Paylaş
TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere bir çok kuruma yazdığı bir mektupla, Milli Saraylar'dan alınmış malların kendilerine iade edilmesini istiyor.
Kalemli, gerçekten resmi talan diye nitelendirebileceğimiz bir konunun üstüne gitmekle çok iyi yapıyor.
Daha önce de bu tür çalışmalarda bulunan Kalemli, böylece hem malların envarterinin yapılmasını, hem de bunların sergilenebilecek bir duruma gelmesini sağlayacak.
Mektupta 'antika niteliğindeki' cümlesinin çok tartışılacağı kanısındayım. Çünkü bunu ancak konunun uzmanları bilebilir, onların vereceği eksper raporu sonunda o mal bu niteliği kazanır
Mektupla eşyanın istenildiği merciler arasında, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Maliye, Dışişleri, İçişleri, Kültür Bakanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bulunuyor. Tarihi eser niteliğindeki eşyanın iadesinin sağlıklı olması için, Kalemli adı geçen yazıya bir de liste eklemiş bulunuyor.
1937- 1960 arasında saraylardan verilen eşyanın sadece mevcudiyetine yönelik bir girişim değil bu.
Eşyanın akibetini meraktan da kaynaklanmıyor. Bir de bu eserlerin korunması ve onarılması uzman deyimiyle restorasyonu ve konservasyonlarının yapılması önemli.
Altın çatal- bıçak takımından tablolara, halılardan saltanat kayıklarına kadar geniş bir yelpazedeki eserler iade edildiğinde her sarayda ziyaretçi olarak bunları görebileceğiz.
Hiç kuşkusuz değişik yerlerde değişik ellerde bulunan eserlerin korunması konusunda uzmanlara ihtiyaç vardır. Oysa, adı geçen kurumlarda bunlarla ilgili uzman kadrolar bulunduğunu sanmıyorum.
Üstelik yazıdaki bir takım eşyanın niçin verildiğinin de cevabını bulamadım. Bu toplama devam etmelidir.
***
TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'nin ekli listesinin tam olup olmadığı hakkında bir bilgim yok. Çünkü bir çok sanat eserinin envanterinin çıkarılmamış olduğunu bildiğimden listenin tamlığı konusunda kuşkular taşıyorum.
Önce kamuoyu, Milli Saraylar'da bulunan eşyanın varlığını öğrendi, nitelikleri, cinsleri konusunda bilgilendirildi. Kalemli'nin bu çalışması bile antik eserlere gösterilen saygının, devlet malına gösterilen özenin bir ifadesidir.
Kalemli'nin mektubunun en önemli, herkese görev ve sorumluluk yükleyen bölümü, özelleştirilecek resmi devlet kurumlarının içinde Milli Saraylar'a ait eşyanın korunmasıdır.
Çünkü özelleştirilen iktisadi devlet teşekkülleri ya da başka kurumların içindeki bu eserlerin çoğu gerçekten parasal açıdan da değerlidir.
Onların içinde öyle eserler vardır ki, biraz abartının payını bir yana bırakırsak özelliştirme için ödenen paranın büyük bölümünü karşılar.
Devlet kurumlarının elinde olanları almak kolaydır, tabii hepsi yerinde duruyorsa.
Özelleştirelecek kurumların elinde bulunanları tesbit etmek zordur.
Yapılması gereken, özelleştirilecek kurumların elindeki eserlerinin sayısını çıkartmak, bunları almaktır.
***
TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'nin bu mektubuna bütün resmi mercilerin cevap vermeleri, eserleri iade etmeleri gerekiyor
Hele özelleştirmede kaçırılacak mallara bütün yetkililer göz kulak olmalı.
Paylaş