Paylaş
Şöyle yazıyordu:
“Sayın Hızlan
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile birlikte 30 Mart-5 Nisan 2020 tarihleri arasında kutlamayı planladığımız 56. Kütüphane Haftası programımız malum küresel koronavirüs salgını nedeniyle iptal edilmiştir.
‘Şehir Kültürü ve Kütüphaneler’ ana teması altında şehir kültürüne, kütüphanelerin ve kitabevlerinin katkısını farklı yönleri ile ele alacağımız toplantıları maalesef gerçekleştiremeyeceğiz.
Kütüphanelerimiz okuyucularımıza kapalı olsa da teknolojiye en hızlı uyum sağlayan meslek gruplarından biri olarak elektronik ortamda hizmet vermeye devam etmekteyiz. Üniversiteler kütüphanelerimiz üzerinden uluslararası birçok yayınevi ve veri tabanı üreticisi, elektronik kitaplarını ve dergilerini arşivleri ile birlikte kullanıma açtı.
Böylesine büyük bir krizi tek başına merkezi hükümetten bir şeyler bekleyerek aşmanın mümkün olmadığını biliyoruz. O nedenle bu zor günlerde kütüphaneciler olarak üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirme çabası içerisindeyiz. Yurttaşlarımıza sağlıklı günlerde bilgi sunmak dileğiyle sizin, meslektaşlarımın ve halkımızın 56. Kütüphane Haftası’nı kutluyorum.
Saygılarımı sunuyorum.”
Kütüphaneci dostlarımın tümünün de benim bilgilenmem, yazmam konusunda hep emekleri olmuştur.
Eskiden internetsiz çağda kütüphanelerin işlevi çok daha büyüktü. En yoğun çalışanlar kütüphanecilerdi.
Üniversite yıllarında bütün arkadaşlarımızın uğrak yeri Beyazıt Devlet Kütüphanesi idi.
Ben ise lise yıllarımdan itibaren Beyazıt Devlet Kütüphanesi’nde çalıştım, rahmetli Muzaffer Gökman’dan sonra gelenler de, özellikle Hasan Duman hep bana yardımcı oldular. Onlara gösterdiğim sevgi ve saygıya layık olduğum kararına vardıkları için bana bir onur ödülü verdiler. Ödüllerim içinde seçkin bir yeri vardır.
Ayrıca o kütüphane başvuru mekânımızdı, Çınaraltı’nda toplandığımızda aklımıza takılan sorunun yanıtını oraya giderek öğrenirdik.
Hiç kuşkusuz bana her zaman yardımcı olan eski Atatürk Kitaplığı Müdürü Ramazan Demir’i de listeme koymam gerekiyor.
* * *
EVE kapandığımız bugünlerde kitap satın alıyor, okuyoruz. Bu umarım yeni ev kütüphanelerinin kurulmasına da vesile olur.
Büyük kitaplığı olan birinin kitaplarının akıbeti konusunda düşünmesi gereken, bu kitapların başka okurlar tarafından da okunmasıdır.
Fatih’te bana annemin verdiği bir ev kitaplık olarak kullanılmaktadır.
Ayrıca başka kurumlara da kitaplarımı armağan ettim:
Eğer kendiniz bu kitapları koruyacak bir mekân bulamazsanız, bunları mutlaka emin olduğunuz bir yere verebilirsiniz.
Birçok kimse Beştepe’deki kütüphaneye bağışta bulundu, böylece devlet güvencesi altına aldı.
* * *
ZEYNEP AKAN’dan bir e-posta aldım.
Verdiği bilgilerden okurlarım yararlanabilir:
*SALT Beyoğlu ve SALT Galata yapılarının ileri bir tarihe kadar tedbiren kullanıma kapalı olduğu bu dönemde saltonline.org sitesini her hafta yeni içeriklerle güncelliyor. 56. Kütüphane Haftası (30 Mart-5 Nisan) özelinde hazırladığımız seçki her yerden erişiminize açık.
*SALT’ın ilgi ve üretim alanları etrafında 2011’den bu yana yayımladığı seçili kitaplar hakkında ayrıntılı bilgiye ulaşabilir; kurumun Türkçe ve İngilizce dillerindeki bütün basılı yayınlarını Robinson Crusoe 389 Kitabevi web sitesi üzerinden temin edebilirsiniz.
*SALT Araştırma bünyesindeki “Mimarlık ve Tasarım” ve “Kent, Toplum ve Ekonomi” koleksiyonlarından derlenen kütüphane fotoğrafları albümü SALT Online Flickr hesabında erişime açıldı.
* * *
KÜTÜPHANECİ dostlarımı kutlarım.
Sağlıklı günlerde buluşmak dileğimle.
Paylaş