Paylaş
GENTILE BELLINI'nin Fatih portresinin orijinali dünden itibaren Yapı Kredi Kázım Taşkent Galerisi'nde sergilenmeye başladı.
Bu portreyi görmek, benim için anılarımın yeniden canlanmasıydı.
Okul kitaplarında çoğunlukla siyah-beyazını, bazen de renklisini gördüğümüz bu portre, bizim için batılılaşma’nın, geleneksel bağnazlığa başkaldırmanın simgesiydi.
O bizim için sadece bir İtalyan ressamının yaptığı yağlıboya bir sultan portresi değildi, İstanbul'u fetheden bir Sultan'ın resme karşı kişisel eğilimini de belirliyordu.
'Ressam, Sultan ve Portresi' albümünün girişindeki sunuş cümemlelerinden bir kaçını derinlemesine anlamaya çalışalım:
‘‘Gentile Bellini'nin Fatih Sultan Mehmet Portresi, Türk toplumunun kopyalarından ve röprodüksiyonlarından çok iyi tanıdığı ama aslını neredeyse kimselerin görmediği bu ünlü resim, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun 700.yılında, unutulmaz bir uygarlık projesi olarak yeniden İstanbul'da, karşımızda...’’
Serginin öncü tavrını beğendim önce. Tek bir portre için açılmış bir sergi. Resme, tarihe gösterilen saygının da bir başka açıklaması.
Orijinal resme bakarak sanırım, Fatih üzerine yorumlarda bulunabilirsiniz. Bir çağı kapatıp yeni bir çağı açan bir sultanın portresi incelenmeye, yakından görülmeye değer doğrusu.
İstanbullular için ilgi çekici ve gidilmesi gerekli bir mekan.
Sergide o dönem ve Fatih'le ilgili diğer unsurların da yer alması, portreyi tamamlıyor bence.
* * *
'FATİH Sultan Mehmet ve Sanat' yazısında, bir sultanın sanatsal kimliğinin ana hatlarını tespite çalışıyor.
Fatih'in mimarlığa duyduğu ilgiye, zengin kitaplığına değindikten sonra, onun resme duyduğu sevgiyi şöyle anlatır:
''Fatih Sultan Mehmet'in Avrupa resim sanatına duyduğu ilgi çok yönlüdür. Antik kültüre ve batı sanatına ilgisi daha şehzadelik döneminde başlamıştır. Fatih'in 1440'lı yıllardan kalma bir çocukluk defterinde çeşitli çizimleri arasında portre denemeleri de vardır. Burada Fatih çeşitli tipte kişilerin başlarını profilden, önden veya 3/4 profilden çizmiştir.İlkel de olsa gerek çizim tekniği gerekse portre tiplemeleri batı etkisini gösterir. Fatih'in Manisa valiliği sırasında Sakız ve Yeni Foça'daki Cenevizliler'le ilişki halinde olduğu sanılır.''
Resme olan ilgisinin, portresini yaptıracak kadar ileriye gidişinin ilk belirtileri kendi çizdiklerindedir.
Nedim Gürsel'in kaleme aldığı 'Fatih'in Portresi' ile, bir portreden yola çıkarak, bir Sultan'ın kimliği ekseninde kendi beninizi yaşayabilirsiniz.
Nedim Gürsel'in yazısı, sanırım portre ile aranızda kurulacak iletişimi güçlendirecektir.
* * *
HOŞ bir sergi, anılarımızda yaşayan, belleğimize nakış gibi işlenen bir portrenin orijinalini görmek gerçekten başka bir duyguymuş. Sergiyi gezerken, bu tablo keşke bizde kalsaydı, cümlesi dolandı durdu kafamda.
Paylaş