Genco Erkal’ın ardından

GENCO ERKAL, bizim kuşağımıza tiyatro tutkusunu yaşatan, tiyatroyu öğreten, önemli yazarları tanıtan can kardeşimizdi.

Haberin Devamı

Galile’den Brecht’e, Sokrates’ten Nâzım Hikmet’e uzayan bir tiyatro çizgisi yarattı.

Doğru bildiklerini tiyatro aracılığıyla ilettiği için çok etkili ve kalıcı oldu.

Politik tiyatronun toplumsal yararına inandı. Her iyi sanatçı gibi hak bildiği yolda taviz vermeden yürüdü.

Hemen hemen bütün oyunlarını seyrettim. Böylece bana ve bizim kuşağımıza tiyatro bilincini, sevgisini nasıl aşıladığını aramızdan ayrılır ayrılmaz bir kez daha duyumsadım.

Her oyundan sonra onu görmeye giderdik, sahne arkasında bir tür dostluk gösterisiydi bu.

Unutamadığım oyunları...

- İonesco’nun tek perdelik oyunu

- Arslan Asker Şvayk

- Bir Delinin Hatıra Defteri

- Arturo Ui’nin Önlenebilir Yükselişi

Türk Tiyatro Tarihi’nde Dostlar Tiyatrosu’nun kuruluşunu, önemini bir kez daha yazmak isterim.

Haberin Devamı

On yıl değişik tiyatrolarda oyuncu ve yönetmen olarak çalıştıktan sonra 1969 yılında Mehmet Akan, Şevket Altuğ, Ferit Erkal, Arif Erkin Güzelbeyoğlu ve Nurten Tunç ile birlikte devrimci bir tiyatro topluluğu olan Dostlar Tiyatrosu’nu kurdu. Genç Oyuncular’ın devamı olarak kurulan Dostlar Tiyatrosu’nun ilk oyunu 15 Ekim 1969’da sahneye konan Ha Me Ka Ha Ha Pe idi. Durdurun Dünyayı İnecek Var’ın ardından 1970’te sahnelenen Rosenbergler Ölmemeliydi ekibin çıkış oyunu oldu. Bu oyunu Asiye Nasıl Kurtulur (1971), Havana Duruşması (1971) adlı belgesel oyun, Kafkas Tebeşir Dairesi uyarlaması Analık Davası (1971), Azizname (1973) ve Alpagut Olayı (1974) izledi. Turhan Selçuk’un Abdülcanbaz çizgi romanının, Nâzım Hikmet’in Kerem Gibi şiirinin uyarlamalarını sahneye koydu. 1978 yılında Brecht’in oyunlarından uyarladığı Brecht Kabare’yi sahneledi. Dostlar Tiyatrosu’nun kadrosu salonsuzluk ve bütçe sorunları sebebiyle 1980’lerde dağıldı ve Dostlar, prodüksiyon tiyatrosu olarak oyunlar sahnelemeye devam etti.

1993-1998 yılları arasında, Paris’te ve Avignon Festivali’nde Fransızca da oynamaya başlayan Genco Erkal, üç Fransız yapımında rol aldı: Nâzım Hikmet’ten Sevdalı Bulut, Philippe Minyana’dan Ou vas-tu Jérémie? ve Paulo Coelho’nun ünlü romanından uyarlanan Simyacı.

Haberin Devamı

Genco Erkal’ın ardından

Senfonik konserlerde Prokofyev’in Peter ile Kurt, Stravinski’nin Askerin Öyküsü, Fazıl Say’ın Nâzım adlı yapıtlarını anlatıcı olarak seslendirdi.

Önemli uluslararası film festivallerinde gösterilen ve birçok ödül kazanan At, Faize Hücum, Ticaret Masalı, Prensesin Uykusu filmlerinin başrolünde oynadı. 1982 yılında At ve 1983 yılında Faize Hücum filmleri ile “en iyi erkek oyuncu” dalında Antalya Film Festivali’nde iki kez Altın Portakal aldı. TRT televizyonu için Haldun Taner’in ünlü müzikli oyunu Keşanlı Ali Destanı’nı yönetti ve oynadı.

2009 senesinde, Amerikalı tarihçi ve tiyatro yazarı Howard Zinn tarafından 1999 yılında yazılan Marx in Soho adlı tek kişilik tiyatro oyununu güncelleyerek Marx’ın Dönüşü adıyla sahneledi.

Haberin Devamı

Sanat yaşamı, Ayşegül Yüksel tarafından Güneşin Sofrasında-Genco Erkal’ın Dostlar Tiyatrosu Serüveni (2020) adıyla kitaplaştırılmıştı.

Son olarak hayatı Genco belgeselinde ekrana taşındı.

Nâzım Hikmet’in Kuvâyi Milliye Destanı kitabının ciltli baskısında, Genco Erkal’ın görüntülü yorumuyla yayımlanan şiirleri de CD olarak verilmişti.

Kitabı bir kez daha okumadan önce Genco Erkal’ı seyretmiş ve çok etkilenmiştim Destandaki kahramanları öylesine etkileyici bir dille ve hareketle anlatıyordu ki kitabın kahramanlarıyla birlikte yaşadım.

Sevgili Genco, bize yaşattığın bütün bu güzel duygular için sana ne kadar teşekkür etsek azdır.

Anılarımızda yaşayacaksın.

Yazarın Tüm Yazıları