Paylaş
Zayıflamak, ama nasıl?
Güzel yemekler, tatlılar, pastalar, içkiler... Hepsi çok güzel de fıkrada söylenildiği gibi güzel şeylerin hepsi ya günahtır, ya ayıp ya da sağlığa zararlı. Bir yandan hepsi birbirinden güzel yiyecekler, öte yandan da insan hayatını sürekli kolaylaştıran teknolojik gelişmeler. Uzaktan kumandalı cihazlar, telsiz telefonlar, tam otomatik ev aletleri, asansörler, kapıdan binilen özel arabalar hareketimizi sıfıra indirdi. Gıda sektörü de hızla gelişiyor. Pastalar, şekerlemeler, hazır kremalar, dondurulmuş gıdalar, evlere kadar servis yapan pizzacılar, hamburgerciler, kebapçılar... Hepimiz besi kazları gibi, yerimizden kımıldamadan sürekli yiyoruz. Eş dost toplantılarının ortak konusu kilo almak ve vermek. Herkes bir yandan çörekleri, börekleri, pastaları atıştırıyor, öbür yandan da birbirine perhiz listeleri anlatıyor.
Bizdeki bu gelişmenin ilk örneği ve belki de şu andaki en uç noktası Amerika. İzlemiş olanlarınız belki hatırlar, bir yıl kadar önce televizyon haberlerinde yayınlandı, rakamları yanlış hatırlamıyorsam, 13 yaşındaki çocuğunun 308 kiloya kadar şişmanlaması karşısında kayıtsız kalan anne, çocuğunun şişmanlık nedeniyle ölmesi üzerine mahkum edildi. Amerika’ya gidenleriniz bilir, sokaklarda 200-300 kiloluk çok sayıda insana rastlarsınız. Daha da şişmanları çok ama onlar pek ortada dolaşamadığı için görmek imkanı olmuyor. Bu örnekler, yanlış beslenme ve buna bağlı olarak fazla kilonun giderek çok tehlikeli bir sağlık sorunu haline geldiğini gösteriyor.
Perhiz, çare mi?
Çevrenizdeki konuşmalara kulak kabartırsanız, örneğin beş kilo aldığını ama bunun önemli olmadığını, çünkü daha önce de bilmem ne rejimiyle, beş günde on kilo verdiğini, önümüzdeki hafta yine rejime başlayacağını söyleyen çok kişiyi duyarsınız. Sürekli kilo almak ve vermek arasında geçen bir yaşam. Demek ki perhiz sadece kısa bir süre için işe yarayan bir önlem. Üstelik de çok riskli. ‘Zayıflamak sağlık kazanmaktır, risk de nereden çıktı’ demeyin. Kısa zamanda 15-20 kg. zayıflayıp ardından kalp krizi geçirerek ölenler, ne bir tesadüf, ne de geç kalmış bir perhiz uygulaması değildir. Kısa zamanda çok kilo verdiren rejimlerin çoğunun ardından kalp krizi geçirerek ölmek riski vardır. Gelişmiş ülkelerin hemen hepsinde günlük bin kalorinin altındaki, diyet uygulamaları, doktor denetimde bile olsa yasaktır. Sadece, şişmanlığın hayati tehlike yarattığı durumlarda, hastaneye yatırılarak uygulanmasına izin verilir.
Eğer kilo fazlalığınız aşırı boyutlara vardıysa, konunun uzmanlarına (kendisinin uzman olduğunu söyleyenlere değil) danışarak kontrollu diyet uygulayın. Kısa zamanda çok kilo verdiren kişilerin ya da merkezlerin, sizin hayatınızı riske soktuğunu unutmayın.
Paylaş