Paylaş
Cumartesi Anneleri, bizim aciz kaldığımız, devletin elinin nedense uzanamadığı ya da başka kuvvetler tarafından uzattırılmadığı bir bilinmezin içinde bizlere seslerini duyuracaklar. Yine ve yılmadan!
Onların ıstırabı kamusal bir ıstıraptır, dertleri, bir şeffaflığın yok edilişinin utanç belgesinin tanıklarıdır.
O annelerin talepleri neydi?
“Bu uzun soluklu sivil itaatsizlik eyleminin amacı devletin güvenlik güçleri tarafından gözaltında kaybedilen evlatlarının, eşlerinin, kardeşlerinin, anne ve babalarının akıbetlerinin açıklanması, sorumluların yargılanması.”
Bu demokrasinin var olduğu söylenen bir ülkede, yurttaşların en masum, en insani hakkı.
Bunu engellemek, önlemek, seslerini kısmak veya duymazdan gelmek bu ülkede yaşayan herkesi rahatsız eden bir davranış. Ayrıca, bu sessizlik, şüpheleri daha da yoğunlaştıran, devleti şaibeler denizine sürükleyen bir tutum.
Medyaya düşen bir görevi anımsatmalıyız: İnsan hakları konusunun birinci maddesi olan bu istek, medyaya tarihi bir görev yüklüyor. Kayıp yakınlarının seslerini duyurmak, katılımı sağlamak.
* * *
CUMARTESİ ANNELERİ konusunu her zaman yazmak gerekiyor. Bu araştırmayı tazelemek, unutma girdabı içine terk etmemek gerekiyor.
Ayrıca her yazı, her haber, yakınların birbiriyle ilişki bağını pekiştirdiği gibi, konuyla ilgili olanları da yeniden haberdar etmektir.
Olayın mağdurları, davanın, araştırmanın, kovuşturmanın peşini bırakmamalıdır. Bu tür dosyaların üstü örtülmemelidir. Çünkü, unutkanlık bunu yapanları güçlendirir.
Oysa gözaltında insanları yok edenler cezalandırılmalıdır ki, bir daha böyle bir insanlık dışı girişime cesaret edemesinler.
400. oturum, insan gücünü aşan ama direncini bileyen bir sayı. Gözaltına alınanların yakınları insani bir ısrarla takip ediyorlar. 400. kez toplanmak, buna daha çok sahip çıkmamızı, dehlizlerde yok olmasını önlememizi gerektiriyor.
Onlar yıllardır “Hepimiz hepimiz için” diyorlar. Herkese önemli bir ders veriyorlar!
400. oturuma katılım için çağırıyorlar bizleri. Yıllardır süren sessizliğe 400 darbe vurmak için.
Cumartesi Anneleri adına bu çağrıyı yapanları da anmalıyım yazımda: Asiye Karakoç, Berfo Kırbayır, Elmas Eren, Emine Ocak, Hanife Yıldız, Hediye Coşkun, Zeycan Yedigöl, Zübeyde Tepe.
* * *
ACILARIN dinebileceği, akıbetlerin öğrenileceği günlerin özlemini çekiyoruz.
Paylaş