Hele benim gibi otel odasında başınızı Mozart notalı bir yastığa koyarsanız, rüyanızda onun opera kahramanlarından birini görürsünüz.
Don Giovanni'nin serüvenleri rüyama girince karabasanlarla uyandım.
Saraydan Kız Kaçırma'da ise Topkapı Sarayı'ından Boğaz'a bakıyordum.
Notalara, yastık üzerindeki parçalara tek tek bakamadım, yoksa düşlerim daha renklenir, daha zenginleşebilirdi.
Viyana'nın kuru soğuğunda kulaklarımın kıkırdakları donduğundan sadece CD turları atabildim.
Kartner Str.'deki bazı CD'leri buldum, Fritz Wunderlich'ın CD'lerini yeniden dinlemeliyim.
Virgin Megastore'da aradıklarımı bulamadığıma üzüldüm ama teselliyi Grammy Ödülleri'ne gösterilen ilgide buldum.
Virgin'de; Grammy Klasik Müzik Ödülleri'ni kazanan 2 CD de ödül haberinin yayınlandığı gün kapışılmıştı.
Piere Boulez'in yönettiği Mahler 3. Senfoni ile Michael Tilson Thomas'ın yönettiği Mahler 3. Senfoni, şimdi benim kıskandığım hanelerde yankılanıyor.
* * *
ALBERTINA'DA akşam yemeği yerken ünlü piyano ikilisinden Ferzan Önder ile klasik müziğin daha yaygınlaşması için yapılanları, yapılması gerekenleri konuşuyoruz.
Ferhan-Ferzan Önder kardeşler yeni bir CD çıkardılar, yabancı müzik dergilerinde iyi eleştiriler yayınlandı.
1001 Nights adlı CD'lerinde Türk bestecilerinden Kamran İnce ve Fazıl Say'ın eserlerini seslendirdiler.
Önümüzdeki cumartesi günü de Türkiye İş Bankası Salonu'nda çalacaklar, ayrıca bu yılki Uluslararası İstanbul Müzik Festivali'ne de katılacaklar.
Ferzan Önder'le şu görüşte uyuştuk.
Dinleyicilerin bazılarının, özellikle Japonların ve Amerikalıların giyimden kuşamdan şikáyetleri var.
Gerçekten de Salzburg Festivali'ne giyimli gelen dinleyicileri, adını andığım iki ülkenin insanları kenardan hayretle (hayranlıkla izlemelerini isterdim) izliyorlarmış, ayaklarındaki sandalet ve şortlarıyla.
Hiç kuşkusuz bizim ülke için yapılması gereken, çocukları ve gençleri özellikle televizyon ve radyo aracılığıyla eğitmektir.
Klasik müzik programlarının gece yarısından sonraya alınan bir ülkede; bunun gerçekleşeceğini ancak hayal edebiliriz.
Viyana caddelerinde dolaşırken duvarlarda gördüğüm konser ilanlarından biri beni çok mutlu etti.
Ünlü kemancı Maxim Vengerov ile ünlü piyanistimiz Fazıl Say, Viyana'da birlikte çalacaklar.
Okurlarım bilir, bizim sanatçılarımızın uluslararası salonlarda çalmaları beni çok mutlu eder.
Vengerov, hatırlayacaksınız bu yıl seslendirdiği Britten'ın keman konçertosuyla Grammy kazanmıştı.
* * *
GÜZEL bir şehir Viyana.
Her yerde müzik ve resim var.
Duvarlardaki ilanları hele o sessiz Viyana gecelerini uzun süre hafızamda saklayacağım.