Ne var, ne yok? 

Tıpkı bunun gibi, biz de soralım; 
Hey dostlar! Ne var ne yok?.. 
Gelecek cevaplar belli, klişeleşmiş; 
Ne olsun, iyilik sağlık!.. 
Türk tipi selamlama, hal hatır sorma biçimidir diyelim buna. 
 
Bir de şöyle seslenelim; 
Hey Bursa! Ne var ne yok? 
Canım Türkiyem! Ne var ne yok?.. 
 
NE VAR, NE DE YOK! 

Sadece bizim buralarda değil, dünyada da huzur yok…  
Biz daha berbat durumdayız; 
Neşesiz, mutsuz, umutsuz, keyifsiz, öngörüsüz.  
Endişeli, kaygılı, stresli. 
Gerçekçi olmak gerekirse; Ne var, ne de yok!.. 
* 
Türkiye büyük, dinamik ve ilginç bir ülkedir, her zaman şaşırtır insanı… 
Kriz konuşulan bir ortamda kent merkezlerinin, restoranların, eğlence yerlerinin, gece kulüplerinin, alışveriş mekanlarının, AVM’lerin, sahillerin kalabalığını, tıklım tıklım oluşunu izliyoruz.  
Hayat pahalılığı içerisinde, geçim sıkıntısı yaşayan geniş halk yığınlarının ‘Cep delik, cepken delik’, ‘Meteliğe kurşun atıyoruz’, ‘Ne olacak halimiz?’ diye sıkıntı ifade edenleri, gıda, kira, ulaşım, servis, telefon, elektrik, su, doğalgaz faturalarını ödemekte güçlük çekenleri de görüyoruz. 
* 
İkilem içerisinde bir ülkeyiz. 
Anlayacağınız ikiyüzlüyüz… 
Parası olan eğlenecek, huzur içerisinde yaşayacak, yatlarda fink atacak, olmayan da üzülecek, kederlenecek, kahredecek, bırakın yatlarda, kotralarda fink atmayı, çoluğu çocuğuyla bayramda memleketine gidemeyecek… 
* 
Sosyal devlet vatandaşlarını korumalı, ülkenin vatandaşı olmaktan pişmanlık duydurtmamalı… 
 
MÜCADELE EDİLİYOR 

Biliyorsunuz, madde bağımlılığı ülkemizin önemli sorunlarından biri. 
Sonuçları açısından terör eylemlerinden daha yıkıcı oluyor. 
‘Uyuşturucu Pazarı’ çocukları da ‘müşteri’ yaptı!.. 
Kamyonlarda, TIR’larda, bavullarda, çantalarda derken bu maddeler artık yatlarda, kotralarda, gemilerde, limanlarda, havaalanlarında daha çok yakalanır hale geldi. 
* 
Aileler, bireyler, toplum, kamu idaresi, ülke ekonomisi ağır faturalar ödüyor. 
Devletimiz, ‘Uyuşturucu maddeye olan talebi ve piyasaya sürülen maddeleri azaltmak’ politikasını benimsemiş durumda. 
Ancak ulusal ve uluslararası boyutlu olan bu sorunun kök nedenlerini ortadan kaldırmaya odaklanmalıyız... 
 
KÖKÜNÜ KURUTMA OPERASYONU 

Emniyet ve asayiş birimlerimiz soruna odaklanmış durumda. 
İran’da üretilen sentetik uyuşturucuları Diyarbakır’a getiren ve buradan çevre illere dağıtan uyuşturucu örgütüne operasyon yapıyorlar. 
* 
Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı ağırlıklı olarak ‘Bonzai’ diye bilinen Metamfetamin satıcılarına yönelik Bursa’nın da aralarında olduğu 10 ilde; İstanbul, Van, Muş, Batman, Mardin, Şanlıurfa, Bitlis, Erzurum, Eskişehir’de gerçekleştirilen operasyonda 4.200 polis ile 20 köpeği görev aldı.  
292 şüpheliye ait 205 adres arandı. 
243 kilo esrar maddesi ve türevleri, 10 kilo 467 gram Metamfetamin, 34 gram kokain, 10 adet uyuşturucu hap, 5 gram eroin, 1 adet tabanca ve 3 adet hassas terazi ele geçirildi. 
184 şüpheliye adli işlem yapıldı ve 64 kişi tutuklandı. 
* 
Sokak satıcılarına yönelik ‘Kökünü Kurutma Operasyonu’ ile kimyasal madde satanlar yakalanıyor.  
İnşallah tepe adamların ve baronların da kökü kurutulur… 
 
YÜREK YAKAN KAZA 

Uyuşturucudan, iş ve trafik kazalarından, bir de terörden çekiyoruz. 
Büyük acılar yaşıyoruz. 
* 
Geçtiğimiz gün, Bursa’da, kent içerisinde, Üniversite yolunda beton mikseri ile otomobil çarpıştı. Otomobildeki ailenin 3 ferdi hayatını kaybetti, ikisi tedavi altına alındı. 
Büyük acı… 
* 
SÜRÜCÜ SAĞLIĞI 

Güpegündüz o kadar geniş bir cadde de kaza… 
Akıl alacak gibi değil…  
Fakat kazaya, mikser sürücüsünün direksiyon başında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesinin neden olduğu anlaşılmış… 
O halde, kazaların olmaması ve acıların yaşanmaması için ‘sürücü sağlığı’ önemsenmeli… 
 
İLAÇ YOKLUĞU 

Bazı antibiyotikler, diyabet, tansiyon, tüp bebek, göz, kanser ilaçlarında sıkıntı var, kolay kolay bulanamıyorlar. 
Aranan ilaçların neredeyse yüzde yirmisi bulunamıyor. 
* 
İlaç yokluğu ciddi bir sorun. 
Yüksek enflasyon ve kur dalgalanmasının faturasını ilaç bulamayan vatandaşlarımız ödüyor. 
Eczacıların muadil ilaçlarla sorunu gidermeye çalışmaları yeterli olmuyor. 
Hasta ve yakınlarının çektiği çileyi Bursa Eczacı Odası Başkanı Okan Şahin, ‘bir günde bazen üç, dört eczane dolaşmak zorunda kalınıyor’ diyerek özetliyor.  
* 
Dışa bağımlılığın sıkıntısı bu… 
İlaç politikamız sorunlu, acilen düzelmek gerekiyor. 
Fiyat kararnamesinin güncellenmesiyle şimdiki sorun kısmen çözülebilir. 
* 
KADINA ŞİDDET DURUR MU? 

Üniversite öğrencisi ‘Pınar Gültekin davası’nı konuşuyoruz. 
* 
Birkaç yıl önce, Muğla’da canice öldürülen Pınar Gültekin’in katil zanlılarından Cemal Metin Avcı’ya önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiş, kardeş Mertcan Avcı da beraat etmiş. 
Ceza kesinleşirse katil 14,5 yıl yattıktan sonra dışarı çıkacak, serbest kalacak!.. 
* 
Haksız tahrik indirimiyle cezanın 23 yıla düşürülmesi ve ardından ‘kadına şiddet böyle önlenebilir mi?’ tartışmalarının başlamasıyla Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı da, ‘kararın istinafa taşınacağı’ açıklamasını yapmış. 
* 
Sadece kadına yönelik değil, şiddetin her türlüsünü durdurmalıyız. 
 
Huzurlu, mutlu, sağlıklı günler dilerim.