18 yaşın altında herkes çocuktur!

Cinsel ilişkiye girdiğiniz kişi 18 yaşın altındaysa, siz bir çocukla cinsel ilişkiye girdiniz... Bu gerçeği hiçbir şekilde değiştiremezsiniz, herhangi bir kılıfa sokamazsınız...
Duymak istemeyebilir, kendinizi kandırmaya çalışabilirsiniz ama maalesef sonucu değiştiremezsiniz: Siz bir çocukla cinsel ilişkiye girdiniz... 12 yaşında evlendirilen Kader de çocuktu, hem de küçücük bir çocuk... Etrafındaki yetişkinlerin hepsi onun çocuk olduğunu görmezlikten geldi, 13 yaşında anne oldu. Bir tane yetişkin çıkıp da “Çocukla cinsel ilişkiye girilmez” deyip onu korumadı.
Kader gibi küçücük yaşta evlendirilen çocukları aileleri dahil kimse korumuyor. Korumadıklarında çocuklarının ruhlarında derin bir yara açtıklarını bilmiyor veya umursamıyorlar. Çocukken evlendiklerinde sadece eğitimden geri kalmıyor, hayatları ellerinden alınmıyor, çocuk yaşta cinsel ilişkiye girdikleri için ciddi sağlık problemleri yaşıyorlar.
Çocuk yaşta hamile kalınca ya kendileri ölüyor ya da doğurdukları bebekler... Sık sık şiddet ve cinsel istismar görüyorlar. Özet olarak, bütün dünyada, en çok fakir bölgelerde, küçücük yaşlarda evlendirilen çocuklar, anne-babalarının rızasıyla, bile bile, göz göre göre cinsel istismara maruz bırakılmış oluyorlar.
Bir de bilinmeyen, bildirilmeyen, saklanan cinsel istismarlar var.
Türkiye’de her 5 kız çocuğundan 2’si, her 10 erkek çocuğundan 3’ü cinsel istismara maruz kalıyor. Vakaların sadece yüzde 15’i bildiriliyor. Oysa kanunlara göre; HER VATANDAŞ ÇOCUĞA KARŞI İŞLENMEKTE OLAN İSTİSMAR SUÇUNU BİLDİRMEKLE YÜKÜMLÜDÜR.
İki gün önce katıldığım sempozyumda işte bu acı gerçekler karşısında yapılabilecekler konuşuldu; aileler çocukları korumadığında, okullardaki rehber öğretmenler koruyabilir! YÖRET’in (Yüksek Öğrenimde Rehber Yetiştirme ve Rehberliği Tanıtma Vakfı) “Çocuğa Karşı Şiddeti Önlemede Psikolojik Danışma ve Rehberliğin Rolü” adı altında bu yıl ikincisini düzenlediği sempozyumda amaç, çocuğa karşı ihmal, istismar ve şiddetin önlenmesi için rehber öğretmenleri bilinçlendirmekti.
Vakıf başkan yardımcısı, aile terapisti Sibel Erenel, rehber öğretmenlere şöyle seslendi:
“Çocuğa karşı istismarın incelenmesinde ve çocukları korumada, okullardaki rehber öğretmenler, psikolojik danışmanlar, toplumumuzun gözü, kulağı, çocuğun en büyük savunucusu olabilir. Danışmanlar, istismarı erken fark etme ve müdahale konusunda bilgi ve becerilerini artırdıklarında daha fazla çocuğu koruyup istismarı engelleyebilirler. Bizim vakıf olarak amacımız, rehber öğretmenleri bu konuda eğitmek.”
Sempozyumdaki diğer bir konuşmacı, çocuk istismarı ve ihmali konusunda birçok çalışmaları bulunan Klinik Psikolog Dr. Ayten Zara, toplumda 7’den 70’e her bireyin cinsel istismar konusunda eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerektiğini, bilgi arttıkça istismarın önlenebileceğini anlattı. Cinsel istismarı şöyle tanımladı: “Cinsel açıdan olgun ergen veya yetişkinin, zorlama, kandırma, rüşvet, tehdit ve baskı yolları ile çocukla herhangi bir cinsel eylemde bulunarak çocuktan cinsel haz almasıdır. Kısaca, çocuğun bir yetişkin tarafından cinsel uyarım ve doyum için kullanılmasıdır. Cinsel istismar geniş bir yelpazede, çeşitli cinsel aktiviteleri içermektedir. Bunlar fiziksel temas içermeyen, cinsel içerikli konuşma, sarkıntılık, cinsel organları gösterme, pornografik materyalleri seyrettirme gibi eylemlerden, oral-anal-vajinal penetrasyona, tecavüze kadar değişebilmektedir. Cinsel istismar, sosyoekonomik ve kültürel düzey ne olursa olsun, her yaş grubundan çocuklar tarafından yaşanmaktadır.
Çocukla cinsel ilişkiyi, erişkine tercih eden kişilere, pedofil denir.
YÖRET Vakfı’nın, Barışçıl Okuldan Toplumsal Barışa Projesi Eğitmen Kitabı’nda, Dr. Ayten Zara’nın cinsel istismar ile ilgili derlemiş olduğu şu bilgilere ulaşabilirsiniz:

