HER zaman yanıtı en çok merak edilen sorulardan biridir: ‘New York’ta yaşamak için kaç paraya ihtiyaç var?’
Soru özünde doğru ama ayrıntısında yanlış.
Kent ismini doğduğum şehirle değiştirerek yanıtlıyorum: ‘İstanbul’da yaşamak için kaç para gerekli?’
Yaşam evden başlar. Aylık bütçede en pahalı kalem, kira parası. Soru sırası karşı tarafta: ‘İstanbul’un neresinde oturacaksın? Müstakil ev mi, apartman dairesi mi istiyorsun? Kaç odalı olacak, ne kadar kira verebilirsin?’
Eğer geliriniz İstanbul’un bu yüksek kiralı semtlerine uygun düşüyorsa gıda, ulaşım ve diğer masrafların üstesinden gelebilirsiniz. Bu durum aynen New York için de geçerli.
Tek fark özel araç. Belediye ve özel işletmelerin otobüs şebekeleri, metro ve trenleri aksamasız çalışıyor, trafik kitlenmesinden etkilenmiyor. Üstelik ucuz. Bu nedenle New York’ta araba kullanmak bir lüks. İstanbulluların çoğunluğu açısından ise özel araba ’olmazsa olmaz’ bir gereksinim.
*
KONUT ise, Amerika’nın içinden veya dışından New York’a yerleşmeye gelenlerin karşılaştığı en önemli sorun. Yalnızca New York’un değil Amerika’nın da can damarı sayılan Manhattan’da, kiralar şehir sakinlerinin ortalama gelir düzeyine yakın. Kira sonrasında kalan meblağ aylık harcamalara yeterli değil.
Kentin bazı kesimlerinde dar gelirli vatandaşların yaşadığı binalarda kiralar devlet kontrolünde. Geçen yüzyılda yaşam standartlarına göre belirlenen kiralar, dar gelirli sınıfta kazanç artışına rağmen yükseltilemiyor. Gözde semtlerden Lincoln Center çevresindeki bina sahipleri -aralarında Mia Farrow’un da bulunduğu aktris ve ünlü yazarlar- uzun yıllardır iki bin dolar aldıkları sekiz yatak odalı, beş banyolu dairelerinin kirasını dört misline katlamak üzere açtıkları davaları, kira kontrolü kapsamına girdiği için kazanamadılar.
*
PEKİ şimdilerde Manhattan’da ev aramaya başlasanız ne olur?
l Minik adanın herhangi bir yerinde ’stüdyo’ denilen yatağı, koltuğu, dolabı, mutfak ve banyosu tek oda içinde bir yerin kirası 1200 dolardan başlıyor.
l İki odalı ufak bir daire için iki bin doların üstünde kira vermek gerekiyor.
l Bu daire şehir merkezine yakınsa kira, üç-dört bin dolara çıkıyor.
Ev arayanların bir kısmı, emlakçılara asgari bir aylık kira bedelini komisyon olarak ödüyorlar. Diğerleri gazetelerin emlak sayfalarında, internet sitelerinde bütçelerine uygun ev avcılığı yapıyorlar, sokak sokak dolaşıp ’kiralık’ levhası asılı binaların sahiplerine ulaşmaya çalışıyorlar.
Ömür törpüsü bir uğraş bu. Başını sokacak ev peşindeki kadınlar, seks ve cinsel fantezilerini yem olarak kullanan erkeklerle karşılaşıyorlar. İnternette ‘Evimi paylaşacak genç bir kız arıyorum’ mesajını veren bir bankacı ‘Kira ödemeyecek yalnızca bana masaj yapacak, evde çıplak dolaşacak’ diye şart koşmuş örneğin. Bir diğeri, ‘Benimle yaşayacak genç kadın, tüm ev işlerimi yapacak, ayda bir dolar ödeyecek. E-posta ile resimlerini istiyorum, aksi halde cevap vermem’ diyor.
*
İNTERNETTE sütunlar boyu ilanların doğruluk derecesini tespite çalışan lokal bir dergi, geçenlerde ‘East Village Mahallesi’ndeki dairenin bir odasına 200 dolara kiracı. Tek isteğim evde iken üstünde çok az giysi olması’ şeklinde duyuruyu ‘Uygun Kadın Aranıyor’ başlığıyla yayımladı.
İlana beş günde 18 yanıt gönderen kızlardan biri Fransız masör Laurie idi. 34 yaşındaki Laurie’nin yanıtı olumluydu: ‘Bu adam röntgenci olmalı. Bir erkek için sağlıklı eğilim, benim için sorun değil. 200 dolara gardırop boyu yer bulunmaz.’
İri göğüsleriyle övünen Lucy adlı genç kız ise ‘Ben zaten evde yarı çıplak yaşarım. Tasarruf edeceğim parayla kolej masrafını öderim’ diye cevap verdi.