Şiirini severim ama...

Bizim gibi ülkelerin yöneticileri de insanları da kışın koşullarına alışık değillerdir.

Yolların açılmayışının başlıca nedenlerinden biri de otomobillerini yolda bırakıp, kilitleyip eve gidenler.

Kayak merkezlerinde bulunanlar, sıcak odada televizyon başında vakit tüketenler acaba kar için ne düşünüyorlar...

Okudukları gazeteyi onlara ulaştıranların çektikleri konusunda bilgileri var mı, merak ediyorlar mı?

Her kar yağışı bana Trakya’da habere giderken otomobil içinde donup hayata veda eden arkadaşlarımı anımsatır.

Her kar yağışında arkadaşlarım işlerinin başında uykusuz geceler geçirirlerdi. Pazartesi günü ve akşamı da sabahladılar.

Peki hiç mi kar edebiyata yansımadı mı?

Her zaman teselli kaynağı edebiyattır.

Cemal Süreya’dan Ahmet Muhip Dıranas’ın ‘Kar’ını dinledim. Kar, yalnızlığı da çağrıştırır, ‘Kar Musikileri’ni de.

Kışın, karın somut bir tanıklığı belleğimde canlandı.

Dursun Akçam Kültür Merkezi’nin açılışı için Ardahan’a giderken Cılavuz Köy Enstitüsü’nü gördüm. Orada okuyanlar kışın odun keserler, onları sobada yakarak ısınırlardı.

Nâzım Hikmet’in ‘Yolcu’sunu gözümde canlandırdım.

Kuzey ülkelerinin kışları yansıtan romanları yalnızlığımı daha da arttırdı.

Kış anıları sökün etti.

1928’de kiraz ağaçlarının üstüne kar yağmış.

Bir kez de Boğaz’dan buz kütleleri geçmiş ve deniz donmuştu.

BURAK AKKUL’LA GEZİN

‘ÇOK Gezenti Bizim Ora’ hem bir gezi rehberi hem gittiğiniz yerin tarihi hem de yorumları. Gezmekten karnınızı doyuracak yerlere kadar her adres var. Deneme tadındaki anlatım stili içinde yeterince mizah da var.

Yazarımızın yaşamından bir kesit:

“30 yıldır medya için yazıyorum efendim, 1989’dan, liseden beri hatta... Lise son sınıfta bir gazetenin gençlik ekinde mizah köşesi yapmaya başladık Erdil Yaşaroğlu’yla... Ben buluyorum, yazıyorum, o çiziyordu malum.”

Kitapta fotoğraflar da var.

Her kent bölümünün başındaki yazıları da okumalısınız.

Hangi kentler, beldeler var:

Kırklareli

Edirne

Ayvalık – Cunda

İzmir

Çeşme

Fethiye

Kaş - Kalkan

İstanbul

Eskişehir

Ankara

Nevşehir – Kapadokya

Konya

Hatay

Mardin

Şanlıurfa

Doğu Ekspresi – Kars

Kitap şu cümleyle bitiyor:

“Yaşasın seyahat.”

(Hürriyet Kitap)

EDREMİT’İ BİLİR MİSİNİZ?

EDREMİT’i ziyaret edenler, orada yaşayanlar tarihini de bilmeliler.

Sinan Kâhyaoğlu’nun kitabı bu konuda salık verilecek bir çalışma:

‘Uygarlıkların Körfezinde 3500 Yıl, Edremit Tarihi.’

‘Önsöz’den sonraki ilk yazı ve kitabın içeriği:

I

Edremit’in Yeri ve Coğrafyası

“Edremit, yurdumuzun kuzeybatısında, Kuzey Ege’de, adını verdiği körfeze 8 kilometre uzakta, içeride kurulmuş, Balıkesir’e bağlı bir ilçedir. Doğusunda Havran, güneyinde Bahariye ve deniz, batısında Ayvacık, kuzeyinde Bayramiç ve Yenice ilçeleri yer alır.

Denizden yüksekliği 16 – 25 metre olup yüzölçümü 708 kilometredir.”

II

Eskiçağda Edremit

III

Tarihsel Dönemler, Kişiler, Olaylar

Kurtuluş Savaşı’nda Edremit

Cumhuriyet Dönemi

Ünlü Kişiler

* Sabahattin Ali

* Mustafa Seyit Sütüven

* Ömer Bedrettin Uşaklı

IV

Kültür, Sosyal Yapı ve Yaşam

V

Kaz Dağı

Mustafa Seyit Sütüven’in Kaz Dağı şiirinden dizeler:

“Kaz Dağı âşık dağıdır

Gösterir oran yolunu

Her yere atmış kolunu

Kendini gömmüş Sarıkız”

(Kafekültür Yayınları)