Paylaş
Ben de ilk kez Roma’ya gittiğimde bir müzik mağazasına girmiş ve Leyla Gencer’in plaklarını sormuştum. Tezgâhtar çocuk hemen yanıma gelip “Cencer’i mi istiyorsunuz” dedi. Övgü dolu sözler söyledi Gencer hakkında, Türk olduğum için de onun gözünde itibar kazanmıştım.
O zamanlar divanın CD’leri yoktu, uzunçalarlarını almıştım. Hepsi de korsandı, kayıtlar cızırtılıydı.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), 20. yüzyılın en önemli opera sanatçıları arasında gösterilen Leyla Gencer’i vefatının onuncu yıldönümünde özel bir sergiyle anıyor. Küratörlüğünü Prof. Yekta Kara’nın üstlendiği ‘Leyla Gencer: Prima Donna ve Yalnızlık’ sergisini gezdim. Evinde ziyarete gittiğim bir sanatçının eşyasına bakarken sanki koltuğunda oturup konuşuyormuş gibi geldi. Borusan Müzik Evi’nde açılan sergi 10 Ekim’e kadar açık kalacak.
Açılışa Yekta Kara, Bülent Eczacıbaşı, Zeynep Hamedi, Görgün Taner, Yeşim Gürer Oymak, Ahmet Erenli katıldı.
Törende bir konuşma yapan İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Leyla Gencer için şöyle konuştu:
“İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın kuruluş aşamasında da emeği geçen Leyla Gencer, geniş repertuvarı, araştırmacı tavrı, titizliği ve üstün yeteneğiyle opera dünyasında olağanüstü başarılara imza attı. Uluslararası arenada ülkemizin gurur kaynağı oldu. Klasik müziğin mabedi sayılan La Scala’da yirmi beş yıl başoyuncu olarak sahne aldı. Milano’da yaşadığı bu süre boyunca İstanbul’dan hiç kopmayan ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nı ailesi olarak gören bu büyük sanatçının yaşamına farklı bir bakış sunan bu özel sergi için Profesör Yekta Kara’ya içten teşekkürlerimizi sunuyorum.”
Serginin küratörlüğünü üstlenen Prof. Yekta Kara, 35 yıl süreyle İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nde sırasıyla solist sanatçı, müdür ve genel sanat yönetmeni ve başrejisör olarak çalıştı. Halen MSGSÜ Devlet Konservatuvarı Opera Anasanat Dalı’nda eğitmenlik görevini yürüten Kara, Leyla Gencer’le birlikte de çalıştı. Leyla Gencer opera sanatçılığının sadece ses ve teknikten ibaret olmadığını kanıtlayan; kendine özgü yorumları, üstün oyunculuğu, hayat verdiği karakterlere kattığı farklı boyutlarla seyircide hayranlık uyandıran bir sanatçıydı. Araştırmacı kişiliğiyle arşivlerde sıkışıp kalmış birçok operayı bulan ve yeniden yorumlayıp tiyatroların repertuvarlarına kazandıran Leyla Gencer, gençlere ışık tutan bir isimdi.
LEYLA GENCER ŞAN YARIŞMASI FİNALİ 23 EYLÜL’DE BAŞLIYOR
BOLOGNA KİTAP FUARI’na gittiğimde operalara da giderdim. O zamanki İtalya temsilcimiz Mehmet Demirel benim Türk olduğumu söylediğinde, şan eğitimi alan birçok kişi aracı olmam için ricada bulunurdu. Onların tek arzusu divanın onları dinlemesi, görüşünü bildirmesi idi.
Birçok kişi için aracı oldum, büyük bir incelikle onları dinlemeyi kabul etti.
Leyla Gencer Şan Yarışması, Borusan Sanat ve La Scala Tiyatrosu Akademisi işbirliğinde 23-28 Eylül tarihleri arasında düzenleniyor.
Finalde Uzakdoğu’dan Amerika’ya 15 ülkeden, aralarında Türkiye’den de 14 sanatçının bulunduğu toplam 44 şancı yarışacak. 28 Eylül Cuma akşamı Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda şef Pietro Mianiti yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşliğinde gerçekleştirilecek final galasında ödüller sahiplerini bulacak.
Seçiciler kurulu kimlerden oluşuyor: Başkanlığını ünlü bariton Renato Bruson’ın üstlendiği seçici kurulda İstanbul Devlet Opera ve Balesi eski Müdürü ve Genel Sanat Yönetmeni, MSGSÜ Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyesi Rejisör Prof. Yekta Kara, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası Sanat Direktörü, Sürekli Şefi ve Viyana Devlet Operası’nın düzenli konuk şeflerinden Sascha Goetzel, İngiliz Kraliyet Operası Jette Parker Genç Sanatçılar Programı Sanat Direktörü David Gowland, La Scala Tiyatrosu Cast Direktörü Toni Gradsack, Deutsche Oper Berlin Opera Direktörü Christoph Seuferle, Valle d’Itria Festivali Sanat Direktörü Alberto Triola bulunuyor.
*
LEYLA GENCER adını yaşatan bu yarışma, uluslararası önemiyle de öne çıkıyor.
Paylaş