×
Zamanla sevgililerle yollar ayrıldığında ise, bunlardan kurtulmanın çareleri aranıyor. Neyse ki modern teknoloji ürünü lazerler kullanılarak dövmeler silinebiliyor.
Dövme sildirmek ayrıca bir işlem olduğu ve zahmet gerektirdiği için, kişisel önerim sildirmek istemeyeceğiniz figürler seçmeniz. Ama “sevdiğimin adını yazdırırım, sildirmek gerekiyorsa da zahmetine katlanırım” diyorsanız, bu işlemin nasıl yapıldığını bilmenizde yarar var diye düşünüyorum.
ünümüzde dövmeler siyah ve renkli olmak üzere iki şekilde uygulanıyor. Dövme sildirmede ise üç farklı yöntem bulunuyor: Cerrahi yöntem, kimyasal yöntem ve lazer sistemleri...
Daha az zahmetli ve acılı olması nedeniyle genellikle lazer tercih ediliyor. Son yıllarda gelişmiş lazerlerin kullanılmasıyla dövme sildirmenin kolaylaşması talebin de artmasına neden oldu.
Eğer kişi cerrahi operasyona hazır değilse, cerrahi olmayan işlemlerle yapılan küçük dokunuşlarla da ışıltılı, pırıltılı, genç görünümlü bir cilt elde etmek mümkün oluyor.
Günümüzde estetik amaçlı olarak yapılan işlemler cerrahi yöntemler ve cerrahi olmayan yöntemler olarak tanımlanıyor. Ancak kime hangi işlemi uygulamak gerektiği konusu, hastanın beklentileri, hekimin bu beklentilerinin ne ölçüde karşılanabileceği gibi dinamiklerin çerçevesinde şekilleniyor.
Hastanın istemesi de yetmiyor, ne beklediğini, istediğini net bir şekilde belirlemesi, bu işlemi yapacak hekimi doğru seçmesi önem taşıyor. Eğer kişi cerrahi operasyona hazır değilse, cerrahi olmayan işlemlerle yapılan küçük dokunuşlarla da ışıltılı, pırıltılı, genç görünümlü bir cilt elde etmek mümkün oluyor.
Estetik operasyonlardan önce kararlı ve net olmak çok önemli. Hastalarımız bize çoğunlukla ne istediklerini bilerek gelirler. Bir de kararsızlar grubu vardır ki, ameliyatla, ameliyatsız yöntemler arasında düşünüp dururlar.
“Body-lifting” yöntemi, bu bölgelere aynı anda operasyon yapmayı mümkün kılıyor.
Kadınla erkeğin anatomisi, birbirinden kas ve yağ yoğunluğu bakımından farklılık gösteriyor. Erkeklerin vücudunda daha fazla kas dokusu bulunması, onları kilolarla kadınlar kadar yoğun bir mücadeleye girişmekten kurtarıyor.
Kadınlar ise doğum, düzensiz beslenme, hareketsiz yaşam, hormonal dengelerinin değişmesi gibi nedenlerle aldıkları inatçı kilolara bir süre sonra teslim oluyor.
İşte “Body-lifting” yöntemi de kadınlara karın, sırt, bacak ve basen bölgelerindeki yağlardan tek bir operasyonla kurtulabilme imkanı sunuyor.
KİMLERE YAPILMALI?
Bu yöntemde karın, sırt, bacak yanları ve poponun toparlanması prensibine dayalı bir ameliyat uyguluyoruz. Ancak burada hasta seçiminin çok iyi yapılması gerekiyor. Yıllar boyunca sık sık kilo alıp vermelerle genel olarak vücut şekli bozulmuş, yaygın sarkmaları olan, derisi gevşeyen, ayna karşısına geçtiğinde görüntüsünden memnun olmayan, tek tek ve lokal bölgelere uygulanacak yöntemlerle yarar göremeyecek kadınların bu ameliyat için ideal olduğunu düşünüyoruz.
Elbette kişinin genel sağlık durumu konusunda ayrıntılı inceleme ve değerlendirme yapılması da önem taşıyor.
Hepimizin anatomik yapısı birbirinden farklı. Bazıları sadece karın ve bacaklarından kilo alırken, bazıları sırt, bel kenarları, basenler, bacak içleri, ayak bileği, kollar, göğüs kısmı da dahil olmak üzere vücudun birbirinden farklı bölgelerinden kilo alabiliyor.
Bu bölgelerde biriken inatçı yağlar da, kişi beslenmesine dikkat etmesine, düzenli spor yapmasına rağmen yerleşip kalıyor. İşte kadınları çileden çıkaran bu inatçı yağlar için ya liposuction ya da lazer lipoliz yöntemlerini uyguluyoruz. Lazer lipoliz yönteminin liposuction yönteminden farkı, daha ince kanüller kullanılmasından ve yağ hücrelerinin lazer ile patlatılarak sıvılaştırılıp vücuttan uzaklaştırılmasından kaynaklanıyor.
Bu işlem için kullandığımız cihazın üzerinde lazer kaynağı var. Ayrıca hekimin kullandığı ve bu cihaza bağlı olan bir el aleti kullanılıyor. Ameliyathanede uygulandığı için hasta ameliyathaneye gelmeden önce vücudundaki yağlanmanın olduğu bölgelerde işaretleme yapılıyor. Fazla yağların biriktiği bölgeler önce uyuşturuluyor.
