Görselliğe yan çiziyoruz

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Çağımız, görselliğin önem kazandığı bir çağ diyoruz ama bunun inanadırıcı örneklerini veremiyoruz.

Müzelerimizden resim sergilerine kadar ziyaretçilerin azlığı, bir modern müzeden bile yoksun oluşumuz, çağcıl uygarlıktaki geriliğimizin göstergesi.

Amerika'nın hangi yüzünü tanıyoruz? Markalı olanını. O yaşam biçiminin nesini taklite yelteniyoruz? Tüketim çılgınlığını. Kitapsız ve müziksiz olanını.

Amerika'nın bir de sanatsal yüzü vardır ama biz o yüze bakmıyoruz.

Bu yıl operadan dans topluluklarına, orkestralara, ciddi tiyatro gruplarına kadar her türün seyircisi artmış. Bütün salonlar dolu.

Araya sıkıştırılan bu görüşün, görsellikle, müzelerle ne ilgisi var diyebilirisiniz.

Sanatın bir bütün halinde algılandığını söylemek istiyorum.

Türk filmlerinin seyredilmeye başladığı bir dönemde Türk ressamlarının da eserlerinin sergilerde ziyaretçi bulacağını umuyorum.

***

AKMERİKA'da bir yıl içinde 17 bin kişi Metropolitan Sanat Müzesi'ni ziyaret etmiş, bu, 1996'nın kesin rakamı.

Amerika kıtasında geçen yıl 100 milyon kişi gezmiş müzeleri.

Yeni müze binaları inşa ediliyor, eski binalar da yenileniyor.

Bir kaç örnek verirsem, bu konudaki çalışmaların hızını anlarsınız.

New York Modern Sanat Müzesi, Los Angeles'teki Getty Müzesi, West Palm Beach'teki Norton Sanat Müzesi, Seattle'daki Henry Sanat Galerisi, Milwaukee Sanat Müzesi, Houston Güzel Sanatlar Müzesi.

Bir eleştirmen bu listeyi verdikten sonra, Amerikan kültürü görsel (visual) bir kültür olma yolunda ilerliyor, yargısına varmış.

Bence yalnız Amerika için değil, bütün uluslar için geçerli bir yükseliş tablosu.

Televizyonun, sinemanın egemen olduğu bir dünyada, görselliğin hükümranlığı önlenemez. Görselliği estetize eden de müzeler ve sergilerdir.

***

HALA modern sanat müzesi olmayan bir ülkede neler yazıyorum değil mi?

Ben bir kez daha bu ayıbı herkese hatırlatıyorum.

Yazarın Tüm Yazıları