ULUSLARARASI Tarihsel Süreç İçinde Türkiye'de Müzik Kültürü 29 ile 31 Mayıs 2006 günlerinde İstanbul'daki Askeri Müze'de konuşulacak, tartışılacak.
Ayrıca aynı süre içinde Müzik Müzesi Kongresi de gerçekleştirilecek.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bilkent Üniversitesi'nin birlikte düzenledikleri kongrenin onursal başkanı Prof. Dr. Halil İnalcık, kongre sekreteri de Dr. Mehmet Kalpaklı.
Müzik konusunun, müzik kültürü üzerine çalışmaların, bizim gibi değişik müzik türlerinin, istemediğimiz zaman bile kulaklarımıza ulaştığı bir ülkede çok daha fazla önem kazandığını söyleyebilirim.
Türk halk ve Batı müziği enstrümanlarının, değişik nota yazılarının yer aldığı, belgelerin bulunduğu bir müzenin, müzik kültürümüzün tarihi üzerine en doğru bilgiyi verecek bir başvuru mekánı olacağı kanısındayım.
Sempozyumun tartışma başlıklarının kapsadığı alanın genişliği, konu seçimindeki uygunluk, çok yararlı tartışmaların olacağını düşündürüyor. Bu tartışmaların sonuçlarından yararlanabilmemizi, burada alınan kararların uygulamada kullanılmasını dilerim.
Türk müziğinden halk müziğine, operaya kadar, ülkemizde icra edilen bir çok türde, uzmanlar, sanırım müziğe dair kafamızdaki birçok sorunun yanıtını verecekler, ayrıca tercihlerimizi belirlemede güvenilir kaynak olma özelliği taşıyacaklardır.
* * *
OTURUM başlıklarından bazılarını yazıma aldım. Toplantıların nitelikleri üzerinde aydınlatıcı bir bilgi verebileyim, dediklerimi gerekçelendireyim diye.
Müzik ve Müzecilik. Müziğin tarihini anlayabilmede, dünden bugüne sazdan sese, notaya kadar gelen çizgiyi algılayabilmek için, önemli bir başlık.
Din Müzikleri, Türk Halk MÜziği. Türk Halk Müziği konusunda, uzmanları, müzik yazarlarını, müzikçileri mutlaka dinlemeliyiz. Çünkü, gerçek Türk Halk Müziği nedir, sorusunun karşılığı, sanırım bugün çoğu yerde dinlediğimiz kötü örnekler ve yozlaşmış icralar değildir.
Müzik ve İletişim. Yapılan müziğin dinleyiciye, kulaklara ulaşması için medyaya, yayımcılara düşen göreve işaret ediyor bu başlık.
Sevindirici bir saptamayla başlayalım:
Müzik konusunda epeyce kitap çıkıyor, müzik tarihleri, el kitapları önceki yıllara göre sayı olarak da, içerik olarak da sevindirici.
Ne var ki, televizyonlarda, radyolarda kaliteli müzik yayını, popüler anlayışın egemenliği altında gelişemiyor.
Türkiye'de Opera-Bale-Orkestra Müzikleri'nin durumu nasıl. Devlet senfoni orkestraları dışında da orkestralarımız var, iyi solistler geliyor Türkiye'ye.
Opera konusunda biraz daha ayrıntılı bir rapora ihtiyacımız var.
Çalgıbilimi'nin (Organoloji) listede yer alması dikkatimi çekti.
Müzikçiler, konservatuvar öğrencileri atölye çalışmalarına, seminerlere katılmalı.
* * *
BU kongre ve sempozyuma ilerdeki yazılarımda değineceğim. Uygarlık düzeyi ile müzik arasındaki doğru orantıyı anımsatmalıyım.