Günlük hayatımızda bilim

Karnesini getiren kitabı alıyor. Bir bankanın çocuklara karşı kültürel görevini yerine getirmesini elbette destekliyorum.

Şimdiye kadar armağan kitaplar edebiyatın çeşitli türlerinin seçkin örneklerini içeriyordu. O kitaplar, çocuklara edebiyatı sevdirdi, okuma alışkanlığı kazandırdı. Yaz tatillerinin sadece dinlenme değil bilgi edinme ile ilgili bir zaman dilimi olduğunu da kanıtlıyordu bu kitaplar. Hiç kuşkum yok, tek tek ürünlerden antolojilere, bazı yazarların kitaplarına yönelişin de başlangıcıydı.

Bu yıl armağan kitap, ‘Mars’a Nasıl Giderim?’* başlığını taşıyor.

Alt başlık da şöyle: Bilim yolunda eğlenceli adımlar.

Çağlar Sunay’ın yazdığı kitabı İlkay Aydın tasarladı.

Kitabın başındaki ilk yazı, Sevgili Çocuklarımız’da armağan kitap hakkında bilgi veriliyor.

Bu yıl bilim üzerine bir kitap hazırlandığı için, kitabın tanıtımında Nobel ödüllü bilim insanımız Aziz Sancar ile İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali bulundu.

Bu seneki kitabın başına yazdığım önsöze ‘Bütün Sorularımın Yanıtını Buldum!..’ başlığını koşmuştum.

Çünkü kitabı okurken günlük yaşamın içinde bilimin yerinin ne olduğunu öğrendim. Birçoğumuz farkında bile değiliz, bilimin her alanı hayatımızı bugüne getiren unsurlarla dolu. İcatların, keşiflerin, deneylerin yaşamımızı nasıl kolaylaştırdığını ben bu kitabı okuyarak fark ettim.

Okuduğumuz, seyrettiğimiz birçok görüntünün hatta yazının ardında bilim tarihinin yer aldığını algılıyoruz.

Çocuklar oldukça eğlenceli bir dille hazırlanmış ve zengin bilgiyle dolu kitabı okuduğunda çok şeyi eğlenerek öğrenecek. İnanıyorum ki, meslek seçiminde de bir yönlendirme olanağı yaşayacaklar. Bilim insanı olma hayallerini kuracaklar.

Ben bu kitapların, küçük yaşta öğrencilerin yeteneklerini keşfetmede yararlı olacağı inancındayım.

Editör Rûken Kızıler, Merak Virüsü yazısında, başından geçen bir tatil anısını, doğa üzerinden yazmış.

***

YAZ tatili için programlar yapılır, yer seçilir. Peki bu program içinde kitaba ayrılan yer ne kadardır?

Çocuğun da tatilde kitap okuması için, ana-babanın özendirici bir konumu benimsemesi gerekir. Çocuk onu gördüğü zaman, kendi kitaplığını kurma duygusunu yaşar.

Şimdi çocuk yayınları zengin bir kütüphane oluşturacak düzeye geldi. Yaz valizinizi hazırlarken, kendi kitaplarınız yanına onun da kitaplarını koymalısınız.

Dinlensin, spor yapsın sözü okumayı engelleyen bir gerekçe olmamalı.

Okuldan ayrıldığı zaman ile okula döndüğü zaman arasında, çocuğunuzun bilgi farkı edinmesini sağlayın.

Çünkü, okula döndüğünde, yaz tatilini verimli, kitap okuyarak değerlendiren bir arkadaşının yanında, bir komplekse kapılabilir. Hatta yaz gezmelerinde o kentin tarihi dokusunu, tarihi yerlerini, müzelerini de gezin/gezdirin. Okula döndüğünde anlatacak öyküleri, izlenimleri olsun.

Hiçbir yere gitmiyorsa, kitaplarla dünyasını zenginleştirsin.

***

BÜTÜN öğrencilere kitaplı bir tatil diliyorum.

(*) Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.