Özgürlük üzerine konuştuğumuzda, sıralamanın başlarında ifade özgürlüğü gelir.
Türkiye’nin tarihinde, bu özgürlüğe müdahale örnekleri ne yazık ki fazladır. AB’ye alınma girişimleri başladığında, bu konu yeniden gündeme geldi. Editörlüğünü Taner Koçak, Taylan Doğan, Zeynep Kutluata’nın yaptığı Türkiye’de İfade Özgürlüğü kitabı, yazarların, bilim insanlarının ifade özgürlüğü konusundaki yazılarından oluşuyor.
Bu soruna değişik açılardan bakan yazılar, ülkemizde ifade özgürlüğünün gerçekleşmesi için katetmemiz gereken mesafeler konusunda da bizi bilgilendiriyor. Otuz iki yazarın görüşleri, sanırım, sıradan bir okuru bile bilinçlendirecektir. Noam Chomsky’den Baskın Oran’a, Ferhat Kentel’den Mehmed Uzun’a, Ertuğrul Kürkçü’den Hasan Saltık’a değişik adları içeren bir toplam.
Editörler imzasını taşıyan Sunuş’ta, kitaba giren yazıların bir tür gerekçesi sunuluyor: “Böyle bir derlemede ne tür yazılar yer almalıydı? Öncelikle, ifade özgürlüğü hakkının, aynı zamanda devlet otoritesini ve resmi ideolojileri sorgulama hakkı olduğunu, ‘devlet otoritesi’ dediğimiz şeyin gerçekte biz vatandaşların yetkili kurum ve kişilere geçici olarak devrettiği bir ‘otorite’den (yani ‘yetki’den) başka bir şey olmadığını, öyleyse ifade özgürlüğünün daha eşitlikçi, hakkaniyetli ve katılımcı bir yaşama sahip olabilmek için toplumun vazgeçmeyeceği bir hak olarak düşünülmesi gerektiğini ortaya koyan yazılara yer vermek istedik.” Türkiye’de ifade özgürlüğü üzerine yazıları okurken, siyasal tarihimizin baskıcı yanını görebiliyoruz. Sadece resmi tarihin söylemi doğrultusunda yazılanların, konuşulanların özgürlüğü olduğunu, karşıt düşüncedekilere bu hakkın tanınmadığını gözlemlemek, bugün bu konunun ülkemizdeki vahim durumunu gösteriyor.
Kitabın bölümlemesi, içeriği konusunda yüzeysel de olsa size bir bilgi verecek. İfade özgürlüğünün işlevi, sınırlama tartışmaları ve Türkiye’deki uygulama / Farklı kimlikler ve alanlar bağlamında ifade özgürlüğü / Gayrimüslimlerin yaşadığı ifade özgürlüğü sorunları, Kürtlerin yaşadığı ifade özgürlükleri sorunları, İnanç özgürlüğü bağlamında ifade özgürlüğü sorunları, Sol/sosyalist düşüncenin karşılaştığı ifade özgürlüğü sorunları Kadınların yaşadığı ifade özgürlüğü sorunları Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği bağlamında ifade özgürlüğü sorunları Edebiyat ve sanatta ifade özgürlüğü İnsan hakları bağlamında ifade özgürlüğü sorunları Çevre hakları bağlamında ifade özgürlüğü Medya ve ifade özgürüğü, Vicdani ret ve ifade özgürlüğü Muhalif kurumların ifade özgürlüğü. En yoğun olan, en çok dikkati çeken Edebiyat ve Sanatta İfade Özgürlüğü bölümündeki, iyi romancı Mehmed Uzun’un yazdıkları pek çok şeyi ifade ediyor aslında:
“Sürgün yaşamının kör bir kuyu, Gombrowicz’in deyimiyle ‘yaşayan canlıların içinde bulunduğu bir mezarlık olduğunu’ kısa zamanda öğrendim. Sürgünde o mezarlığa girmeden nasıl yaşanır? Nasıl saygın, üretken, insanı ve insanlığı zenginleştiren bir yaşam kurulabilir? Ve bunlara benzer daha yığınla soruyla boğuşmaya başladım. (...) Sözün güzelliği, gücü ve saygınlığı. Son derece bulanık, aşınmış ve tuzaklarla dolu ‘güzellik, güç ve saygınlık’ kelimelerini birlikte kullandığım tek yer: Söz. Yani sözün güzelliği, gücü ve saygınlığı. Kendi yaşamımdan da sözün bu özelliklerine tanık olabilmem için aradan çok uzun bir zaman geçmesi gerekiyordu; ilkin söze sığınarak, orada tüm ülkelerin, sınırların, önyargıların, çeşitli aidiyetlerin ötesinde, tümüyle bana ait bir sıcak mekân oluşturdum ve sözcükler dünyasının ayrılmaz bir üyesi oldum. Ardından da zamanın ağır darbelerini yemiş, neredeyse tümü yaralı sözcüklerimi bulmaya, toparlamaya, onları sağaltmaya başladım. Sonunda da tüm bunları edebi yapıtlar olarak Kürtlere, Türkiye’ye, Ortadoğu’ya ve Avrupa’ya sundum. (...)” Kitaplığınızda bulunması gereken bir toplam. Zaman zaman bakma ihtiyacı duyacaksınız. İfade özgürlüğünün gerçekleşmesi için hepimiz bir özgür yurttaş çabası göstermeliyiz.
DOĞAN HIZLAN’IN SEÇTİKLERİ
Jean-Paul Sartre Varlık ve Hiçlik İthaki Nadire Mater Sokak Güzeldir Metis C.Mumcu,B.Yalçıner,P.Gökalp Bakırköy Akıl Hastanesi’nin Gizli Tarihi Okuyan-Us Robert Musil Niteliksiz Adam II YKY Tarık Günersel 300 Yaş Konuşması Helikopter