Paylaş
Sık sık başvurma, yeniden okuma ihtiyacı hissedersiniz.
Bunlardan biri Asuman Kafaoğlu–Büke’nin ‘Tablodaki Kadın’ kitabı.
Kapakta bir yazı daha var:
‘Sanat Tarihinin Kitap Tutkunu Kadınları.’
Sunumdan başlamalıyım yazıma:
“Kadınların yüzyıllar boyunca gezmeleri, kendi başlarına maceraya atılmaları, zekâ ve yeteneklerini gösterecek işlerde çalışmaları toplumsal olarak engellendiği içindir ki, dinledikleri ve okudukları hikâyeler için çok önemli olmuştur. Ancak bu şekilde zihinsel yolculuklara çıkabilir, görmedikleri dünya hakkında bilgi edinebilirlerdi. İşte tam da bu yüzden kadın ile kitap arasında çok özel hatta büyük bir bağ olduğunu düşünmeden edemem.
Ressamlar öteden beri kitap okuyanları, özellikle de kitap okuyan kadınları resmetmeyi sevmişler. Her kitabın farklı mimikler ve duruşla okunduğunu izlemek, ayrıca bir düşünme nedeni olmuş ressamlara. Bizler de okuyan kadınların resimlerine baktığımızda, kim oldukları ne oldukları ne okudukları hakkında bilgi edinebiliriz, çünkü okunan metin bir şekilde bedene yansır. Merak, dikkat, heyecan, hüzün ya da sıkıntı izlerini görebiliriz. Okuma üzerine yoğunlaşmak ayrıca bize kitabın yüzyıllar içinde nasıl farklı şekillere büründüğünü de gösterir.”
Kitap kime ithaf edilmiş:
“Okuyan, düzelten ve hep destekleyen
Aydın’a...”
Kitabın başında ilk alıntı:
“Mesele neye baktığın değil, ne gördüğündür.”
Henry David Thorau
‘Önsöz’de yazılma gerekçesini okuyabiliriz.
“Kitap gibi firkateyn yok
Bizi uzak diyarlara taşıyan
Ne de soylu bir kısrak
Şiir sayfasından fırlayan
En yoksulları bile ücretsiz
Gezdirebilir, hiç sıkmadan
Öylesine yalındır, insan
Ruhunu gezdiren fayton”
Emily Dickinson, 1873
İçindekiler:
İncelenen Resimlerin Listesi.
(Tablodaki Kadın-Sanat Tarihinin Kitap Tutkunu Kadınları, Asuman Kafaoğlu-Büke, Epsilon Yayınları)
Paylaş