Çok küçük 1-2 mm civarında açılan deliklerden içeri girilerek yağlanan hedef bölgeye giriliyor. İçeri girmeyi sağlayan ince boruların içi sıvılaşan yağların rahatlıkla çekilebilmesi için boş oluyor.
Estetik yaptırmadan önce zihninizi kurcalayan soruları açıkça hekiminize sorabilmelisiniz. Buna güler mi, bu soru çok basit mi kalır diye asla düşünmeyin. Bu beden size ait ve yapılacak operasyonun olumlu, olumsuz sonuçlarından siz etkileneceksiniz. Dolayısıyla estetik operasyona karar verdikten sonra sorularınıza cevaplar arayın.
Kadınlar bedenlerinin hangi bölümüyle ilgili estetik düşünürlerse düşünsünler zihinlerinde birçok soruyla hekime geliyor. Söz konusu olan meme gibi bir organsa bu soruların içine anne olmakla birlikte gelişen kaygılar da ekleniyor.
Örneğin meme büyütme operasyonu yaptırmak isteyen kadınlar biz plastik cerrahi hekimlerine sıklıkla 5 soru sorarlar:
1-Protez taktırırsam bebeğimi emzirebilir miyim?
Yapılan araştırmalara göre her 100 kişiden 85’i yaşamında bu sorunla üç-beş kez karşılaşıyor.
Akne, ciltteki yağ bezlerinin iltihaplanmasıyla, fazla sebum üretimi sonucunda gözeneklerin kapanması ve bir bakterinin (P. Acnes) kendine ortam bulması nedeniyle ortaya çıkıyor.
Akne, tedavi edilebilir bir sorun. Bu sorunda yapılan en temel yanlış ise tedavide geç kalınması.
“Ergenlik sivilcesidir, gelir geçer” demeden, sivilceler ilk görülmeye başladığında hemen ilgili uzmanlara gidip tedavisinin yolunu aramak gerek.
Bunun için de estetik operasyonlara yöneliyorlar. Benim de estetik yaptırmak isteyenlere beş önerim var.
Yeni yılda bir yıl daha yaşlanmanın, yıpranmanın, o yıl yaşanılan olumsuzlukların da etkisiyle kadınlarda da, erkeklerde de kendi bedenlerine, ruhlarına daha ayrıntılı bakma safhası oluyor.
Biten bir ilişkinin ardından psikolojik olarak kendini kötü hisseden, hayatında yenilik yaratmak isteyenlerin bir kısmı buna dış görünüşlerinden başlamak istiyor. Özellikle 35-50’li yaşlarda bu daha sık oluyor.
Bunun için de estetik operasyonlara yöneliyorlar. Kadınlar arasında ‘Yeni yıla yeni yüzümle girmek istiyorum’ sözünü çok sık duyar olduk. Yeni yılı farklı bir şekilde deneyimlemek, estetik yaptırmak isteyen, karar veremeyen kişilere beş önerim olacak:
1- Kendinizi şartlandırmayın: Bir hekim olarak insanların kendilerini estetik yaptırma konusunda bu tür şartlandırmalar içinde görmelerini doğru bulmadığımı ifade etmeliyim. Estetik operasyonlar ‘komşum yaptırmış ben de yaptırayım’ tarzında takip edilecek bir moda değildir. Her insanın yaşlanma koşulları, cildinin özellikleri, kendisinde görmek istedikleri, beklentileri, hayalleri farklıdır. Eğer estetik operasyon yaptırmak istiyorsanız bu konudaki beklentilerinizi çok iyi belirlemelisiniz.
2- Estetikle birlikte ruhu da yenilemek gerek: Yeni yılda yenilenmenin formülü sadece yüzünü, vücudunu değiştirmek değildir. Bu operasyonların yanı sıra insanın ruhsal gereksinimleri de var. Bir önceki yılda yapılan hataların tekrarlanmaması, kişinin kendini geliştirmesi de gerekli. Yenilenme kişinin kendisini geliştirmesiyle de bütünleştiğinde kıymetli oluyor.
3- Bazı yöntemleri çok sık kullanmayın: Özellikle de 30 yaşından itibaren vücutta yağlanma ortaya çıkıyor. Kadınlarda bacak içlerinde, baldırlarda, karın bölgesinde, basenlerde olmak üzere tüm vücutta artan yağ dokusundan erkekler de göbeklenerek nasibini alıyor. Ancak bazı kişiler liposuction yöntemine güvenerek yemeyi abartıyor. Bu yanlış bir tutum. Liposuction’ın bir zayıflama yöntemi olmadığını tekrar vurgulamakta yarar var. Liposuction sadece lokal fazlalıkları uzaklaştırmaya yarıyor.
Hem hareketsiz bir yaşam sürmek, hem de düzensiz beslenmek ve yüksek kalori içeren besinler tüketmek, 30’lu yaşlardan itibaren vücut hatlarını deforme ediyor.
Erkeklerde genelde sırt, karın ve bel çevresi yağlanırken, kadınlarda bel, karın, sırt, bacak içleri, kollar olmak üzere tüm vücutta genel bir yağlanma görülüyor.
Bazı kadınlarda ise bacaklar ince kalırken, yağlar daha çok karın ve bel çevresinde depolanıyor.
Çoğu kişi, lokalize yani belli bölgelerde toplanan ve vücut hatlarının çirkin görünmesine yol açan fazlalıklarından kurtulmak istiyor. Bu amaçla da genelde