Kısıtlama kalktıktan sonra ne yapılmalı

Sevgili Genco Erkal’ın tiyatroların en azından açık havada sahnelerini açabilmeleri için yaptığı çağrısına olumlu cevap geldi. Bundan sonra uygulama aşaması başlıyor.

Haberin Devamı

Yaz bitiyor, açık havada yapılan gösteriler, temsiller şimdilik idare ediyor diyelim. Önlemleri kış mevsimine göre almalıyız.

Özel tiyatro sanatçılarının yaşadığı sıkıntıyı hepimiz biliyoruz, günlük kazançla yaşayanlar bu dönemde çok kötü günler yaşadı, yaşıyorlar da.

Kısıtlama kalktıktan sonra ne yapılmalı

Bizde işsiz kalan, zora düşen sanatçılara ekonomik destek sağlayacak meslek kurumları yok. Yabancı müzik dergilerinde bu tür yardım ilanlarına rastlıyorum.

Salonsuzluk derdinin bütün dehşetiyle devam ettiğini biliyoruz, yeni tiyatro salonları açılması önerisinin de çözüme ulaştığını duymadım, okumadım.

Ödenekli tiyatrolar, Devlet ve Şehir Tiyatroları, ekonomik açıdan güvence içindeler.

Haberin Devamı

Kültür ve Turizm Bakanlığı, belediyeler, yerel yönetimler, tiyatro sanatının, klasik müzik konserlerinin icra edileceği mekânlar için ayrı bir çalışma yapmalı.

Âtıl salonları, tiyatro yapılabilecek, oda konserleri verilebilecek yerlere dönüştürmek için ödenek ayırmalı.

İstanbul’un birçok okulunun salonu var, bunlar tiyatro temsilleri, konserler için de müsait.

Üniversiteler de salonlarını sanata açmalı.

Kenter Tiyatrosu sorunu hâlâ çözüme ulaşmış değil.

Her zaman bu düşüncemi tekrarlarım. Devlet tiyatroya parça parça yardım yapacağına, salonlar yapsın, onları tiyatroculara kiraya versin.

Ayrıca sanata devletin yardımı tartışılmaz bir gerçektir, nasıl yayınevlerinden kitap alıp yayıncıya katkıda bulunuyorsa kendi de öğrencilere, orta halli seyircilere de aldığı bileti göndermeli.

Televizyona da bu alanda da işlevsellik kazandırılmalı. Bu oyunlar televizyonda gösterilmeli. Elbette asıl sorun kışın oynanacak yer bulunmaması.

Dünya savaşlarında bile sanat ve sanatçı destek gördü, birçok yerel yönetimin dünyada sanata katkısının listesini görseniz, elimizi çabuk tutmak gereğine karar verirsiniz.

Genco Erkal’ın çağrısı sanata değer veren herkes için tarihi bir uyarı.

ALBERTO MANGUEL HAKLI

SEVDİĞİM bir söz vardır:

Haberin Devamı

“İnsan doğduğu değil doyduğu yerde yaşar.”

Bütün göçlerin özeti olarak bakarım bu doğruya.

Kısıtlama kalktıktan sonra ne yapılmalı

Tanıştığım, kitabını imzalayıp bana veren, çok sevdiğim bir yazar Alberto Manguel. Kitaplarına yer buldukları için Lizbon’a (Portekiz) yerleşmiş.

Portekiz yönetimine bütün kitapseverler, bibliyofil ve bibliyomanlar adına teşekkür ederim.

Bilge Karasu’yu anarak yazalım:

“Ne kitapsız, ne kedisiz.”

Sevgili dostum Nazan Ölçer, Sabancı Müzesi’ne getireceği bir sergi öncesi basından bir grubu Gülbenkyan Müzesi’ni göstermek amacıyla Portekiz’e götürmüştü.

İstanbul’a benzeyen bir yer, birçok sokak denize açılıyor.

Hatta orada iyi şair Ferdando Pessoa’nın kahvedeki heykelinin önünde fotoğraf çektirmiştim.

Haberin Devamı

Portekiz’le ilgili bir başka anım da var.

Cumhurbaşkanı Demirel, Portekiz’e gidecekti, bana da orada Yahya Kemal adına bir konuşma yapmam önerilmişti, gerçekleşmedi.

Türkiye’deki kütüphaneleri olanın kitaplarını bırakacağı bir kurumun olmaması çok kötü.

Bu yüzden de kitapların kimi sahaflarda satılıyor, kimi de ziyan olup gidiyor. Kitaba verilen emek hiçe sayılıyor.

Benim Fatih’te bir kütüphanem var, Antalya’da, TÜYAP’ta, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin Türk Dili ve Edebiyatı kütüphanesinde adımı taşıyan bir bölüm var.

Fatih’teki kütüphanem dolu, gazetede gene dolaplar kitap almıyor.

Gerçekten insan kitabı neredeyse oraya gitmek istiyor.

Haberin Devamı

Aziz Manguel’e yeni kentinde, kitapların yanında mutlu çalışmalar dilerim.

ERTUĞRUL ÖZKÖK’ÜN YAZISINA EK

UÇAK kazasında ölenlerden biri de araştırmacı Özgen Berkol Doğan’dı (1980–2007).

Ailesi, adına ‘Özgen Berkol Doğan Bilimkurgu Kütüphanesi’ kurdu.

Türkiye’nin tek bilimkurgu kütüphanesinin birinci hedefi, başta edebiyat alanı olmak üzere yazılı ve görsel alanlarda üretilmiş bilimkurgu, fantastik kurgu yapıtlarına ulaşımı sağlamak ve bu yapıtlarla ilgili düşünsel tartışmalara ev sahipliği yapmak. Bu alandaki edebiyat koleksiyonu sadece Türkçe yapıtlarla sınırlı değil. Kütüphane koleksiyonunda, aralarında Azerice, Çince, Endonezce, Ermenice, Gürcüce, İbranice, Japonca, Korece, Letonca, Moğolca, Norveççe, Özbekçe, Rumence, Sırpça, Tayca ve Vietnamca gibi 38 farklı dilde eser bulunmakta.

Haberin Devamı

Kütüphane kullanıcıları pazartesi–cuma saat 11.00–19.00 saatleri arasında kütüphaneden kitap ödünç alabilir veya iade işlemlerini yapabilirler.

Özgen Berkol Doğan’ı sevgiyle anıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları