Unutmamak okutmak için yeterli mi?

BESAM’ın (Bilim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) Kültür ve Turizm Bakanlığı ile birlikte düzenlediği 30-31 Mayıs 2009 günleri arasında gerçekleştirilen, "Unutulan Yazarlarımız Sempozyumu" Türk edebiyatının birçok yazarını anımsatma, gündeme getirme açısından önemli bir işlevi yerine getirdi.

Sempozyum öncesi değerli edebiyat insanı Prof. Dr. İnci Enginün, sempozyuma bir başka açıdan bakmamı sağladı.

"Unutulan Yazarlarımız"ı hatırlatacağız, kitaplarını bastıracağız. Ama onları okutmak için bu önlemler, bu ilgi yeterli olacak mı?

Bu sorunun cevabını bulabilir miyiz? Gene İnci Enginün’ün söylediği gibi, zamanın ayıklamasına karşı nasıl direneceğiz?

Her yazarı yayınlamakla okutabilecek miyiz?

Şimdi bu başlık altındaki bazı yazarlarımızın kitapları yayınlandı, onların sorunu okunmamaları.

Bugünün okurunun beğenisini gözönüne almak zorundayız. Bu, onları bugünün okurunun yargısı önünde savunmamak anlamına gelmiyor, ancak okurlara sunacağımız gerekçeyi donanımlı hazırlamalıyız.

* * *

EDEBİYAT tarihi bir bütündür, o tarih içinde yer alan herkesi, her akımı öğrenerek, bugün okuduklarımızı bir platform üstüne oturtursak daha iyi, daha doğru anlarız. Ancak bu bilgi onları okutma hareketini başlatmıyor. Çünkü edebiyat tarihinde yer alanları eleştiri tarihi bir kenara çekebiliyor.

Bir müzik dergisi Franz Joseph Haydn (1732-1809) için, ölümünün 200. yıldönümünde hazırlanan özel sayının kapağında; onun Mozart’ın gölgesinde kaldığını yazmış.

Acaba bugün unutulduğunu iddia ettiğimiz yazarların, şairlerin, yazmaya başladıkları dönemdeki edebiyat ortamını incelemek, bizi daha aydınlatıcı yargılara götürmez mi? Soyut bir unutulma edebiyatı yerine, daha gerçekçi bir tarihi yazmamız için şarttır böyle bir tavır.

Unutulma gerekçeleri arasında bir konuyu da unutmayalım.

Bazı yazarların ailesini ulaşmak mümkün olmuyor, onların eserlerinin yasal sahiplerini bulmak mümkün olmuyor. Bulunursa da ailelerin, yayınlanması için ileri sürdükleri koşullar bir özel yayınevinin ekonomik gücünü fersah fersah aşıyor.

Bence, ailelerin de, kurumların da, özellikle Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bu kitapların yayınlanması için, bir komite kurması gerekiyor.

Türkiye İş Bankası’nın Ahmet Oktay danışmanlığında başlattığı Kayıp Şairler dizisi örnek alınarak, benzer anlayışta bir diziden kitaplar yayınlanabilir.

* * *

BESAM’ın başkanı Esen Arslandoğan, gerekli bir sempozyum düzenledi.

Sanırım buradan alınan sonuçların izini sürmek gerekiyor.
Yazarın Tüm Yazıları