Dr. Hüseyin H. Serdar
Dr. Hüseyin H. Serdar
Dr. Hüseyin H. SerdarYazarın Tüm Yazıları

Yeni kontrollü normalleşme etik davranışlar

İnsanlık son bir yıldır ruhen, bedenen ve sosyal yönden büyük bir çöküntü yaşıyor. İnsanlığın sağlığı bozuk.

Haberin Devamı

Dünyanın dört bir köşesi Covid-19 salgınından az veya çok etkilendi. 
‘Birlikte Türkiyeyiz’, ‘Biz Türkiyeyiz’ ve ‘Biz bize yeteriz’ sözleri kulağa çok hoş geliyor. 
Keşke öyle olsa… 

İYİ DEĞİLİZ 

İyi değiliz. 
Hekim olarak söylüyorum bunu, iyi değiliz!.. 
Virüs ve hayat pahalılığı, 
Salgın ve geçim sıkıntısı, 
Ölüm ve iflas arasına sıkışmış bir manzaranın can yakıcı sessizliğini bakmasını bilen gözler görüyor. 
Arada sıkışıp kalan milyonların sitemini oraya buraya çekmeye gerek yok. 
Hepsi insani ve masum. 
Çaresizlik içerisinde yaşam mücadelesi bu. 

100 yıl önce de dünyada büyük bir salgın olmuş en az 50 milyon insan hayatını kaybetmişti. 
Korona virüs salgını o zamanın İspanyol gribinden sağlık sistemlerinin gücü ve yaygınlığı, ilaçlar, tıbbi cihazlar, laboratuvar ve hastane imkanları, bakım hizmetleri, eğitim, önlemler, temizlik ürünleri, hijyen şartları, teknoloji, savaş olmaması, ülkeler arası dayanışma vs gibi çok sayıda sebeple daha ağır sonuçların oluşmamasını sağladı. 
100 yıl önce dünyadan gökyüzüne insanın avazı çıkarken, gözyaşları da yerleri ıslıyordu. 
Şükür halimize diyesimiz geliyor… 

Kayıplarımıza yüce Tanrı rahmet eylesin. 
Kalanların sağlığı bir yıldan beri bozuk. 
Yasaklar, kapatmalar, kısıtlamalar derken sağlık sorunu evrilerek büyük bir ekonomik ve sosyal soruna neden oldu. 
Ülke kaynakları eridi.  
Birçok ülke mali gücünü bu alana sarf etti. 
Olan var olmayan var… 

Türk halkı sabırlıdır. 
Bıçak kemiğe dayanmadan sesi çıkmaz. 
Devletine her şart altında sahip çıkar, laf söyletmez. 
Ama bunaldı… 
Gördükleri de canını sıktı!  
Öyle de ölüm, böyle de ölüm demeye başladı; zaten kaderci bir milletiz, ölüme de hastalığa da meydan okumasını iyi biliriz… 
Yeter ki dükkanlar açılsın,  
Çarşılar şenlensin,  
Sokağa çıkma yasakları bitsin… 
Sonra ne olursa olsun!.. 

Haberin Devamı

SABIRTAŞI ÇATLADI, KALABALIKLAR PATLADI 

Cumhurbaşkanlığı yeni önlemler paketini ilan etti. 
Risk haritası yayınlandı, mavi, sarı, turuncu ve kırmızı renklerle ifade edilen salgın seviyesine göre illerimizde yeni yeni düzenlemeler belirlendi.  
Okullar, lokantalar, kahvehaneler, yeme içme yerleri açıldı… 
Sokağa çıkma kısıtlamaları düzenlendi. 
Birkaç gündür kentlerde bayram coşkusu var, her yer cıvıl cıvıl. 
Hoş geldin ‘yeni kontrollü normalleşme!’… 

Sabırtaşı çatladı, kalabalıklar patladı… 
Manzarayı gören Sağlık Bakanı sayın Fahrettin Koca da “Sarı, turuncu ve kırmızı iller de mavi olana kadar tedbirli olmalıyız.” dedi. 
Günlük vaka sayısının 12 bin seviyelerine ulaştığı bir zamanda çok daha dikkatli olmalı, ‘saldım çayıra Allah kayıra’ mantığı ile doğru bir yere gidilemeyeceğini anlamalıyız. 

Yaşam normallerine dönerken bilinen önlemleri aksatmayalım. 
Bedeli ağır olur, fena bir geri dönüş olabilir… 
Bunu ne sağlık sistemi kaldırabilir ne de devletimiz! 
Aman dikkat, gereksiz gevşeklikten uzak durmalı…  

Vatandaşın işe ve çalışmaya ihtiyacı vardı.  
Hükümet bu talebi, esnafın sesini duydu, buyrun çalışın dedi… 
Yalnız derin bir işsizlik olduğunu görmeliyiz. 
Allah bu sıkıntılı günlerde ihtiyaçlıların yardımcısı olsun. 

Haberin Devamı

ÇALIŞMA SAYGI KAZANDIRIR 

Çalışma dedik, buradan devam edelim; 
Çalışma, sosyal bir görevdir 
Çalışma, yaşamın en merkezdeki uğraşıdır 
Çalışma, zamanı düzene sokan bir eylemdir 
Çalışma, kişiyi dakik, tutumlu ve disiplinli yapar 
Çalışma, kişilere kimlik, saygı, psikolojik tatmin ve statü kazandırır. 


Çalışırken de doğruluk ve dürüstlük ilkelerinden taviz vermemeli. 
Bu tüm meslekler için geçerlidir; 
Teraziye, ölçüye, üretime, gıdaya, hizmete, mesaiye, söze hile ve yalan karıştırmamalı.  
Helali haram ile kirletmemeli, hakkı olmayana el atmamalı, insanları aldatmamalı…  

Devletimiz düşünmüş taşınmış, demiş ki benim çalışanım dürüst olmalı.  
Esnafım da, işçim de, devlet memurum, bürokratım da ahlaklı ve erdemli olmalı.  
2004 yılında Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kurulması (…) Kanununu çıkarttı. 
2005 ‘de de Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri İle Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik yayınladı. 
Harika şeyler… 

 

Haberin Devamı

ETİK DAVRANIŞ İLKELERİ  

Etik kavram olarak ideal ve soyut olanı vurgular, ahlak kurallarının ve değer yargılarının ele alınmasıyla oluşur.  

Yönetmelik sağlam çıktı. İsteyen internetten arayıp bulabilir.

Kamu Görevlileri Etik Sözleşmesi mevzuatı da kamu çalışanlarına der ki; görev yaparken, “Dil, din, felsefi inanç, siyasi düşünce, ırk, yaş, bedensel engelli ve cinsiyet ayrımı yapmadan, fırsat eşitliğini engelleyici davranış ve uygulamalara meydan vermeden tarafsızlık içerisinde hizmet gereklerine uygun davranmak” mecburiyetindesin...  

Ne güzel yasalarımız, kusursuz yönetmeliklerimiz var. 

Keşke uyabilsek! 

Etik kanun sırtında sorumluluk, elinde yetki olan herkesi kapsıyor.  

Haberin Devamı

Etik kültür dünyada imtiyazlı sınıf tanımıyor!

Yazarın Tüm Yazıları