruyorum, cam sallanıyor. O zaman kızıyor birazcık.

Peki hayali ne?
Bir çiftliği olsun çok istiyor. Atı olsun, bir sürü hayvan arkadaşları olsun...

Gençken balıkla, yaşlandığındaysa dişleri döküldüğü için vejetaryen besleniyor değil mi sizin familya?
Bizimkilere yunus eti çok lezzetli geliyor. İnsan etini sevmezler aslında;  onları yunus olarak görüyorlar, yoksa insana saldırmazlar. Misal okyanusta yüzüyorsun. Bir köpekbalığı gördün. Endişelenme olur mu? Sadece kendini korumaya çalış.

Ne demek endişelenme?! Ödüm kopar...
Ama siz de bizlere çok zarar veriyorsunuz. Denizler sizin besin, bizimse yaşam alanımız! Bizlerin yaşam suyunu kirleterek tüketmesinler. Ayrıca köpekbalıklarına zarar vermeyin, onların soylarının tükenmesi hiç iyi olmaz. Emir Berke de sorumsuz davranan büyüklere “Yazıklar olsun” diyor.

Bir dernekle ortaklaşa çalışmayı düşünmez mi?
Hayvanlar için ne gerekiyorsa yapmak istiyor. Her teklife açık.