Paylaş
İyi öykü ve roman yazarı Mehmet Seyda’nın (1919-1986) Türk edebiyatçılarının öznel tutanağı diye tanımlanabilecek ‘Edebiyat Dostları’ kitabı nice yıllardan sonra yayımlandı. Portreleri de türün ustası Semih Poroy çizdi.
Kitabın önemi, bu yazarların tümünü de Mehmet Seyda’nın tanımasından geliyor.Mehmet Seyda, bugün hak ettiği kadar okunmayan, incelenmeyen bir yazardır. Önemli ödüller kazanmıştır. Bunların başında rumuzla yarışmaya katıldığı ‘Bir Gün Büyüyeceksin’ romanı gelir.
Bir kentin öyküsünün ustaca yazılmasının örneğidir ‘Zonguldak Hikâyeleri’ mesela.
Değişik işlerde çalışmış olan Seyda, oralarda tanıdığı, gözlemlediği malzemeyi eserlerinde işlemiştir.
Yakından tanıdığım edebiyatçı dostlarımdan biri olan Seyda’nın birçok meslektaşını nasıl desteklediğini benim kuşağım iyi bilir.
Onlardan aldığı bilgiyi, okumaları, araştırmalarıyla tamamlar. Yazdığı kişinin hem doğru biyografisini öğreniriz hem de kitapları üzerine eleştirmenlerin, edebiyat tarihçilerinin yararlanacakları bilgileri.
Yazarların kendilerini anlatmaları güç bir iştir, bazen her şeyi söylemek istemezler ama onları yakından tanıyorsanız, kitaplarını okumuşsanız, bir yerde bulamayacağınız gizleri bu yazılardan çıkarabilirsiniz.
Yorumlar, göndermeler bazen de ince bir ironi
Kırmızı Kedi Yayınları
‘Edebiyat Dostları’nın bugün de başvuru, kaynak kitap özelliğini koruması, yüz yüze konuşmaları yapanın bilgili ve donanımlı olmasının yanı sıra iyi bir öykücü ve romancı olmasından kaynaklanır.
Portrelerin içeriğinde, kişiliğiyle ilgili yorumlar, göndermeler de yer alır. Kimi zaman ince bir ironi de portreyi tamamlar.
Bir kimliğin oluşmasında, dostlukların, buluşmaların, toplantıların, serüvenlerin de etkisi büyüktür, hiç kuşkusuz bu, onun yazısına da yansır.
1970’te ilk yayımlandığında kaleme aldığı ‘Edebiyat Dostları Üzerine’ yazısında kitabın özelliğini şöyle belirtir:
“Yalnız roman, yalnız şiir, yalnız hikâye değildi edebiyat; eleştiri, deneme, inceleme, biyografi gibi kendine yardımcı türleri de içine alır, onlarla bütünlenerek yürür, gelişir.
Onun için gerçek ‘edebiyatsever’in sadece romancıyı, hikâyeciyi, şairi merak etmeyeceği, sanatçıyı destekleyen, yeren, sanatı değerlendiren kimselerin bu yola girişlerini açıklayan yaşama hikâyelerini de öğrenmek isteyeceği kanısındayım.”
Bir roman, öykü tadında okuyacağınız, zaman zaman başvuracağınız kaynak bir kitap.
KİMLERİN PORTRELERİ VAR?
Paylaş