İzmir’den Alaçatı’ya bir Ege güzellemesi

Ayrıca bu yılın İzmir Şeref Konuğu da iyi şair Arif Damar’dı.

Tülin Damar - Enver Ercan’ın hazırlayıp TÜYAP’ın yayımladığı Arif Damar - Nam-ı Diğer "Arif Barikat" kitabında onunla yapılmış söyleşiler, şiirlerinden ve hakkında yazılanlardan seçmeler yer alıyor.

Cemal Süreya, Sesler ve Arif Damar yazısında şöyle diyor:

"Yerde bir kıymık güzellik bulsa bütün dünya onu görsün ister."

Demir Özlü, Arif Damar Üzerine’de, iyi bir şair portresi çizer:

"Arif Damar’ı düşününce onun derin suskunluğunu, ağırlığını hatırlarım. Daha başka şeyleri de, insan sevgisini de, alçakgönüllüğü de, inancı da. Eğilip bükülmez bir inanç, olayların, gündelik yaşamdaki olayların -o olaylar onu tehdit etse de- üzerinden akıp gider."

* * *

İZMİR’de cumartesi akşamı Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ’ın yaptırdığı Anafartalar Caddesi’ndeki Abacıoğlu Han’ın avlusunda Arif Damar yemeğinde buluştum, yazar, şair dostlarımla. Türk musikisi sazlarının eşliğinde bir gece yaşandı.

İzmir’e gidip Alaçatı’yı görmeden dönmek, bende eksik bir gezinin onulmaz duygusunu yaratır.

Pazar öğleden sonra oraya gittim. Güneşli bir öğleden sonra daha insan kalabalığından uzak sokaklarda sükûneti buldum. Küçük kafelerin, taş otellerin önünden geçerek hiç dinmeyen esintiyle kaygılarımdan azade oldum.

Keşke diyorum, birçok kent, birçok bölge Alaçatı gibi bozulmaya karşı dirense, aynı tip evler göz okşayarak birbirine yaslansa.

Çoğu zaman gezilerimde bir müzik playback gibi eşlik eder bana, güneşin giremediği gölgeli sokaklarda, Claude Debussy’nin Pan’ın Bir Öğleden Sonrası İçin Bir Prelüd yankılanıyordu kulaklarımda.

Zeytinyağına kırılmış bir yumurta, otlu börekler benim gözümü, gönlümü, karnımı doyurdu.

Nükleer fizikçi Metin Tamcı, bana bir stres taşı verdi. Dilerim yararını görürüm. Hep cebimde taşıyacağım.

* * *

ARİF DİNO’nun Çok Yaşasın Ölüler’i belleğime düşüyor.

Halikarnas Balıkçısı, Necati Cumalı -Pazar günü temizlik yapıldığı için kapalı olduğundan Cumalı Evi’ni ziyaret edemedim-, Nahit Ulvi Akgün, Mehmet H.Doğan.

Anılarımızda, kitaplıklarımızda yaşıyorlar.