Paylaş
Uçakta, kültür ve siyaset üzerine soruları yanıtladı.
Ziyaretin amacı; Grand Palais’de Fransa’daki “Türkiye Mevsimi” kapsamında düzenlenen “Bizans’tan İstanbul’a Sergisi”nin açılışıydı.
Dün sabah, Cumhurbaşkanı UNESCO Genel Kurulu’nda konuştu.
Burada konuşma yapan ilk Türk Cumhurbaşkanı olmaktan duyduğu onuru belirtti konuşmasında.
Çarşamba akşamı, Eyfel Kulesi’ndeki Türk Mevsimi dolayısıyla, özel olarak yapılan ışıklandırmayı seyrederek yemeğimizi yedik.
Havaalanından kaldığımız Ritz Oteli’ne kadar bütün yollar halka kapatılmıştı. Cumhurbaşkanı da bu otelde kalıyor.
Uçakta, ben Türkiye’nin kültür konusundaki projelerini sordum. İstanbul 2010 etkinlikleri arasında İstanbul’un kütüphane ihtiyacından söz ettim.
Cumhurbaşkanı, Başbakan’la birlikte İstanbul’a bir kütüphane yapmak için bazı yerler üzerinde karar aşamasında olduklarını söyledi.
2010’u da belli bir zaman dilimi içine sıkıştırmakla yetinmeyeceklerini dile getirdi.
“Türk Mevsimi” için Fransa’nın 12 milyon Euro harcadığını, bizim de aynı miktarda harcama yaptığımızı açıkladı.
Bu tür etkinliklerin bizim ülkemize insan celbi açısından etkisi konusunda da rakamlar verdi.
Elbet diğer gazeteci arkadaşlar “Kürt Açılımı” konusunda da sorular yönelttiler.
Bazı kavramlara dikkat edilmesi gerektiği konusunda bir örnek verdi Cumhurbaşkanı Gül.
Başbakanlığı sırasında, Avrupa Parlamentosu’nun hazırladığı rapordan “Kurdish Minority” ibaresini çıkarttığını anlattı.
* * *
Bunların içinde, yaşama biçimimizden damlalar da var.
Şırnak DTP Milletvekili Hasip Kaplan, Yılmaz Güney ile Ahmet Kaya’nın mezarlarını ziyaret edecek. Hasip Kaplan, “Mezarları başına gidip şunları söyleyeceğim” dedi:
“Ahmet Kaya, Başbakan senin adını andı. Yılmaz Güney’e de gidip, filmlerinin Türk Mevsimi’nde gösterildiğini yine mezarı başında söyleyeceğim.”
Sezon kapsamında Paris Descartes Üniversitesi’nde yapılacak “Türkiye’nin Bugünü-Yarını” başlıklı konferanslar bugün başlıyor. Söz konusu konferanslar 18 Ekim’e kadar sürecek.
UNESCO nezdindeki yeni büyükelçimiz Hüsnü Gürcan Türkoğlu’nun bizim bu camiada daha çok tanınmamızı sağlayacağından umutluyum.
Bugün dolayısıyla dağıtılan madalyaların bir yüzünde Göreme, diğer yüzünde ise Süleymaniye Camii bulunuyor.
Türkoğlu’nun verdiği “Dünyanın Mirası” adlı İngilizce kitaptaki bilgiye göre, UNESCO’nun korumaya aldığı 878 yerden 9’u Türkiye’de. Sıralama ise şöyle:
Troya, Safranbolu, Göreme, Divriği Cami ve Hastanesi, Hattuşaş, Pamukkale, Nemrut Dağı, Xanthos-Letoon, İstanbul’un tarihi bölgeleri.
* * *
CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül’ün bir sözünü yazımın sonuna sakladım.
“Politikacıların üsluplarının daha zarif, daha nazik olmasını bekliyorum.”
Bu görüşlere ben de katılıyorum.
Paylaş