Paylaş
Eğer onu tanıdıysanız; bir yanını, özel hayatına dair bazı gerçekleri de öğrenmiş olursunuz. İkisini zaman zaman karıştırabilirsiniz, ‘Bence en iyi yaklaşım ikisini ayrı tutmak’ diyenlerin sözü herkes için geçerli değildir. Birçok yazarın hayatı eserinin varoluş gerekçeleri arasında yer alır.
Alper Çeker’in yayına hazırladığı; ‘Hayat Üzerimizden Dalgalar Gibi Geçecek: Bülent Ecevit’ten Tunç Yalman’a Mektuplar’ı okurken de aynı değerlendirme bunalımını yaşadım.
Tunç Yalman’la kısaca tanıştım. ‘Othello’yu sahneye koymuştu, onu seyretmeye gittiğimde tanışmıştım.
Çeker’in ‘Takdim’ yazısı, gerçekten kitabın okunması gerektiğini yeterince kanıtlıyor.
Arkadaşlar arası yakınlık, dostluk sadece önemli bir kişinin değil, onların yaşadığı dönem hakkında da bilgi veriyor.
Kürsülerden, meydanlardan tanıdığınız Bülent Ecevit’i bu kitaptan tanımak da size yorum zenginliği katacaktır.
Hiçbir siyasetçi için yorum, değerlendirme yapmadığımdan bu kuralı Bülent Ecevit için de bozmayacağım için okurlarımın bağışlamasını diliyorum.
Benim için Bülent Ecevit, şair ve edebiyatçı bir siyasetçidir. Buluşmalarımızda da şiirden söz ettik, siyaset bahçesine adım atmadık.
Cumhuriyet’te kitap eleştirileri yazarken onun şiiri üzerine yazılarım çıktı.
Mektuplaşmaların içinde Ecevit’in kültür ve edebiyatla olan bağlantılarından da notlar bulacaksınız.
Bir kitap yayınıyla ilgili buluşmadan notları aktaracağım:
Doğan Kitap’tan çıkan ‘Bir Şeyler Olacak Yarın’ için verilen bazı sorular yönelttim.
Siyasete ara verdiği dönemde, ben Hürriyet Yayınları’nın yönetmeniyken ‘Bhavad-Gita’ çevirisi için bir anlaşma imzalamıştı.
Buluşmada Osmanlı tarihini yazacağından söz etmişti. Nasıl bir tarih yazacaktı?
“Şimdiye kadar padişahlar, sultanlar yazıldı ama halktan hiç söz edilmedi. 1985 yılında Hamburg Üniversitesi’nde bir sömestr ders verdim bu konuyu işledim. O günden bu yana çalışmalarımı sürdürüyorum.“
‘Karagöz ile Hacivat’ için söylediklerine katılıyorum:
“O sadece bir oyun değildi. Halkın mesajlarının iletildiği arenaydı.”
Rahşan Ecevit’in kurduğu vakıfın da üyeliğini üstlendim.
Rahşan Ecevit sağlığı elverdiği sürece TÜYAP’ın kitap fuarlarına gelir, Ecevit’in kitaplarının yaygınlaşmasını sağlayacak çalışmalar yapardı.
Ecevit’in çeviri çalışmalarından da söz etmeliyim. T.S. Eliot’ın ‘Kokteyl Partisi’ni dilimize çevirdi.
Bir çevirisi de önemlidir: ‘Gitanjali - İlâhiler’, Rabindranath Tagore, İş Bankası Kültür Yayınları, Modern Klasikler Serisi.
Şiirlerinden bazıları:
- Yapamadığımız
- Bach Sonatı
- Çocuk
- Yarın
- Yasa
Mektupları okuyun, hiç kuşkusuz Bülent Ecevit’i bütüncül bir anlayışla tanıyın...
Arı Türkçe’yi nasıl kullandığını da incelemenizi isterim.
(Timaş Tarih)
Paylaş