Sperm bankasının bir aşılama için çıkardığı fatura 200-400 dolar, postalama için 100 dolar, ayrıca donör ücreti 100 dolar.
Donörler, genellikle paraya ihtiyacı olan kolej öğrencileri. Bankalar, donör spermlerini altı ay karantinada tutarak HIV ve benzeri hastalık testi uyguluyor. Müstakbel annelere donörün kimliği açıklanmıyor. Cryobank’ın gözde donörü, Alman kökenli bir halterci. Halterci sperminden şimdiye kadar dördü ikiz, 21 çocuk dünyaya gelmiş.
Kıvırcık saçlı barmen, sabunlu sudan çıkardığı bira bardaklarını duruluyor. "İşler nasıl?" diyorum. "Şikayetçi değiliz, görüyorsun."
Masalara göz atıyorum, boş yer yok. Çoğunluğu genç kadınlar, gruplar halinde.
SoHo barları, bildim bileli dolu her zaman. Kaldırım karşısında adı ürkütücü Crime Scene. Müşteriler dışarı taşmış. Birkaç sokak ötede basını günlerdir meşgul eden The Falls. İki hafta önce hukuk öğrencisi Imette Saint-Guillen’i öldürmeyle suçlanan koruma görevlisi Darryl’nin çalıştığı bar. Önü kalabalık, beklemeye yanaşmadık.
Bar müdavimlerini cinsiyete göre hesaplasak kadınlar ağır basacak. Single denilen bekarlar ise başta geliyor. Ne arıyorlar barlarda derseniz yanıt tek kelime: Erkek. Bir gecelik, bir mevsimlik veya hayat paylaşacak erkek arıyorlar.
*
Bekar kadınlar için New York güç bir kent, zira kadın nüfusu daha fazla. Koca bulmak kolay değil. Tanıdığım bir dekoratör hanım, 40’ın üstü kadınların çocuk sahibi olmalarına yardım edecek erkek aradıklarını söylüyor. Nasıl olacak bu? "Evlenip, aile kurmak istiyorlar. Oysa karşılaştıkları erkekler seks peşinde. Ciddi ilişkiye yanaşmıyorlar. Maddi durumları iyi kadınlar annelik zevkini tatmin için tanıştıkları erkeklere ’sperm’ vermesi teklifinde bulunuyorlar. Evleneceği erkeği bulamayan bir arkadaşım bu yöntemle hamile kalıp kız çocuk doğurdu."
Sperm donörü erkeğin baba sorumluluğu yok mu diye soruyorum. "Sorumluluk istese zaten evlenecek. Genelde tanıdıklar arasında oluyor bu iş. Erkek, kadın arkadaşına yardım için razı oluyor cinsel temasa girmeden donör olmaya."
Konu, ciddi bir sosyal bir sorun. Annelik kutsal bir görev. Ama evlilikdışı doğan çocuk "Babam kim, nerede?" derse annesi ne cevap verecek? Yetişme yıllarında bunalıma girmeyecek mi? Baba arayışına çıkmayacak mı? Dekoratör hanımın yanıtları yeterli olmadı.
Araştırmaya koyuluyorum, karşıma Amerika’da sessiz sedasız yayılıp gelişen ’ısmarlama bebekler’ sektörü çıkıyor. Bu yöntemde baba, sperm taşıyan minik tüp içinde.
*
Donör spermiyle kadınların hamile kalması 1884’e uzanıyor. Philadelphia’da Jefferson Tıp Fakültesi Profesörü Dr. William Pancoast, kocası kısır olan bir hastasının çocuk sahibi olması için sınıfta en yakışıklı öğrencisinin spermini alıp hastasına aşılıyor. Tıbbi prosedürden habersiz kadın, hamile kalıp doğum yapıyor.
Akabinde sistem diğer fakültelere yayılıyor. Öğrencilerin yanısıra hocalar da donör olarak kendi spermlerini hastalara aşılıyorlar. Görülen rağbet üzerine yöntem gelişirken ’sperm bankaları’ kurulmaya başlanıyor.
1970’lerde milyoner mucit Robert Graham, ’süper bebek’ doğumu sağlamak amacıyla ’Nobel Ödüllülerin Sperm Bankası’nı kuruyor. Graham’ın başvurduğu Nobel ödüllülerden sperm gelmemesine rağmen diğer donörler sayesinde 200 kısır çift çocuk sahibi oluyor.
Son 40 yılda bu sektör önemli aşama gösteriyor. California’da Cryobank başta olmak üzere düzinelerce sperm bankası on binlerce çocuğun doğumuna yardım ediyor.
*
Son yıllarda ’ısmarlama bebek’ sektörü, tıbbi yöntemlerle yürütülüyor. Çocuğun vücut yapısı, sağlığı, dış görünüşünü titizlikle hesaplayan kadınlar sperm bankasına "Donör asgari 1.75 cm boyunda, sarışın, beyaz ırktan, benimle aynı kan grubundan olmalı. Saçları dökülmemiş, gözlük kullanmamalı" şeklinde siparişler veriyorlar. Banka da, bilgisayar kayıtlarında isteğe uygun donör seçerek nitrojen içinde dondurulmuş spermleri gönderiyor.
Tüp içindeki spermleri jinekolog doktor annelik peşindeki kadının rahmine aşılıyor. Aşılama üç dakika sürüyor. Hamilelik tespiti için iki hafta bekleniyor. Kadının hamile kalması için bazı hallerde 10 kez aşılama yapılması gerekiyor.
*
Sperm bankasının bir aşılama için çıkardığı fatura 200-400 dolar, postalama için 100 dolar, ayrıca donör ücreti 100 dolar.
Donörler, genellikle paraya ihtiyacı olan kolej öğrencileri.
Bankalar, donör spermlerini altı ay karantinada tutarak HIV ve benzeri hastalık testi uyguluyor. Müstakbel annelere donörün kimliği açıklanmıyor.
Cryobank’ın gözde donörü, Alman kökenli bir halterci. Halterci sperminden şimdiye kadar dördü ikiz, 21 çocuk dünyaya gelmiş.
Sperm aşılamasıyla çocuk sahibi olanlar arasında eşcinsel kadınlar, aynı donörden ikinci kez hamile kalanlar da var. Bu yöntemle anne olan bir kadın "Çocuk doğurmak için on yılda 100 erkekle birlikte oldum. Hiçbiri evlenmeye yanaşmadı. Sonunda sperm bankasını denedim. Şimdi iki yaşında bir kız çocuğum var. Artık erkek peşinde koşmuyorum. Çocuğumun babasının kim olduğunu bilmiyorum. Ama evlilikler yüzde 40 boşanmayla sonuçlanıyor. Çocuklar bunalıma giriyor. Ben ve kızımın bu sorunu yok" diyor.