Paylaş
Görsellik onda başka unsurlarla birlikte çok daha etkileyici bir kimlik kazanır. Bu özellikleriyle de Kâmil Fırat’ın fotoğrafları, yalnız fotoğraf meraklıları için değil, bilginin, yeni keşiflerin peşinde koşan okurlar için de önem taşıyor. Kâmil Fırat’ın kitapları hem görsel hem de eğitimsel bir işlev taşır. Böyle kitaplar, birer rehber niteliğindedir. Bugün o kitaptaki yerleri görenler, gezenler onun geçmişini de öğrenerek şimdiyi daha iyi anlayabilirler. Öğrenmekle zevk almanın örtüştüğü kitaplardır bunlar.
Arka arkaya konulmuş, açıklama, notlama içermeyen fotoğraf albümleri sadece görüntüden ibarettir, hele bu fotoğraflar arkeoloji, sanat tarihi ile ilgiliyse, mutlaka okuru aydınlatmak gerekir.
Kâmil Fırat bu prensipten hareket ederek, fotoğrafın yanında verilen bilgi, fotoğrafı daha dikkatle, anlayarak incelemenizi, ayrıntıya inmenizi sağlıyor.
Tarihi alanları, kazıları, arkeolojik çalışmaları fotoğraflamak ayrı bir uzmanlık işidir. Önceden o konuda bilgi edinmemişseniz, çekeceğinizin özelliğini bilmezsiniz, böyle bir kitabın üstesinden gelemezsiniz. Kâmil Fırat bu birikime sahip olduğu kadar, okur-izleyici için de önemli bir kılavuz ortaya koyuyor.
* * *
ALBÜMÜN girişindeki Yrd. Doç. Dr. Akın Ersoy’un yazısında Smyrna’nın (İzmir) arkeolojik kazılar konusunda bilgi veriyor. Kazılardan bir kentin tarihini öğreneceğiniz gibi, bugün de yaşayan objeler konusunda bizi gezmeye çeken saptamaları okuyacaksınız.
Ersoy’un yazısından öğrendiğimize göre kazı çalışmaları, Cumhuriyet’in ilk yıllarında başlamış. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina’nın döneminde hızlandırılmış.
Smyrna hakkında verilen bilgilerin fotoğraflarda, ziyaretlerde izini sürerseniz birçok önemli kültürel mirasın yanında, şarap ve zeytinyağı üretme geleneğinin hâlâ devam ettiğine şaşırmazsınız.
Bazilika’nın bodrum katındaki antik duvar yazısını bugüne kadar kaç kişi kurmamıştır ki: “Beni sevmeyen bir sevgiliyi seviyorum.” Büyük aşkların, büyük ayrılıkların ve tutkuların kenti Smyrna, İskender’in kurduğu düşü gerçekleştiriyor. Osmanlı dönemindeki Smyrna’yı da okuyun ve fotoğraflarını seyredin. Bizans dönemine de göz atmadan albümü kapatmayın. Siyah-beyaz fotoğrafların dünyası bana ayrı bir tat getirdi.
* * *
SMYRNA’yı, usta işi fotoğraflarla, açıklamalarla öğrenerek İzmir’i tarihiyle daha çok seveceksiniz. Böyle bir kitabın sponsorluğunu üstlendiği için Total’e de teşekkür etmek gerekiyor.
Paylaş