Doğan Hızlan: Semiha Berksoy'dan Türkçe Madama Butterfly

Doğan HIZLAN

SEMİHA BERKSOY'un 72. sanat yılını kutladık önceki gece AKM'de. Onun sesinden Puccini'nin Madama Butterfly operasının ünlü aryasını dinledik.

Sözleri Türkçe'ydi. Birden cumhuriyetin çok sesli müziğe verdiği önemin heyecanını yaşadım.

Sonra başka aryalar yankılandı salonda.

Türk operalarının unutulmaz dramatik sopranosu, bizim bestecilerimizin eserlerini de seslendirdi.

Saygun'un Özsoy operasındaki olağanüstü icrası, Rey kardeşlerin, Deli Dolu operetindeki unutulmaz oyunu.

Opera, operet ve müzik tarihi bunu belgelerle aktarıyor bize.

Yurtdışındaki başarıları, övgü dolu eleştiriler, mektuplar.

Semiha Berksoy kitabını okuduğunuzda, bir sanatçının yükseliş çizgisinin ardındaki azmin, emeğin ne olduğunu öğrenebilirsiniz.

Enerji sáridir.

Semiha Berksoy, sahneye çıkar çıkmaz, hepimiz birden onun yanında figüran olma isteğiyle yanıp tutuştuk.

Sahnede ve hayatta.

Doksan yılın dörtte üçü; sahnelerde ve tuval başında geçmiş.

İmrenilecek bir ömür.

Ahmet Cemal, kısa ama üzerinde düşünmemiz gereken yoğunlukta bir konuşma yaptı.

Durmadan 'Gerçek Sanatçı' sözünü kullandığımızı, demek ki sahtelerinin bulunduğunu söyledi.

Ne yazık ki, artık biz, sahtelerinden ayırabilmek için, 'Gerçek Sanatçı Semiha Berksoy' demek zorundayız.

* * *

YÜKSEK Dramatik Soprano Semiha Berksoy'un, sanata sevgisini, tutkusunu yanında bulunduğunuz her an hissedersiniz, o an mevkiniz ya kulistir ya da sahne.

Cumhuriyet Kızı Berksoy, sesiyle, yaptığı resimlerle, cumhuriyete inancıyla genç kuşağa daima örnek olmuştur.

Sanatçının ölünceye kadar sanatçı olduğunu ispatlamıştır.

Semiha Berksoy'un 72. sanat yılı dolayısıyla hazırlanan kitabı okumanızı tavsiye ederim.

Hayat hikáyesi hepimizi etkilemiştir.

Kutlamaların, hatırlamaların, sanatçı kadar genç kuşak açısından da yararına inanıyorum.

Özendirici bir özellik taşıyorlar.

Názım Hikmet'in yazısını okuyalım. Genç bir sanatçı için hak edilmiş övgüdür bu satırlar:

‘‘Semiha'nın Ankara'da Devlet Operası'nda çalışmaya başlayacağı da ayrıca beni bahtiyar etti.

Pırlanta ne kadar toz toprak içine atılsa, günün birinde yine pırlantalığını belli eder ve hakkını ister.

Semiha da bizim Türk kadın sesinin pırlantasıdır.

Haydi hayırlısı.

Dünya onun, yolu açık olsun.’’

Bir dua gibi tuttu bu dilek ve yurtdışında da söyledi, öğrendi ve övgüler kazandı.

* * *

SANATÇININ dünyasını, emeğini, ruhunu anlamak için mutlaka Semiha Berksoy'u tanımak gerekir.

Dilerim 100. yaşında da onu sahnede görürüm.