Alındaki çizgilere ‘botokslu silgi’

Yaşımız ilerledikçe, vücudumuzdaki değişiklikleri aynada yavaş yavaş görmeye başlarız.

Her insanın genetik mirası farklı olduğundan, bu sürecin ortaya çıkma hızı da farklıdır. Ancak hiç şüphe yok ki, ister kadın ister erkek olsun, yüzümüzde oluşan değişiklikler bizi vücudumuzda oluşanlara göre daha çok rahatsız eder.

Alnımızdaki derin ve yatay çizgiler, gözlerimizin kenarında ve üstündeki kırışıklıklar, göz torbalarımızın belirginleşmesi, burun kenarlarındaki çizgilerin derinleşmesi, dudak üstü kırışıklıkları, boynumuzdaki çizgilenmeler derken, bir gün gelir ve cildimizin artık gençliğimizdeki gibi “çizgisiz, ışıltısız” görünmediğini fark ederiz.
Gerçi paniğe gerek yok, çünkü bunların hepsi estetik operasyonlar, dolgu maddeleri ve botoks işlemleriyle çözülebilen sorunlar. Ama yukarıda saydıklarımızın içinde özellikle biri var ki, hem kadın hem de erkeklerin estetikteki olmazsa olmazlarından... Yani alın çizgilerinden kurtulmak!
Alındaki çizgilerin yok edilmesi ve şakaklara daha genç bir görüntü verilmesinde başvurduğumuz “alın germe” ve “şakak germe” işlemlerinde, botoksun yanı sıra endoskopik cerrahi yöntemlerinden de yararlanıyoruz.
Üstelik sadece alnınızdaki çizgilenmeyle iş bitse iyi, bir de kaşlar arasındaki dikey çizgiler var! Yerçekimi buradaki dokuyu kaşla birlikte aşağı doğru hareketlendiriyor, sarkmasına yol açıyor. Dolayısıya ameliyat ile bunların tedavisini planlarken, oluşan kırışıklıkların giderilmesi, gerekirse buradaki yumuşak doku ve aşırı miktarda büyümüş kas yapısının orijinal yapısına getirilmesi için de bir takım sistemler kullanmak gerekiyor. Bunların bir kısmı cerrahi işlemler olabildiği gibi, bir kısmı da “minimal invaziv işlemler” dediğimiz küçük girişimler. Yani minik iğneler ve dolgu malzemeleriyle yapılan uygulamalar...
Alın ve üst yüz bölgesinde oluşmuş problemlerde, sarkmaların ve kırışıklıkların giderilmesinde botoks enjeksiyonları mükemmel sonuç veriyor. Bu sayede yer çekimiyle oluşan çizgileri, doku ve kasların bozulan dengelerini botoks teknikleri ile gideriyoruz.
Botoks uygulamalarını belirli sürelerle tekrarlamak gereksi de, alınan sonuçların yüz güldürücü olması nedeniyle kırışıklık ve çizgilerinden kurtulmak isteyenler öncelikle bu tekniği tercih ediyorlar. Botoks ile germe işlemi yaparken, çok derinleşmiş çizgilerin ve çukurlukların özel dolgu maddeleriyle doldurularak dokunun tekrar kendini toparlaması ve alnın genç bir görünüme kavuşması sağlanıyor.
Tüm dünyada da alın germe işleminde trend botokstan yana... Botoks, düzenli aralıklarla tekrarlandığında, kırışıksız ve çizgisiz görünüm uzun süre korunuyor. ENDOSKOPıK YÖNTEMLE şAKAK GERıLEBıLıYOR
Aslında alındaki çizgilenme ve kırışıklıkların tek başına tedavisi, duru, genç ve ışıltılı bir görünüme sahip olmak için yeterli değil. Çünkü alından aşağıda yer alan şakak bölgesi de yaşlanma ve yerçekiminden nasibini alıyor. şakak germede eğer cerrahi yöntem tercih edilecekse, hasta ve doktor buna birlikte karar veriyor.
şakak germede son 10-15 yıldır hekimler, alın germede de kullandıkları “endoskopik yöntem”e sıkça başvuruyor. Endoskopik cerrahide, germe işlemi uygulanacak bölgeye birkaç küçük delikten giriliyor, kamera aracılığıyla işlem yapılan alan görülerek operasyon tamamlanıyor.

şakak germek gençleştiriyor

Yüz ve şakak germe birlikte, aynı seansta da yapılabilir. Germe işlemiyle birlikte alın ve şakak bölgesinde dikkat çeken bir gençlik ifadesi yaratılır. Üstelik endoskopik alın germe işlemleri ciddi izler bırakmaz. Oysa saçlı deriden yapılan germe ameliyatları, endoskopik teknik kullanılmazsa izler bırakabilir, oluşan gerginlik nedeniyle saç dökülmeleri de görülebilir. Saçların dökülmesini önlemek amacıyla, alın germeyi endoskopik yöntemle yapıyoruz.

Endoskopik yöntem

Endoskopik yöntemde, birkaç küçük delikten girip sorunlu bölgedeki kas ve deri yapısını geriyoruz. Ameliyattan sonra iki veya üç gün boyunca hastaya sargılı bandaj uyguluyoruz. Germe işlemi uyguladığımız hastamız banyosunu, ameliyatın üçüncü ya da dördüncü gününden itibaren yapabiliyor. Ameliyattan sonraki dönemde rahatsız edici, şiddetli ağrılar görülmüyor. Sadece gerginliğin yarattığı hafif bir baş ağrısı olabiliyor. Bu da ağrı kesici bir ilaç alınarak giderilebiliyor.

Çocuklarda boy yılda kaç santim uzamalı

Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz (Çocuk Endokrolojisi ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı)

Yıllık büyüme hızı 1-2 yaşlar arasında yılda 12 cm, daha sonra ise yılda 5-6 cm’dir. Bir çocuk, ergenlik öncesi yılda 5 cm’den az büyüyorsa ya da büyüme eğrisi aynı çizgide devam edemeyip alt çizgiye düşüyorsa, sorun var demektir. Durumun tetkik edilmesi gerekir.
Hekimler büyüme geriliği vakalarında önce çocuğun beslenme durumunun normal olup olmadığını inceler. Çocukta beslenme yetersizliği veya kronik bir hastalık olmadığı saptandıktan sonra, hormonal inceleme yapılır. Boyla ilişkili hormonlar, büyüme hormonu, tiroid hormonu ve kızlarda östrojen-erkeklerde testosteron hormonudur.
Yazarın Tüm Yazıları