Kosova’da camiyi Sırplar değil Arnavutlar yıktı

BUGÜN köşemde okurlarımdan gelen açıklama ve görüşleri bulacaksınız.

Mostar Köprüsü’nün yeniden yapılması, Ferhat Paşa Külliyesi’nin (Ferhadiye Camii) durumu hakkında yazdıklarımdan sonra orada görevli bir üst düzey yetkiliden e.posta aldım.

Onu aktarıyorum:

‘Ben Birleşmiş Milletler Kosova Misyonu’nda uzun zamandır görev yapıyorum. Siz Sırpların yıktığı Ferhadiye Camii’nden bahsediyorsunuz. Ben Banja Luka’da 1998 yılında Avrupa Konseyi Heyeti’nde Yerel Seçimler Gözlemcisi olarak bulundum.

O caminin yerini bize mihmandarlık yapan genç bir Sırp bayan gösterdi. Banja Luka’dan ayrılırken de üzerinde Ferhadiye Camii’nin resmi olan küçük bir tepsi hediye etti. O da olanlardan çok üzülmüştü. Cami yerle bir edilmişti, yerinde ot bitmişti. Korkarak oranın birkaç resmini çekmiştim.

Kosova’nın Orahovac şehrinde 400 yıldan beri burada olan bir cami bu sefer Ortodoks Sırplar tarafından değil, Müslüman Arnavutlar tarafından bir hafta sonu yerle bir edildi 1999 yılında. Yerine de Suudilerin desteğiyle yeni bir cami yapıldı.

Bir sorun bakalım Dışişlerinin Kosova’daki temsilciliğine bu konuda şimdiye kadar neler yapılmıştır.’

* * *

REFİK SAYDAM (Müzik Eğitimcileri Derneği (MÜZED) Genel Başkanı) orkestraların kapatılması, birleştirilmesi, yeni kadrolar verilmemesiyle ilgili düşüncelerini e.posta ile gönderdi. Önemli bulduğum yerleri özetleyerek köşeme aldım:

‘Senfoni orkestralarımızı, opera ve bale kurumlarımızı savunması gerekenlerin en başında bu kurumlarda görev yapan sanatçılarımız, orkestra şeflerimiz, solist sanatçılarımız, bestecilerimiz gelmektedir. Ne yazık ki, bu değerlerimizden yeterince tepki göremiyoruz.’

Saydam,
Bakanlığın boş kadrolar için sınav açmadığını, böylece orkestraların, müzik kurumlarının kadro yetersizliği dolayısıyla, konser iptallerinin ortaya çıkabileceğini, çocuk ve gençlik korolarını kapatarak, müziğin geleceğini tehlikeye soktuklarını, bunun cumhuriyetle bir hesaplaşma olarak görülebileceğini belirtiyor.

* * *

ÖNCE açılık kazanan durumu yeniden duyuruyorum:

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan cumartesi günü aldığım yeni bilgiye göre, hiçbir senfoni orkestrası, bale ve opera kapatılmıyor, birleştirilmiyor.

Ancak bu kurumlarda çalışanların da kendi içlerinde daha verimli bir çalışma, daha çok konser verme konusunda bir hazırlık yapmalarını da müzikçiler dışında birçok kişi bekliyor.

1950’lerden beri yürürlükte olan yasaların bugün uygulanamadığı ortadadır.

Bakanlık ve çalışanlar bu reformu gerçekleştiremezlerse, bu tartışma ortamı durulmayacaktır.
Yazarın Tüm Yazıları