Doğan Hızlan: Sultanahmet Kültür Meydanı'nda hoş bir akşamüstü

Doğan HIZLAN

İki sergi arasında verdiğim molada, Sultanahmet'teki Yeşil Ev'in bahçesinde çay içiyorum.

Onsuz yapamadığım semtlerden biridir Sultanahmet.

Yerebatan Sarayı ve Aya İrini'de Uluslararası İstanbul Bienali'nin, sanata bakışımızı zenginleştirecek, değiştirecek yaratılarını gördüm.

Darphane-i Amire'de Henri Cartier-Bresson'un Avrupalılar'ı, Türk-İslam Eserleri Müzesi'nde Osmanlı Yönetiminde Bir Zamanlar Yakındoğu fotoğraf sergisinin açılışı vardı. Kudüs İsrail Müzesi Koleksiyonu'ndan Seçme Fotoğraflar.

Ard arda, insanı bütün paslı çarkların içinden çekip alan bir sergi turu.

Kültür tazelemesi, beynin önemli gereksinimleri arasındadır.

Çelik Gülersoy'un buradaki restorasyon kampanyasından sonra, Sultanahmet hayat buldu, konak azmanı oteller ara sokakları süslüyor.

Yıkılmaya yüz tutan evler, sanatın soluğuyla ömürlerini sürdürüyorlar.

Şehri yaşanılacak, özlenilecek yere dönüştüren ne varsa bir bir burada karşımda sıralanıyor.

Anıların eşlik etmediği gezilerde, yolumu kaybederim.

Oysa İshakpaşa Sokağı'ndan kendimi bıraktım mı, denize ulaşırım.

Böyledir İstanbul, Denize İnen Sokak'ları bereketlidir.

* * *

İKİNDİ ezanı bütün meydanda yankılanıyor, sarayları dolaşıyor, Yeşil Ev'in bahçesindeki incir ağacının altında bana huzur veriyor.

Aya İrini'ye yürürken önünden geçtiğim Ayasofya, bütün bu İslam görüntüsüne, başka bir dinin izdüşümünü katıyor.

İstanbul'un kültür haritasının kendine özgü çizimleri kalın bir hatta dönüşüyor.

Zamansızlık ne diye soranlara , Sultanahmet'te bir öğleden sonrayı yaşamak cevabını verebilirim.

Tarihin sizi içine çektiği yerler ve anlar vardır.

Zamansızlıkta, zamanları aşan bir duygu içinde, göz açıp kapayıncaya kadar koskoca bir tarih kitabını devirirsiniz.

Acıları atlayıp, güzellikleri sindirircesine okuyarak.

Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet.

Üçünün görüntüsü bir resimde buluşur bende.

Çünkü bu şehri, bu meydanı ayrıştırmak yerine birleştirelim.

Yeşil Ev'de Bresson'un sergisini gezmeye gidenlerin konuşmalarına kulak misafiri oluyorum.

Avrupalılar, kendilereni bu fotoğraflarda görecekler, çektikleri ve yaptıkları zulümleri hatırlayacaklar, Türkiye'nin bir başka yüzünü tanıyacaklar.

* * *

GÖLGEDE, yarı uyanık bir İstanbul rüyası.

Hayal Şehir'dir burası, unutmayın.