KİMLER CİNSEL İSTİSMAR UYGULAR

Çocuklar, en sık aile üyeleri tarafından cinsel istismara uğrarlar. Sırasıyla; babaları, ağabeyler, dedeleri, amcaları, dayıları ve diğer yakın akrabalar. Aile dışında ise komşular, öğretmenler ve doktorlar da bu suçu işleyenler olabilmektedir. Yüzde 90, çocuğun tanıdığı biridir.
Olguların yüzde 80-95’inde cinsel istismarı uygulayan kişi, 20-40 yaşları arasındaki, çocuk tarafından tanınan evli ve çocuklu erkeklerdir. Birçok vakada istismarcı hiç tahmin bile edilemeyen kişi çıkar. Bunlar çocukların güvenini kazanabilen, onlarla yakın ilişki kurabilen, düzgün görünümlü insanlardır. Başkaları tarafından iyi kalpli, yardımsever biri olarak tanınabilir ve bundan dolayı kimse onlardan şüphelenmez.

İSTİSMARCI KİMLERİ SEÇER

Genellikle kendisine karşı koyamayacak kişileri kurban olarak seçer. Zihinsel ve fiziksel özürlü çocuk ve kadınların daha çok istismar edildiği bilinmektedir. Bunun yanında, güzel çocuklar daha çok istismara uğramaktadır. Sosyal olarak izole olmuş, ekonomik olarak güçsüz ve duygusal olarak koruyucu olmayan ailelerdeki çocuklar da daha çok cinsel istismar yaşamaktadır.

ÇOCUKLAR BU OLAYI NEDEN SÖYLEYEMEZ

Olayın ne olduğunu anlamayacak ve kelimelerle ifade edemeyecek kadar küçük olabilirler
Olayın gizli tutulması için tehdit edilmiş olabilirler
Cinsel istismar yolu ile verilen ilgiden ve buna eşlik eden duygulardan dolayı kafaları karışmış olabilir
Kimsenin kendilerine inanamayacağını düşünebilirler
Kendilerini suçlayabilir, istismarın kendileri için bir ceza olduğuna inanabilirler
Çok utanıyor olabilirler
Cezalandırma korkusu yaşayabilirler
Sevdiklerinin sorun yaşayacağı korkusu ile söylemeyebilirler

CİNSEL İSTİSMAR ÇOCUĞU NASIL ETKİLER

1- Fiziksel etkiler: Baş ve karın ağrısı, kusma, iştah azalması. Dudak/ağız ve genital/anal çevresinde ağrı, şişme, kızarma, kanama, iltihap ve cinsel yoldan bulaşan hastalıkların olması.
2- Psikolojik belirtiler: Dikkat eksikliği, öfke nöbetleri, kendine saygıda düşüş, güven eksikliği, unutkanlık, aşırı hayal kurma, trans benzeri durumlar, hayali arkadaşın olması, uyku rahatsızlıkları, yeme bozuklukları.
3- Davranışsal göstergeler: Aşırı temizlenme ihtiyacı veya temizliğin ihmali, daha bebekçe davranışlar geliştirme, insanlardan veya bazı yerlerden korkmak ve kaçmak, okul ve disiplin problemleri, suça yönelme, madde bağımlılığı, kendine zarar verme, intihar girişimleri, cinsel eylemlerin çoğalması, başka çocuklar ve oyuncaklarıyla cinsel içerikli oyunlar oynamak.

ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI NE ZAMAN SÖYLER

1- İstismarın derecesi, sıklığı artar ve çocuğu korkutursa.
2- Cinsel istismardan korunmayla ilgili bilgi alırsa ve kendisine yapılanın doğru olmadığını fark ederse.
3- Kardeşleri kendisinin ilk istismar edildiği yaşa gelmişse onları korumak maksadıyla.
4- Ergenliğe gelip hamilelikten korkarsa.
5- İstismarcının baskısından kurtulmak istediğinde.
6- Çocuk güvenebileceği ve kendisi ile yakından ilgilenen bir yetişkinle karşılaşırsa.
7- Fiziksel bir yakınması (üriner enfeksiyon vb.) sonrası doktora gittiğinde.

ÇOCUKLARI CİNSEL İSTİSMARDAN NASIL KORURUZ

Güvenliklerini sağlamayı öğretin
Bedenlerini korumayı öğretin
Hayır demeyi öğretin
Yardım istemeyi öğretin
Onlara sizinle her türlü sorunu paylaşabileceği inancını yerleştirin
Her zaman sır saklanmayacağını öğretin
Dokunulmayı reddetmeyi ve sınırlar koymayı öğretin