Çılgın bir dünyada yaşıyoruz

Cam kenarındaki masadan kimi sabah yürüyüşünde, kimi köpeğini gezdiren, taksi bekleyişindeki insanlara gözüm takılıyor.

Çoğunun yanaklarını soğuk kızartmış.

Kahvemizi beklerken arkadaşım soruyor: ''Erdoğan-Putin krizi nasıl sonuçlanacak? Haberler iç açıcı değil. Amerika'nın devreye girmesi lazım. En önemli sorun Suriye ve Irak'ta.''

Amerika zaten yıllardır devrede.

Yeri geldiğinde F-16'ları Suriye ve Irakta'ki Daeş (İSİS) hedeflerini bombalamaya, Cumhurbaşkanı Esad'a sadık birliklerini eğitecek özel komandoları gönderiyor.

İstatistiklere bakılırsa dünya lideri ülkenin işi güç.

Amerika, Orta Doğu çatışmalarının göbeğinde olmasına rağmen kendi içinde harpte.

Dışişleri Bakanlığı'nın raporlarında 2004-2014 arasında 303 Amerika'lının yabancı ülkelerde teror saldırıları sonunda öldükleri bildiriliyor.

Oysa aynı zaman diliminde ülkede silahlı saldırılarda ölenlerin sayısı 300 bin.

Bir başka hesapla son dört yılda ateşli silahlarla hayatını kaybedenler Kore, Vietnam, Afganistan ve Irak'ta ölenlerin toplamından fazla.

Silah kültürü hayli zengin, silah tutkusu güçlü toplum kitlelerde.

300 milyon nüfusun yüzde 90'ı aşan yakını silah sahibi.

Tarım işçisinden oto tamircisine, ev kadınından işporta satıcısına Amerikan halkının çoğunluğu öldürücü silahlara aşina.

Ana-babalar ilkokul çağındaki çocuklarına silah kullanmasını öğretiyor.

Büyük bayramlarda özellikle erkek çocuklara öncelikle uzun namlulu silah hediye veriliyor.

Amerikalıların silah tedariğinde sorunu yok.

Uydurma bir kimlik belgesiyle dilediğini alabiliyor.

Silah aşıklısı olanlar sorgu-sual görmeden özel askeri timlere verilen AR-15 otomatik tüfeklerine sahip oluyor.

Geçen hafta California'nın San Bernardino kentinde 14 kişinin ölümü, 21 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan terör saldırısını gerçekleştiren Chicago doğumlu Syed Faruk (28) ile eşi Tashfeen Malik (27)'in evlerinde çeşitli silahlar yanısıra 8 bin tüfek ve tabanca mermisi ele geçirildi.

Polis kurşunuyla ölen katliam tertipçisi karı-koca teröristinin geçmişini kurcalayan FBİ Amerika'nın terörist listesinde kayıtlı 2000 kişinin ateşli silah satın aldıklarını açıkladı.

Bernardino katliamından bir kaç gün sonra New York'ta Long İsland kentinde traji-komedi polisiye bir olay yaşandı.

Açık yolda arazi aracını süren Mark Vicars'ın (49) bir trafik hatasını tesbit eden devriye polisinin ihtarı üzerine arabasını kaldırıma çekti.

Devriye ''Ben polisim.'' dediğinde Vicars '' FBİ detektifiyim.'' yanıtıyla bir kimlik gösterdi.

Gerçek polis üstündeki kurşun geçmez çelik yelek, iki yanında Glock ve Luger tabancasıyla arka koltukta Daniel Defense AR-15 silahını görüp kimliğini inceleyince sahte olduğu anladı.

Tevkif edilenin annesiyle yaşadığı evinde düzineyle tabanca, binlerce mermi bulundu.

Long İsland emniyet müdürlüğü Vicars'ın silahlarının yasal olarak satın alındığını,yalnızca sahte kimlik düzenlemeden suçlu tutulacağını söyledi. Annesi bir muhabire "Anlamıyorum insanlar niye bu silahlara ilgi gösteriyor.Çılgın bir dünyada yaşıyoruz.'' diye yakındı.