İki haftanızı Hayal Tacirleri’ne ayırın

Bir zamanların, benim yayıncılığımın ilk yıllarında en çok satanlar listesinin imparatoru Harold Robbins’in Hayal Tacirleri (The Dream Merchants) kitabını yayımlamıştık. Sinema dünyasını, çarpıcı bir dille, en çok satan kitaplara özgü formül içinde anlatmıştı.

Sevdiğim kitap adları arasındadır.

Festival’i size rakamlarla anlatmak en doğrusu.

22 bölüm.

51 ülkeden 237 film.

6 sinema salonu.

482 seans.

4 ayrı yarışma.

Festivale yeni eklenen bir bölümü özellikle belirteyim: "Kadının Adı Var."

Bilirsiniz, festivalde, ulusal, uluslararası ödüller de var. Yedinci Sanat’ın ünlü yaratıcıları da İstanbul’a gelecek.

FESTİVALİN ÖNEMİ

Sinemalarda yeni filmleri izlemek artık mümkün. Taze ödüllü filmler bütün dünya ile aynı anda ülkemizde de gösterime giriyor.

Sinema üzerine yayınlar da çoğaldı.

Ben iyi bir sinema seyircisinin, sinema meraklısının bu festivale gitmesini öneriyorum.

Neden?

Sinema tarihinin önemi, değeri tartışılmaz fimlerini, yönetmenlerini, oyuncularını ancak biz bu festivalde, Türkiye’de düzenlenen diğer küçük ölçekli festivallerde görebiliyoruz. Bunun haricinde, geleceğin büyük oyuncularını, büyük yönetmenlerini ve önemli Avrupa filmlerini yine bu festivallerle görüyoruz.

Yıllar önce, siyasetin hışmından kendini kurtaramayan Sinematek yaşasaydı, bugün daha bilgili, bilinçli, donanımlı bir sinema seyircisi kimliği taşırdık.

Festival’in bir başka özelliği de, tematik ve belli bir kavram ekseninde seçilmiş filmlerin gösterilmesi.

Günümüzde sinemanın etkileyici niteliği, belli bir konuya yaklaşımında, odaklanmasında ortaya çıkıyor.

İnsan haklarından kadına kadar, dünyanın gündeminde olan, bizim için daha da büyük hayati sorunlar arasında yer alan bu konuları, sinemedan seyretmek birçok kişiyi ilgilendirme düzeyinden yukarıya çekecektir. Yalnız sınırlarımız içinde değil dünya ne düşünüyor sorusunun yanıtını bulacaklardır bu filmlerde.

* * *

SİNEMA zevkinizi, bilginizi boyutlandırmak için festival olağanüstü bir fırsat.