Arabayı garajdan çıkarırken kumar oynadığımı biliyordum. Ama akşam eve geldiğimde New York'a giren ana yollar ile kent içi sokaklarda kar kalınlığı ancak 10 cm. kadardı. Ekranlarda meteorolojistlerin '' Mecbur degilseniz araç sürmeyin.'' ikazı dahi arabanın sağladığı ulaşım özgürlüğümü kısıtlamaya kafi gelmedi. Gece sabaha kadar süren kar fırtınasının şiddetini ofis yoluna direksiyon kırdığımda idrak ettim.
Kentin göbeğinde tüm yollar dizlere kadar karla kaplıydı. Genelde tampon tampona yol aldığım caddede bu kez 10-15 sokak boyunca önümden yol alan arabaların sayısı 5'i geçmiyordu. Müşteri almayan, ışığı sönük yalnızca iki taksi gördüm. Oysa ne belediye otobüsü ne de kar temizleme kamyonu dikkatimi çekti göz alabildiğine uzanan yolda. İkinci cadde ile 45'inci sokak köşesine geldiğimde, hala çözemediğim bir manzaraya bakakaldım. Bel boyunda kar kümesinin tepesinde bir spor arabanın tekerlekleri göz hizamda idi. Üstünde tek parça kar olmayan araba nasıl tepeye çıkmıştı? Nasıl inecekti? Çevresinde karda da iz yoktu. Cadde-sokakta araçların çoğunluğu ise karla kaplı idi. Araçlar karlar erimeden trafiğe çıkacağa benzemiyordu. Manzara New York'un mevsimin ilk kar fırtınasında doğaya esir düştüğünü vurguluyordu. İki gün boyunca saatte 55 mile erişen tipide pencere dışında yoğun sis görüş mesafesini bir kaç kulaç boyuna indirdi. 70 cm. kar birikimine sebeb olan kümeleri temizlemek için 180 bin ton tuz depolardan çıkarıldı. Belediye Başkanı Michael Bloomberg 30 dağıtım merkezinden 2,400 halk sağlığı personelinin karayolları, 6 bin mile uzanan kent sokakları ve belediye araçlarının rotasının tuz banyosuyla temizleneceğini açıkladı. New York'lulara '' Merak etmeyin gerekli tedbirleri aldık. Yarın sokaklar kardan arınmış olacak.''şeklinde güvence veren Başkan 12 saat sonra ''Beklemediğimiz bir doğa afetiyle karşı karşıyayız. Üstesinden gelmek için uğraşıyoruz.''diyerek 180 derece dönüş yaptı. Gerçekte ise kar birikimi temizlik işçilerinin, belediyenin toplu işten çıkartma girişimini protesto için eylem sergilemesinden kaynaklanmıştı. Durumdan habersiz New York'luların şiddetli eleştirilerine Bloomberg ''Dünyanın sonu gelmedi.''yanıtıyla öfke kustu. Popüler Daily News gazetesi 1969 da benzeri tipide sokaklardaki karların temizlenmesinde başarısız kalan John Lindsay'in bu yüzden ikinci dönemde Belediye Başkanı seçilemediğini hatırlatarak Bloomberg'in öfkesini körükledi. New York havaalanları trafiğe kapandı, dört günde 8500 sefer iptal edildi. Tipi nedeniyle evlerinde mahsur kalanların polisin acil durum ofisine telefonları genel santralın kitlenmesine sebeb oldu. Hastaların yardım telefonlarına cevap veren düzinelerle ambulans, kar eritici tuz taşıyan araçlar kar kümelerine takılıp kaldılar. Otobüs, tren ve metro seferleri ancak üç gün sonra normale dönüştü. Noel için New York'a gelen yerli-yabancı turistler uçak terminallerinde sabahladılar, okyanus aşırı seferdenler yanaşacak kapı olmadığı için uçak içinde 12 saat kadar pistte beklediler. Amerika'lıların en fazla alışveriş yaptığı dört haftalık bu dönemde 500 milyar dolarlık alışveriş sadece kar fırtınasının ilk gününde mola verdi. New York'un Queens ilçesinde Home Depot hırdavatçı mağazası iki saatte 2 bin kürek sattıklarını açıkladı. Fırtına dindiğinde Yeni Yıl arifesi çılgınlığı başladı. Kent göbeğinde Times Square'da toplanmış bir milyon kişi Bono-U 2 müzik grupları şarkılarına eşlik edip, danslı şovlarla eğlenerek 2011 yılına girdi. 2688 parça kristalle bezenmiş 6 tonluk topun havadan yere inişi beş kıtada milyarı aşkın insan canlı yayında izlediler. Görkemli şova rağmen New York'u birkaç günlüğüne 3'üncü dünya ülkesine çeviren kar tipisinin taşıdığı yüzbinlerce ton kar hafta boyunca kente yapışık kaldı.